Page 9 - Tefsir 1. Ünite
P. 9

1. ÜNİTE                                                     KUR’AN-I KERİM TARİHİ




                   5. Tefsirden Tefekküre


             5.1. Fâtiha Suresi ve Tefsiri


                                       ْ
                                    َ َ ُ َ ُ
                                   ِة ِ تافلا ةروس
                               َّ  ٰ ْ َّ  ّٰ       ْ
                         1ِمي۪حرلا نمحرلا ِللا ِمــــــــسب ِ
                                 ِ
                                         ْ َ
                  ّ  ْ َ   َ        َّ  ٰ َّ   َ  َ ْ َ  ّ َ ّٰ ُ ْ َ  ْ َ
             4 ني۪لدا ِموي  ِ كِلام 3 ِۙمي۪حرلا نحرلا 2  ۙين۪ملاعلا بر ِ ِ لل دملا
                                                       ِ
                ۜ
                ِ
                                       ِ
                                                    َ
             َ  َ     َ  َ ْ ُ  ْ َ  َ ّ  َ ْ  ُ َ ْ َ َّ َ ُ ُ ْ َ َ َّ
             طا ِ ص 6 ۙمي۪قتسملا طا ِ صلا انِدهِا 5 ۜين۪عتسن كايِاو دبعن كايِا
                                                   َ
                               َ
                 َ  ّ َّٓ  َ  َ ْ ْ َ  ُ ْ  َ  ْ  ْ  َ  ْ ْ َ َ ْ َ ْ َ  َ  َّ
              7 ين۪لاضلا لو مهيلع بوضغملا يغ ۙمهيلع تمعنا ني۪لا
                                                 ِ
                                   ِ
                             ِ
                                           ِ
                                  Fâtiha Suresi
             1. Rahmân ve rahîm olan Allah’ın adıyla.
             2. Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur.
             3. O, Rahmân ve Rahîmdir.
             4. Ödül ve ceza gününün hakimidir.
             5. Rabbimiz, sadece sana kulluk eder ve yalnız senden
               yardım isteriz.
             6. Bizi doğru yola ilet.
             7. Kendilerine nimet verdiklerinin yoluna; gazaba
               uğramışların, azıp sapmışların yoluna değil!
                                                                                 BİLGİ KUTUSU
            Fâtiha, açılış ve başlangıç anlamına gelmektedir. Nüzûl ta-       Fatiha suresi için
          rihine göre beşinci, mushaf tertibine göre ilk suredir. Tamamı   Kur'an'da “Seb'ul-Mesâni”
          bir defada indirilen ilk Mekkî suredir. Nakledildiğine göre Allah   ismi ayrıca zikredilmektedir.
          Resûlü, Ebû Saîd b. Muallâ isimli sahabeye Kur’an’daki en yüce
                                                   32
          surenin Fâtiha suresi olduğunu söylemiştir.  Tamamı 7 ayettir.
                               َّ  ٰ ْ َّ  ّٰ      ْ
                        ﴾ 1ِمي۪حرلا نمحرلا ِللا ِمــــــــسب ﴿
                                                    ِ
                                  ِ
            Cümlesi kısaca besmele olarak isimlendirilir. Bu cümle gi-
          rişilen işe güç yetirmek için gereken kuvvet ve kudretin Allah         BİLGİ KUTUSU
          (c.c.) tarafından verildiğini ifade etmektedir. Buradaki [  ِ نمحرلَا   Besmelede  geçen  Rah-
                                                                  ٰ ْ
                                                                    َّ
          ] kelimesi “çok merhamet eden” [  ِ ميحرلَا ] ise “sonsuz merha-  mân ve Rahîm isimlerinden
                                              ۪
                                               َّ
          met eden” anlamına gelir. Rahmân’da sınırsız bir çokluk vardır;   Rahmân; her insanı kuşatan,
          Rahîm'de  ise  sonsuzluk  söz  konusudur.  Böylece  rahmân  ni-  Rahîm ise ahirette sadece ina-
          metlerin Yüce Yaratıcıdan taşması, iyilik ve ihsanların yağması;   nanlara gösterilecek bir rahme-
          rahîm ise söz konusu fiilin kesintiye uğramadan devam etmesi    ti ifade eder.
          anlamına gelmektedir. 33                                        (bk. Elmalılı Hamdi  Yazır, Hak Dini
                                َ  َ ْ  ّ َ ّٰ ُ ْ َ ْ َ                  Kur’an Dili, C 1, s. 42)
                                    َ
                            ﴾ 2  ۙين۪ملاعلا بر ِ ِ لل دملا ﴿
                                        ِ
            Ayetindeki hamd, isteğe bağlı olarak yapılan bir iyiliğe karşı
          gönülden iyilik sahibine saygı duymak ve onu övmek demek-
          tir.  Bu kelime Türkçede medh (övgü) anlamına gelir; ancak
            34
          32 bk. Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ân, 9.
          33 Reşid Rızâ, Menâr Tefsiri, C 1, s. 65.
          34 Elmalılı, Hak Dini Kur'an Dili, C 1, s. 55.
                                                                                                   19
   4   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14