Page 7 - Fıkıh 2. Ünite
P. 7
2. Ünite - Fıkıh İlminin Doğuşu, Gelişmesi ve İçtihat
Resulullah (s.a.v.) bir hadis-i şerifinde şöyle buyurmuştur:
ِ
ِ
ِ ِ
»رجَا هَلف َأَطخَا مث دهتجاف مكح اَذاو نارجَا هَلف باصَا مث دهتجاف مكاحْلا مكح اَذا «
َ
َ
َ
ْ
َ َ
َ
ُ َ َ ْ
ُ َ َ ْ
ٌ ْ ُ َّ َ َ َ َ َ ْ ُ َ َ َّ َ ُ َ َ َ
“Hâkim (Müçtehit) içtihadıyla hüküm verir ve isabet ederse kendisine iki ecir, hata ederse
bir ecir vardır.”
(Buhârî, İ’tisâm, 13, 21; Müslim, Akdiye, 15)
Bir müçtehit hatalı hüküm verirse niçin sevap kazanmaktadır? Arkadaşlarınızla tartışınız.
Sübut ve delalet yönünden kati nasların belirlediği
hükümlere teabbüdi hükümler denir. Bunlar içtihada
kapalıdır. Çünkü bu hükümlerin insanlara olan faydası
(maslahat) sabittir. Bu maslahatlar, zaman ve mekâna
göre değişmez. İbadetler, had cezaları, haramlar helaller,
miras hükümleri buna örnek olarak zikredilebilir. Mesela;
domuz eti, kan, Allah’tan başkası adına kesilmiş veya
usulüne uygun kesilmemiş murdar hayvan (meyte) etlerinin
yenmesi haramdır. Bu hükümler değişmez.
9
İçtihat ile elde edilmiş hükümler, Kur’an ve sünnetin Müçtehit için öncelik dinin temel
açık hükümlerine asla aykırı olamaz. İçtihat, haramları kaynakları olan Kur’an ve sünneti
helal, helalleri haram kılamaz. bilmektir.
1.4.2. İçtihadın Şartları
İçtihat, uzmanlık derecesinde ilmî bir faaliyettir. Dolayısıy-
la içtihat yapmak için yeterli donanıma sahip olmak gerekir.
Bu yeterlilik şartları şunlardır: Osmanlı’nın son döneminde
• Müçtehit, öncelikle dinin temel kaynakları olan Kur’an-ı Hanefi mezhebine bağlı olarak
Kerim ve Resulullah'ın (s.a.v.) sünnetini bilmelidir. belli konuların kanunlaştırıldığı
Mecelle-i Ahkâmı Adliyye’nin
Ayetlerin kendine has bir dili, üslubu ve nüzul sebebi 14. maddesinde 'hakkında
vardır. Hadislerin ise bir vürûd sebebi ve kültürel arka kesin ayet veya hadis bulunan
planı vardır. Müçtehidin bütün bu konularda gerekli konularda içtihadın câiz
birikim ve donanıma sahip olması gerekir. olmadığı' şu şekilde ifade
• Müçtehit, Kur’an ve sünneti anlayabilecek derecede edilmiştir:
Arapçayı bilmelidir. “Mevrid-i nasda ictihâda
• Müçtehit, fıkıh ilmini ve tarihini bilmelidir. Fıkıh ilmi, uy- mesağ yoktur.” Yani, kesin
gulama ve düşünce düzeyinde tarih boyunca büyük bir naslarla belirlenmiş açık
gelişme göstermiştir. Bazı konularda icma oluşmuştur. hükümlerde içtihada yer
İçtihat yaparken bu tarihî mirastan yararlanmak gerekir. yoktur.
• Müçtehit, fıkıh ilminin kaynaklarını ve bu kaynaklardan
hüküm çıkarabilmenin yol ve yöntemlerini iyi bilmelidir.
• Müçtehit, yaptığı içtihadında dinin genel amaçlarını göz
önünde bulundurmalıdır.
9 bk. Bakara suresi, 173. ayet; Mâide suresi, 3. ayet.
27