Page 7 - Tefsir 1. Ünite
P. 7

1. ÜNİTE                                                     KUR’AN-I KERİM TARİHİ



            Vahyin  gelişi  sona  erdiğinde  Kur’an  bir  kitap  haline        BİLGİ KUTUSU
          getirilmemişti.  Hz. Ebû Bekir (r.a.) halife seçildikten sonra
          yapılan Yemâme savaşında yüz kırk civarında kurrâ sahabî        Hz. Osman Dönemi'nde ço-
          şehit  düşmüştü.   Bu  durum  başta  Hz.  Ömer  (r.a.)  olmak   ğaltılan mushaflardan üç tanesi
                         23
          üzere  sahabede  ayetlerin  muhafazası  konusunda  endişe     zamanımıza kadar gelebilmiştir.
          oluşturdu.  İstişareler  sonucu  ayetlerin  bir  mushaf  haline   Bunlardan biri Topkapı Sarayı’n-
          getirilmesi  kararlaştırıldı.  Bunun  üzerine  Hz.  Ebû  Bekir   da (Hırka-ı Saâdet Dairesi’nde
          (r.a.), Zeyd b. Sâbit’i (r.a.) çağırarak ona Kur’an'ı cem etme   TSMK, nr. 44/32); biri Taşkent’te
                                                                        (Eski Eserler Müzesi) diğeri de
          görevini verdi. Zeyd de sahabeye duyuru yaptı ve ellerinde    Londra’da (British Library, nr.
          Kur’an metnine dair yazılı nüshası bulunanların iki şahitle   2165) bulunmaktadır.
          bu metinleri kendisine getirip teslim etmelerini istedi. Bu
          ayetleri  cem  işi  bir  sene  içinde  tamamlandı.  Bu  şekilde
          oluşturulan  mushaf,  halife  Hz.  Ebû  Bekir’e  (r.a.)  teslim
          edildi.  Mushaf  onun  yanında  korundu,  vefatından  sonra
          ikinci halife Hz. Ömer’e (r.a.) teslim edildi. Hz. Ömer’in (r.a.)
          şehit edilmesinin ardından kızı Hz. Hafsa’ya (r.a.) bu mushaf
          emanet olarak verildi.
            Kur’an’ı  korumak  amacıyla  girişilen  faaliyetlerden  biri        ARAŞTIRALIM
          de onun istinsahı yani çoğaltılmasıdır. Kur’an, Hz. Osman’ın
          (r.a.) devlet başkanlığı esnasında çoğaltılmıştır.  Böyle bir    Kur’an-ı Kerim’in kitap hâline
                                                       24
          meselenin gündeme getirilmesinde Kur’an-ı Kerim’in okun-      getirilmesine neden ihtiyaç
          masıyla ilgili ihtilaflar başı çekiyordu.                     duyulmuştur? Araştırınız.

            Kaynakların  ifadesine  göre;  komisyon,  çoğaltma  işini
          beş sene devam ettirerek yedi adet mushaf istinsâh edip
          bunlardan birini Medine’de bırakmış; diğerlerini de Mekke,
          Kûfe, Basra, Şam, Yemen ve Bahreyn’e göndermiştir. 25
            Kur’an’ın çoğaltılıp belli başlı İslami merkezlere gönde-
          rilmesine rağmen, Kur’an’ı okuma güçlükleri ve yanlışlıkla-
          rı hâlâ devam ediyordu. Çünkü hareke ve şeklen birbirine
          benzeyen harfleri birbirinden ayırmak için noktalar henüz
          Kur’an’a konulmamıştı. Gerçi bu yazıyı sahabe hatasız bir
          şekilde  okuyabiliyordu.  Ancak  hicri  birinci  asrın  yarısın-
          dan  itibaren  İslam’ı  kabul  edenlerin  Arapça  bilmemeleri,     DEĞERLENDİRELİM
          Kur’an’ı  yanlış  okumalarına  sebebiyet  veriyordu.  Meselâ
                                                                           "Şüphesiz o zikri (Kur’an’ı)
          rivayete göre Osman b. Ebî Şeybe                              biz indirdik biz! Onun koruyu-
                         ْ    َ ْ  َ     َ َ  َ ْ َ  َ  َ َ
                                                   َ ْ
                                          َ
                                    َ ُّ َ
                  26
                    ﴾ ۜلي۪فلا باحصاب كبر لعف ف   رت ملا ﴿               cusu da elbette biziz."
                            ِ
                                  ِ
                      ِ
                                                                                      (Hicr suresi, 9. ayet)
                              َ َ
                             ْ
          ayetinin başındaki [ ملا ] soru ve nefiy edatını hurûf-ı         Yukarıdakı ayeti okuyarak
          mukattaa kabul ederek “elif-lâm-mîm” şeklinde, Hamza          Kur’an’ın korunmuşluğu
          ez–Zeyyât da                                                  açısından değerlendiriniz.
                    27 َ َّ ُ  ْ  ً ُ  َ ْ َ  َ  ُ َ  ْ  َ ٰ
                                      ۛ
                     ﴾ ۙين۪قتملِل ىده  ۛ ِهي۪ف  ۚبيرل با ِكلا كِلذ ﴿
                                  ۚ
          23  Mustafa Sâdık Râfiî, İ’câzu’l-Kur’ân, s. 17.
          24  Süyûtî, Târîhu’l-Hulefâ, s. 153.
          25  bk. İbn Ebî Dâvûd, Kitabu'l-Mesâhif, s. 34.
          26  Fîl suresi, 1. ayet.
          27  bk. Bakara suresi, 1. ayet.
                                                                                                   17
   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12