Page 34 - Tefsir Okumaları 4. Ünite
P. 34
ÖRNEK TEFSİR METİNLERİ
ِ
ِ
۪
ِ
۪ ِ
ِ
ِ
ِ
كــلٰذ ۜنــِهِبي۪باج نــم نــِهيَلع نــيندي نــينمؤمْلا ءاــسنو كــتانبو كــ ِ جاوزَل لــق يــِبنلا اــهيَا اــي ٓ َ
ْ ُ
َ
َ
َ
َ
ْ
ٓ
ْ
ْ
َ
َّ
َّ
َ َ
َ ُّ
َ ْ
ُ َ
َّ
َ َ
َ َ
َ
ُّ
ْ
ُ
۪
﴾٥٩﴿ ًاــميحر ًاروــفغ للا ناكو ۜنــيَذؤي اــف نــفرعي نَا ىــٓندَا
ُ َ ّٰ
ْ
ٰ
َ َ
ْ
َ َ
ْ
َ ُ َ َ ْ ُ ْ َ َ ُ ْ
Ayetin meali:
Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin kadınlarına (bir ihtiyaç için dı-
şarı çıktıkları zaman) dış örtülerini üstlerine almalarını söyle. Onların tanınması ve incitil-
memesi için en elverişli olan budur. Allah (c.c.) bağışlayandır, esirgeyendir. 33
3.1. Câmiü’l-Beyân An Te’vili Ayi’l-Kur’an (Azhâb 59)
Eseri Tanıyalım:
İbn Cerir et-Taberî (ö.923) tarafından yazılan ve Tefsiru’t- Taberî diye de bilinen bu eser,
883 yılında tamamlanmıştır. 34
Taberî, eserin giriş bölümünde Kur’an-ı Kerim’in üstünlüğü, Kur’an’ın tefsiri ve te’vili,
Kur’an’ı tefsir eden sahabiler, Kur’an’ın re’y ile tefsir edilmesinin caiz olup olmaması, Kur’an ve
surelerin isimleri ve benzeri konulardaki görüşlerini etraflıca anlatmıştır.
Müellif, Camiu’l-Beyan’da, ayetleri sadece re’y ile açıklamaktan kaçınmış ve bu usulün
doğru olmadığını belirtmiştir. Buna karşılık, ayetin önce diğer ayetlerle, sonra sünnetle açıklanma-
sı yolunu benimsemiş, konuyla ilgili sahabe ve tabiilerden gelen haberleri de kullanmıştır. Taberî,
hadis alanındaki derin ilmini eserine yansıtmış, kullandığı rivayetlerin seçiminde titiz davranmıştır.
Camiu’l-Beyan, yazıldığı dönemin öncesinde ortaya konmuş zengin ilmî birikimi bünyesin-
de toplayan önemli bir ansiklopedik kaynak niteliğindedir. Bu yönüyle eser, rivayet tefsirinin en
kapsamlı ve güzel örneğini teşkil eder. 35
Muhammed İbn Cerîr et-Taberî’yi Tanıyalım
Muhammed İbn Cerîr et- Taberî, 839 yılında Taberistan’da doğdu. 7 yaşında Kur’an-ı
Kerim’i ezberledi, 9 yaşında da hadis yazmaya başladı. On iki yaşında iken ilim tahsili için Rey’e
gitti. Hayatının 50 yılını Bağdat’ta geçiren müellif, Kûfe, Basra, Şam, Mısır gibi ilim merkezlerine
seyahatler yaparak dönemin büyük âlimlerinin
ilminden istifade etti.
Taberî, her işini ciddiyetle yapan,
nezaket, zühd ve takvâ sahibi bir âlimdi.
Kendisine teklif edilen devlet kademelerindeki
hiçbir görevi kabul etmedi.
Kıraat, tefsir, meânî, hadis, fıkıh ve tarih
Taberi Tefsiri
33 Kur’an-ı Kerim ve Açıklamalı Meali, Komisyon.
34 İsmail Cerrahoğlu, Tefsir Tarihi, Fecr Yayınevi, İstanbul.
35 DİA, ‘Câmiu’l-Beyân an Te’vîli Âyi’l-Kur’an’ mad. C 7, s. 106.
220