Page 8 - İslam Kültür ve Medeniyeti 1. Ünite
P. 8
I. ÜNİTE
İSLAM KÜLTÜR VE MEDENİYETİNİN DOĞUŞU
FARK EDELİM
“Kur’an ve sünnetin ilkeleri, bilginin önemini ve işlevini yeniden şekillendirdi. Böylece ilim, insanı
Allah’a (c.c.) götüren faydalı bir araç hâline geldi. Müslümanların bu çabaları sadece şer’i ilimlerle sınırlı
kalmadı. Matematik, tıp, coğrafya, astronomi, kimya ve dil bilimleri gibi alanlarda da mevcut medeni
birikimi miras olarak aldı. Bu ilimlere yenilerini ekleyerek medeniyet mirasına yeni boyutlar kattı. İlmî
faaliyetler insanlığa, kültüre ve medeniyete hizmete, toplumun mutluluğuna yardımcı olmaya yöneltti.”
Ebu’l-Hasen Ali en-Nedvi, Dünya Kültür ve Medeniyetinde İslam’ın Etkileri, s. 80-81
Kur’an ve sünnet bize insanın varoluş nedenini, aklın önemini ve işlevini, toplumsal kuralları açık-
lar. İnsanın Allah (c.c.) ile kendi cinsiyle ve diğer mahlûkatla ilişkilerinin ölçülerini belirler. Aile, toplum
17
ve devlet düzeni gibi hayatın her alanında insana rehberlik eder. Kur’an ve sünnet, ideal insan modelini
tanımlar. Bu sayede Müslümanlar, ilişkilerinde ifrat ile tefrite düşmekten sakınır ve hayatı ölçülü biçim-
de yaşarlar.
Kur’an’daki “Andolsun ki sizin için, Allah’ı ve âhiret gününü ümid eden ve Allah’ı çokça anan
kimseler için Resûlullah’ta güzel bir örnek vardır.” ayetiyle Hz. Peygamber (s.a.v.), Müslümanlar için
18
üsve-i hasene (güzel örnek) olarak tanımlanır. Kur’an’ın hayata tatbik edilmesi olan Hz. Peygamber’in
(s.a.v.) fiil ve davranışları, Müslümanların nasıl bir duruşa sahip olması gerektiğini göstermiştir. Hz. Pey-
gamber (s.a.v.) başta aile fertlerimiz olmak üzere diğer insanlarla kuracağımız ilişkilerde tutum ve davra-
nışlarımızın nasıl olması gerektiğini bize yaşantısıyla öğretmiştir. Bu rehberlik, gündelik hayatın sorunla-
rının somut çözümünde yönlendirici bir işlev üstlenmiştir. Elçi göndermek suretiyle İslam’a davet etme,
savaş ve antlaşma yaparak başka inanç grupları ile ilişki kurma gibi farklı konularda Müslümanlara isti-
kamet çizmiştir. Sünnet, İslam Kültür ve Medeniyetinin müracaat kaynağı olarak önemini her dönemde
korumuştur.
İslam Kültür ve Medeniyetinin özü Tevhiddir.
3.3. Beş Duyu (Havâss-ı Selîme)
Havâs, his (duyu) kelimesinin çoğuludur. Duyular, görme, işitme, tatma, koku alma ve dokunma
olmak üzere beş tanedir. İslam kaynaklarında beş duyu, bilgi elde etme yollarından biri olarak kabul
edilir. İnsanın alıcıları olan duyu organları, dış dünyadan sürekli veri aktarır. İnsan duyuları sayesinde
maddenin niteliğini ve niceliğini öğrenir, farklılıkları ayırt eder. Deney ve gözlemler yaparak evrendeki
oluşumlar, canlı ve cansız varlıklar hakkında sonuçlara ulaşır.
17 İsmail Raci el-Faruki, Luis Lamia el- Faruki, İslam Kültür Atlası, s. 126-127.
18 Ahzab suresi, 21. ayet
18