Page 9 - Siyer 1. Ünite
P. 9

Ünıte 1



                      YORUMLAYALIM


              Putperest inanca sahip bedevi Arap'ın zihninde ibadet, ruhi gereksinimden
              ziyade kabile ve geleneğe duyulan hürmet duygusundan kaynaklanıyordu. Cahiliye
              Devri’nin tanınmış şairi İmrülkays hakkında anlatılan bir vakıa dönemin din anlayışını
              en güzel şekilde gözler önüne sermektedir.
              İmrülkays, babasının öldürülmesi üzerine intikam almaya karar vererek bu kararını da-
              nışmak üzere Zülhalase tapınağına gitti. Beyaz taştan yapılmış putun önündeki fal okla-
              rından çekerek kararının doğruluğunu teyit etmek istedi. Ancak fal oklarından üç defa
              “Bu işten vazgeç!” işaretinin çıkması üzerine sinirlendi ve okları kırarak puta doğru atıp
              şöyle haykırdı:
              “Seni sefil! Öldürülen senin baban olsaydı intikam almama mani olmazdın değil mi?”
                                                          (İbnü’l-Kelbî, Kitabu’l-asnâm, s. 46.)
              İmrülkays’ın bu davranışına bakarak Arapların putperestlik anlayışını yorumlayınız.





            Haniflik
            İslam Öncesi Dönem’de Hz. İbrahim'in tebliğ ettiği dinin tevhid boyutuna
            tâbi olanları ifade etmek için kullanılan Hanif kavramı Kur'an-ı Kerim’de
            şöyle ifade edilmektedir: "Ey ehl-i kitap! İbrahim hakkında niçin çekişirsi-  Derkenar
            niz? Hâlbuki Tevrat ve İncil, kesinlikle ondan sonra indirildi. Siz hiç düşün-
            mez misiniz? İbrahim, ne Yahudi, ne de Hıristiyan idi; fakat o, Allah'ı bir   Sâmî: Hz. Nuh’un büyük oğlu
            tanıyan dosdoğru bir Müslüman (Hanif) idi; müşriklerden de değildi."    Sâm’a nispet edilen kavimler.
                                                                     25
            İslami kaynaklarda Zeyd b. Amr b. Nüfeyl, Varaka b. Nevfel, Kus b. Sâide   İbrânî: İsrailoğullarının da içinde
            ve Ümeyye b. Ebi’s-Salt Hanif olarak zikredilen isimlerdendir. 26  bulunduğu Batı Sâmî kavimler
            3.2. Siyasi Hayat                                               topluluğunun genel adı.
                                                                            Ârâmî: Yarı göçebe Batı Sâmî
            Ârâmîler ve İbrânîler gibi Sâmî ırktan olan Araplar, kendi adlarıyla bilinen   kavimlerinden biri.
            Yarımada’yı yurt edinmişlerdir. İlk çağlarda yaşayan Araplardan Amâli-
            ka, Âd ve Semud gibi sonradan yok olan kavimlere Bâide, İslam’ın orta-  Amâlika: En eski Arap kabilesi
            ya çıkışına kadar varlıklarını koruyanlara da Bâkiye adı verilmiştir. Bâki-  kabul edilen, yarı efsanevi
                                                                            göçebe Sâmî topluluk.
            ye Arapları da yaşadıkları coğrafya ve kültürün doğal bir sonucu olarak
            güneyli ve kuzeyli olmak üzere iki gruba ayrılmıştır. Adnânî ve Kahtânî   Adnânî: Hz. İbrahim’in oğlu
            olarak da isimlendirilen bu gruplardan soyu Kahtan’a dayananlar Yarı-  İsmail (a.s.)  soyundan geldiği kabul
            mada’nın güney bölümünde tarihte bilinen en eski devlet olan Mainîler’i   edilen Arap kolu.
            kurmuşlardır. Bu devletin Yemen’de MÖ 1400 ile 650 yılları arasında hü-  Kahtânî: Nesebi, Sâm’ın
            küm sürmüş oldukları kabul edilir. San’a’nın doğusundaki Main şehrini   soyundan geldiği kabul edilen
            kendilerine merkez yapan bu devlet, ticaretle uğraşmıştır. 27   Kahtan’a dayanan güney
                                                                            Araplarının genel adı.
            Yemen’de  Main  Devleti’nden  sonra  kurulan  diğer  bir  devlet,  MÖ
            750-115 yılları arasında hüküm sürmüş olan Sebe Krallığı’dır. Başkent
            Me’rib, kuzeye yapılan ticaretin güneydeki merkezi konumundaydı.
            Mainîler gibi ticaretle uğraşan Sebeliler güney denizlerinin Fenikeli-
            leri olarak deniz ticaretine de hâkimdiler. Medeniyet eşiğinden adım
            atan ilk Arabistanlılar olarak kabul edilen Sebelilerin fütuhatı ticaret
            ve alım satım konularında olmuştur.
            25  Âl-i İmrân suresi, 65, 67. ayetler.
            26  Şaban Kuzgun, “Hanif”, DİA, C 16, s. 33-38.
            27  bk. Şemsettin Günaltay, İslam Öncesi Araplar ve Dinleri, s. 31-41.


                                                                                           2121
   4   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14