Page 7 - İslam Tarihi 3. Ünite
P. 7

3. Ünite
                                                                                        3. Ünite
            üzerine geri çevirmiştir. Hz. Hüseyin ilerleyişi sırasında Müslim’den haber getirmesi için gönderdiği Ab-
            dullah b. Buktur’un da öldürüldüğünü haber almıştır. Kûfelilerden tamamen ümidini kesen Hz. Hüseyin
            yine de geri dönmemiş, ayrılmak isteyenleri de anlayışla karşılayacağını bildirmiştir. Neticede yanında
            yalnızca yakın akrabaları kalmıştır.
               Hz. Hüseyin’in kafilesi Kâdisiye’de konakladığı sırada kendilerini gözetim altında Kûfe’ye götürmekle
            görevlendirilen Hürr b. Yezid’in birliği ile karşılaştı. Hürr, Hz. Hüseyin’e zarar vermekten imtina ediyor,
            orta bir yol bulmaya çalışıyordu. Ancak Kûfe Valisi’nin emriyle onları susuz ve ıssız bir yer olan Ker-
            belâ’da konaklamaya mecbur bıraktı.
               Kerbelâ’da  Hz.  Hüseyin’le  savaşmak  üzere  gönderilen  birliğin  başında  Ömer  b.  Sa’d  b.  Ebi  Vak-
            kas bulunuyordu. Kendisi bu görevi kabul etmek istemediyse de kısa süre önce atandığı Rey Valili-
            ği’nden  alınmakla  tehdit  edilince  razı  olmuştu.  Kan  dökülmesini  istemeyen  Ömer  b.  Sa’d  merkeze
            Hz. Hüseyin’in savaşmadan geri dönme eğiliminde olduğunu bildirdi. Yezid’e biat etmesinden başka bir
            çıkar yol olmadığını belirten Vali, Hz. Hüseyin’in bu isteğini reddetti. Bununla da kalmayıp komutanına
            kafilenin su ile irtibatının tamamen kesilmesini emretti. Hz. Hüseyin’in geri dönmesinin yanında sınır
            şehirlerine giderek cihat etmek veya bizzat Yezid’le görüşmek şeklindeki taleplerinin de Vali tarafından
            geri çevrilmesiyle savaş kaçınılmaz hâle gelmiştir.
               Hicri  61  yılı  10  Muharrem’de  iki  taraf  da  savaş  için  hazırlanmıştı.  Hz.  Hüseyin  son  bir  kez  Kû-
            felilere  seslenerek  onların  davetiyle  burada  olduğunu  hatırlatsa  da  onlar  bunu  inkâr  etmişlerdir.
            Hz. Hüseyin’e destek ise daha önce kendisini gözetim altında tutmakla görevlendirilen Hürr b. Yezid’den
            gelmiştir. Emevi ordusundan ayrılarak birliğiyle beraber Hz. Hüseyin’in tarafına geçen Hürr, savaşı dur-
            durmaya çalışmış ancak muvaffak olamamış-
            tır. Ömer b. Sa’d’ın attığı okla başlayan savaşta
            yoğun bir saldırıya maruz kalan az sayıdaki ta-
            raftarı Hz. Hüseyin’i korumak için var güçleriy-
            le çabalasa da uzun süre mukavemet göstere-
            memiştir. Doğrudan Hz. Hüseyin’i hedef alan
            saldırı  neticesinde  etrafındaki  herkes  şehit
            edilmiş, Hz. Hüseyin tek başına kalmıştır. Bir
            süre onu öldürmeye kimse cesaret edememiş
            ancak sonunda bir grup hep birlikte saldırarak
            Hz. Hüseyin’i şehit etmiştir. Çarpışma sonrası
            Hz. Hüseyin’in çadırlarına girerek eşyaları yağ-
            malayan Kûfeliler şehitlerin kesik başlarını Vali
            Ubeydullah b. Ziyad’a götürmüşlerdir. Şehitle-
            rin cesetleri ise bölgede yaşayan kabile men-
            supları tarafından defnedilmiştir.
                                         12
               Hz.  Hüseyin'in  katledilmesinden  üzüntü
            duyduğunu ifade eden Yezid, Kerbelâ'dan ge-
            tirtilen  Hz. Hüseyin’in ailesinden kalan kadın
            ve  çocukların  ihtiyaçlarını  karşılayarak  onları
            Medine’ye  göndermiştir.  Buna  rağmen  trajik
            olayın  sorumlusu  olan  valisine  herhangi  bir                                     Görsel 3.3
            yaptırım uygulamamış hatta özel yetkiler ve-                             Kûfe'de bulunan Hz. Ali Camii
            rerek onu ödüllendirmiştir.
               Kerbelâ hadisesi İslam tarihinin en karmaşık olaylarından biri olarak değerlendirilmiş, olayın yıp-
            ratıcı etkileri yıllar boyu sürmüştür. Hz. Hüseyin’in şehit edilmesi Emevileri Müslüman kamuoyunun
            gözünden düşürdüğü gibi devlete karşı gerçekleşen her türlü isyanda propaganda malzemesi olarak
            kullanılmıştır. Nitekim Hz. Hüseyin’in şehadetinin ardından Medine’de huzursuzluk artmış, Halife’ye
            12  bk. Yakubî, Tarih, C 2, s. 288-291; Belâzürî, Ensâb, C 3, s. 395-426; Taberî, Tarih, C 5, s. 381-467.



                                                                                                53
   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12