Page 13 - İslam Tarihi 7. Ünite
P. 13

7. Ünite
                                                                                        7. Ünite
            yarayacak  bilgiler  de  içermektedir.  Bu  alanın
            ikinci büyük ismi olan İbn Sina birçok hastalık
            hakkında  teşhis  ve  tedavi  yöntemleri  geliştir-                 TEFEKKÜR
            miştir. Önemli eserlerinden biri olan “el-Kanun”,
            17. yüzyılın  ortalarına  kadar  üniversitelerde
            ders kitabı olarak okutulmuştur. Bütün kadim    9. yüzyıldan itibaren  sürekli gelişme  gösteren
            tıbba ait bilgileri ve Müslüman tıp ilmini ihtiva  İslam bilim tarihi 10. ve 13. yüzyıllar arasında,
            eden bu ansiklopedi asırlarca aşılamamıştır. 29  hatta 14. yüzyılın ortalarına kadar altın çağını
               Müslümanlar,  sosyal  bilimler  alanında  bir-  yaşadı. Geçen bu zaman diliminde Müslüman
            çok  katkıda  bulunmuştur.  Hukuk  sistemi  içe-  âlimler bir yandan eski medeniyetlerden aldık-
            risinde ilk defa, hak ve görevleri tanımlayarak   ları teori ve fikirleri geliştirip bilimsel temellere
            bunlara yer verenler Müslüman hukukçular ol-    oturttular. Diğer yandan da yeni teoriler ve icat-
            muştur. Mukayeseli hukuk alanında ed-Debusî     lar ortaya koydular. Bu icat ve teorilerine de İs-
            ve İbn Rüşd gibi âlimler inceleme ve araştırma   lam dininin esaslarına dayanarak oluşturdukları
                                                            bir bilim felsefesiyle yön verdiler.
            eserleri  ortaya  koymuştur.  Biyografik  eserler
            Müslümanların tarih edebiyatının çarpıcı özel-     (Mehmet Bayrakdar, “İslam Bilim Tarihi”, Diyanet
            liklerindendir. Dünya çapında evrensel tarihleri                   Aylık Dergisi, S 337, s. 8.)
            kaleme almak bakımından Müslümanlar ilk ta-     Metinden hareketle Müslümanların ilme duy-
            rihçiler olarak göze çarpmaktadır. İbn Haldun   dukları  ilgiyi  ve  bu  alana  yaptıkları  katkıyı
            sosyolojik  ve  filozofik  incelemeleri  “Mukad-  yorumlayınız.
            dime” adlı eserinde çok ilerilere götürmüştür.
            Sanat  alanında  özellikle  figüratif  olmayan  sa-
            halarda  İslam  dünyasında  şaşırtıcı  gelişmeler
            yaşanmıştır.  İstanbul’daki  Süleymaniye  Camii,
            Agra’daki Taç Mahal, Gırnata’daki el-Hamra Sa-
            rayı süsleme sanatında zirve örnekler olmuştur.
                                                    30
               10. İslam Dünyasında Medeniyetler Arası İlişkiler ve   HÂŞİYE
                  Kültürel Gelişmeler
               Bütün  medeniyetler  kendi  kimliklerini  oluştururken
            diğer uygarlıklar ile temasa geçmiş ve karşılıklı etkileşim-  İstanbul, İslam dünyası için büyük medeni-
            ler gerçekleştirmişlerdir. Medeniyetler ve kültürler inşa   yet merkezlerinden biri oldu. Medeniyete ya-
            ettikleri değer ve ürünleri uzun vadede sonraki dönem-  pılan hizmet, yalnız mazide kalmış yadigârları
            lere aktardıkları için bütün bu bilgi ve değerler bir nevi in-  tanıtmakla kalmadı. Yeni bir temel üzerinde
            sanlığın ortak birikimi olmuştur. Bu nedenle başkasından   ayrı bir mimari üslubu da meydana getirdi.
            değerli ve doğru olanı alma hususunda hiçbir rahatsızlık   Büyük Türk mimarı Sinan, en büyük eseri ola-
            duymayan Müslümanlar tevarüs ettikleri bütün ilmî ve     rak Edirne’deki Selimiye Camii’ni yaptı. Kâtip
            felsefi eserleri yeniden üretmek için çaba göstermişlerdir.   Çelebi’nin  eserlerinden  biri  coğrafyaya  dair
            Antik kültürlerden Arapçaya yapılan çeviriler ilk aşamada   olup bu eserin benzeri Avrupa’da o gün için
            insanların gündelik hayatlarında ihtiyaç duydukları daha   henüz tecrübe edilmemişti. Evliya Çelebi’nin
            çok  uygulamalı  bilimlere  yönelik  alanlarda  olmuştur.   meşhur eseri içindeki malumatın bolluğu ve
            Bunu teorik ve soyut olması bakımından daha üst düzey-    genişliği  bakımından,  Avrupa’nın  en  büyük
            deki mantık, doğa bilimleri, matematik ve metafizik gibi   coğrafyacılarını çok geride bırakmaktadır.
            alanlarda  yapılan  tercümeler  takip  etmiştir.  Dolayısıyla    (W. Barthold, İslâm Medeniyeti Tarihi,
            İslam dünyası geniş coğrafyasıyla bir taraftan kendi gelişi-                      s. 75-76.)
            minin zirvelerini zorlarken diğer taraftan da Batı dünyası-
            nı büyülemeye başlamıştır.
                                   31
            29  Etem Çalık, “İslâm Medeniyetinin İlmî Kaynakları”, 21. Yüzyılda Eğitim ve Toplum, C 2, S 5, s. 56-70.
            30  Muhammed Hamidullah, İslâm’a Giriş, s. 268-283.
            31   Muhittin  Macit,  “Medeniyetlerin  Kimlik  ve  Kendilik  Oluşturma  Süreçlerinde  Çeviri  Faaliyetlerinin  Psiko-Sosyal  Yönü”,
               MÜİFD, S 25, s. 80-86.


                                                                                               133
   8   9   10   11   12   13   14   15   16   17   18