Page 10 - Akaid 2. Ünite
P. 10
İMAN VE MAHİYETİ 2. Ünite
T TARTIŞALIM
“Biz, İsrailoğullarını denizden geçirdik. Ama Firavun ve askerleri zulmetmek ve sal-
dırmak üzere onları takip etti. Nihayet (denizde) boğulma haline gelince, (Firavun)
‘‘Gerçekten, İsrailoğullarının inandığı İlah’tan başka ilah olmadığına ben de iman et-
tim. Ben de müslümanlardanım!’’ dedi.”
(Yunus suresi, 90. ayet)
Yukarıdaki ayeti imanın geçerli olması için gerekli şartlar açısından tartışınız.
3. İmanın Geçerli Olmasının Şartları
İmanın geçerli olabilmesi ve sahibini ahirette ebedî kurtuluşa erdirebilmesi için şu şartları
taşıması gerekir:
1. İmanın dünyada hür iradeye dayalı bir tercih olması, baskı ve tehdit neticesinde veya dün-
ya hayatından ümit kesildiği bir zamanda (ye’s ) yapılmaması gerekir. Daha önce mümin olmayan
bir kimsenin, hayattan ümidini kestiği son nefesinde uğrayacağı azabı fark edip “iman ettim” de-
mesi hâlinde, onun bu imanı geçerli olmaz. Çünkü imanda esas olan gayba imandır. Son nefes
anında kişi azabı gördüğünde, artık gayba imandan söz edilemez. Nitekim bir ayette “Artık o çetin
azabımızı gördükleri zaman ‘Allah’a inandık ve O’na ortak koştuğumuz şeyleri inkâr ettik’ derler.
Fakat azabımızı gördükleri zaman imanları kendilerine bir fayda vermeyecektir. Allah’ın kulları
hakkında değişmeyen âdeti budur. İşte o zaman kâfirler hüsrana uğrayacaklardır.” buyurul-
20
muştur.
2. Mümin, iman esaslarından A ARAŞTIRALIM
birini inkâr anlamına gelen tutum
ve davranışlardan kaçınmalıdır. Kur’an-ı Kerim mealinden müminlerin özellikle-
Mesela Allah Teâlâ’yı tasdik edip rini bularak aşağıya yazınız.
de Hz. Muhammed’in (s.a.v) pey- ✓ ..........................................................................................
gamberliğine inanmayan mümin ✓
olamaz. Aynı şekilde farz veya ha- ..........................................................................................
ram olduğu kesin olarak bilinen bir ✓ ..........................................................................................
hükmü kendi iradesiyle inkâr eden ✓ ..........................................................................................
veya bunları alaya alan; puta, haça
vb. şeylere tapan bir kimseye de
mümin denemez. Yani aslında zarûrât-ı dîniyyeden birini inkâr ile dinin tamamını inkâr arasında
bir fark yoktur. Nitekim Allah Teala “Şüphesiz, Allah’ı ve peygamberlerini inkâr edenler, Allah’a
inanıp peygamberlerine inanmayarak ayrım yapmak isteyenler, ‘(Peygamberlerin) kimine inanı-
rız, kimini inkâr ederiz’ diyenler ve böylece bu ikisinin (imanla küfrün) arasında bir yol tutmak
isteyenler var ya; işte onlar gerçekten kâfirlerdir. Biz de kâfirlere alçaltıcı bir azap hazırlamışız-
dır.” buyurmaktadır.
21
3. Mümin ne Allah’ın (c.c) rahmetinden ümidini kesmeli ne de ondan emin olmalıdır. Kor-
ku ile ümit arasında bulunmalıdır. Müminin “Nasıl olsa imanım var, o hâlde muhakkak cennete
giderim.” düşüncesiyle kendinden emin olması veya “Çok günah işledim, ben muhakkak cehen-
nemliğim.” diye Allah’ın (c.c) rahmetinden ümit kesmesi imanını kaybetmesine sebep olabilir. Bu
konuda Kur’an’da şöyle buyurulur: “Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyin. Çünkü kâfirler toplu-
luğundan başkası Allah’ın rahmetinden ümit kesmez...” ; “Allah’ın azabından emin mi oldular?
22
Fakat ziyana uğrayan topluluktan başkası, Allah’ın (böyle) mühlet vermesinden (azabının olma-
yacağından) emin olamaz.” 23
20. Mümin suresi, 84-85. ayetler.
21. Nisâ suresi, 150-151. ayetler.
22. Yusuf suresi, 87. ayet.
23. A'râf suresi, 99. ayet.
34