Page 13 - Siyer 3. Ünite
P. 13

Ünıte 3

            kazandılar. Mekke Dönemi’nde İslam’a girenlerin en bariz ortak özelliği ise onların genç yaşta
            davete katılmış olmalarıdır. İlk Müslümanların büyük çoğunluğu hicret esnasında kırk yaşın
            altında idiler. Bunların arasında Mus’ab b. Umeyr, Sa’d b. Ebi Vakkas, Halid b. Said, Ebu Huzeyfe
            b. Utbe b. Rebîa, gibi Kureyş’in en önde gelen kabilelerine mensup zengin ailelerin gençleri
            vardı. Mekke’nin hâkimi konumunda olan ve Hz. Peygamber’e muhalefet eden kabilelere men-
            sup olan bu inançlı gençler, Bedir’de birinci derece akrabaları ile karşı saflarda savaşmaktan
            çekinmemişlerdi. Nüfuzlu ve zengin ailelerin çocukları dışında kendi servetiyle zengin sayılan
            Hz. Ebu Bekir, Hz. Osman, Talha b. Ubeydullah ve Zübeyr b. Avvam gibi orta tabakaya mensup
            gençler de Mekke’nin ilk Müslümanları arasındaydı. Bunun dışında Abdullah b. Cahş gibi Mek-
            keli bir kabileye sığınmış anlaşmalıların yanı sıra, Habbab b. Eret ve Bilâl-i Habeşî gibi köleler
            ile Yasir ailesi gibi zayıf ve himayesiz kimseler de İslami çağrıya uyan Müslümanlar arasında yer
            almıştı. İlginçtir ki İslam’ı kabul etmiş olanlar arasında Haşimoğulları’ndan Ebu Talib de dâhil
            olmak üzere Mekke kabile lideri konumunda hiç kimse yoktu.  Toplumun değişik kesimlerine
                                                                 44
            mensup fertlerden oluşan ilk Müslümanlar; güvenilir, sadık, sır saklayan, sabırlı ve cahiliyenin
            kötü âdetlerinden sakınan kimselerden oluş-
            maktaydı. Sahip oldukları bu hasletler, özel-
            likle saldırıya uğrama korkusuyla ibadetlerini
            gizli yaptıkları dönemde kendilerine yardımcı
            olmuştur. 45
            Mekke’de İslam’ı ilk kabul edenler; Hz. Pey-
            gamber’in “İnsanların Cahiliye Devri’nde ha-
            yırlı olanları, İslam Devri’nde de hayırlıdır.”
                                                 46
            hadisine uygun olarak yüksek karakterli, ha-
            kikati arayan ahlaklı insanlardı. Zira Hz. Ebu
            Bekir,  Cahiliye  Dönemi’nde  doğruluğu  ve
            dürüstlüğünün  yanı  sıra  iffet  ve  takvasıyla
            meşhurdu. Hz. Osman, İslamiyet öncesi içki-
            den uzak durmasıyla; Hz. Ebu Zer, putperest-
            liği reddetmesiyle öne çıkmış sahabilerdir. Bir
            başka dikkat çekici husus Resul-i Ekrem’in ri-
            saletini kabul edenlerin bazılarının Haniflerin   Görsel 3.5: İlk Müslümanlar güçlü bir imana sahipti.
            terbiyesinde yetişmiş olmalarıdır. Putperest-
            liği terk etmiş Haniflerden biri olan Zeyd b. Amr b. Nüfeyl’in oğlu olan Said, babasının Kureyş
            dinini yerdiğini görerek büyüdüğü için Allah Resulü’ne (s.a.v.)  kolayca iman ederek İslam’ı ilk kabul
            edenler arasına katılmıştır. Hâsılı ilk Müslümanların güçlü bir imana, sarsılmaz bir hakikate sa-
            hip insanlar oldukları anlaşılmaktadır.
                                            47
            3.2. Müşriklerin İslam Davetine Karşı Çıkma Sebepleri
            Geleneklerine sıkı sıkıya bağlı olan Mekkeliler “Onlara, Allah’ın indirdiğine ve Resul’e gelin
            denildiği vakit, ’Babalarımızı üzerinde bulduğumuz (yol) bize yeter.’ derler…” ayetinde de
            belirtildiği gibi atalarının inanışlarını terk etmemişlerdir. Bu sebeple ayetin devamında; “… Ata-
            ları hiçbir şey bilmiyor ve doğru yol üzerinde bulunmuyor iseler de mi?”  şeklinde atalarının
                                                                          48
            yanlış yolda olduğunu açıkça beyan eden ifadeler sebebiyle İslam’a karşı büyük bir mücadeleye
            girişmişlerdir. Zira İslam, Mekkeli müşriklerin sadece atalarını değil mutlak doğru kabul ettikleri
            inanç ve ibadetlerini de eleştiriyordu.  Bu durum karşısında öfkeye kapılan kabile ileri gelenle-
                                            49
            ri Hz. Peygamber ve Müslümanları düşman kabul etmişlerdir.
            44  W. Montgomery Watt, Muhammed Mekke’de, s. 88-96.
            45  bk. İbrahim Sarıçam, Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı, s. 87.
            46  Buhârî, Menâkıb, 1.
            47  Mevlana Şibli, Peygamberimizin Hayatı, s. 59-61.
            48  Mâide suresi, 104. ayet.
            49  bk. Yûnus suresi, 18. ayet; Furkân suresi, 55. ayet.



                                                                                           67
   8   9   10   11   12   13   14   15   16   17   18