Page 9 - İslam Kültür ve Medeniyeti 2. Ünite
P. 9

II. ÜNİTE
              İSLAM KÜLTÜR VE MEDENİYETİNİN ESASLARI



              İslam Kültür ve Medeniyeti'nde yönetim yalnızca yönetenlere emanet edilmemiştir. Yöne-
          tenlerin denetlenmesinden, yönetilenler sorumlu tutulmuştur. Yönetimin hem yönetene hem
          de yönetilene emanet edilmesi ideal bir toplumun hedefidir. Hadis-i şerifte “Cihadın en üstünü
          zalim sultana karşı doğruyu söylemektir.”  buyurulmuştur. Hz. Ebu Bekir (r.a.) Dönem'i'nde “Eğer
                                               24
          adaletten ayrılırsam beni uyarınız.” deyince sahabe, “Seni kılıçlarımızla düzeltiriz.” diye kendi-
          sini uyarmışlardır. 25


              2.2. Adalet
              İnsan  onurunun  korunması  ihtiyacından  hukuki  düzenlemeler  ortaya  çıkmıştır.  İnsanlık,
          adaletle yönetilme arayışı içinde olmuş ve adalet, mülkün temeli kabul edilmiştir. Toplumda
          adaletin  sağlanması  için  peygamberler  gönderilmiştir.  Allah  (c.c.),  insanların  adalete  uygun
          davranmasını istemiştir.

              İslamın  herkese  eşit  şartlarda  uygulanmasını  istediği  adalet,  bir  ibadet  gibi  kabul  edil-
          mektedir.  Toplumda  sosyal  hayatın  güven        BİLGİ NOTU
          içinde sürdürülmesi, haksızlıkların ortadan    Adalet, “davranış ve hükümde doğru olmak, hakka
          kaldırıldığı adalet anlayışı ile mümkündür.  göre hüküm vermek, eşit olmak, eşit kılmak” gibi mâ-
          İslam,  yöneticileri  halka  adil  davranmakla  nalara gelir. Yine aynı kökten “orta yol, istikamet, eş,
          sorumlu tutulmuş; yönetici seçiminde ada-   benzer, misil, bir şeyin karşılığı” gibi mânalara gelen adl
          let, en önemli ölçütlerden biri sayılmıştır.   kelimesi, âdil ile eş anlamlı olup aynı zamanda Allah’ın
                                                      (c.c.) isimlerinden (esmâ-i hüsnâ) biridir.
              İslam, sağlam ve mutlu bir toplum ku-                     Mustafa Çağrıcı, "Adalet," DİA, I, s.341.
          rulması için adaleti şart koşar. Kuran-ı Ke-
          rim’de fertlere, hâkimlere ve yöneticilere,
                               26
          adil olmaları emredilir : “Ey iman edenler, Allah için
          hakkı ayakta tutan (hâkimler, insanlar), adaletle şahitlik
          eden kimseler olun. Bir kavme olan kininiz sizi adalet-
          sizliğe sevketmesin,...” ; “Ey iman edenler, adaleti ti-
                              27
          tizlikle ayakta tutan hâkimler ve Allah için şahitlik eden
          kimseler olun. O hükmünüz ve şahitliğiniz velev ki ken-
          dinizin veya ana ve babalarınızın ve yakın hısımlarınızın
          aleyhine de olsun. İsterse onlar zengin veya fakir bu-
          lunsun. Çünkü Allah zengin ve fakir kişilerden ikisine de
          sizden daha yakındır. Artık siz haktan dönerek keyif ve
          hevanıza uymayın. Eğer dilinizi eğip büker (hakkı oldu-
          ğu gibi söylemekten çekinir) veya (büsbütün ondan) yüz   İslam Kültür ve Medeniyetinde adalet mülkün temelidir.
          çevirirseniz şüphe yok ki Allah ne yaparsanız hakkıyla            (Adalet Terazisi)
          haberdardır.” 28






          24 Ebû Davud, Kitabu’l-Melahim 17.
          25 Muhammed Fuâd Abdülbâkî, Müttefekun Aleyh Hadisler, s. 506.
          26 Kayaoğlu, İsmet, İslamda Adalet Mefhumu, AÜİFD., C 27, s.201-207, Ankara, 1986
          27 Maide suresi, 8. ayet.
          28 Nisa suresi, 135. ayet.


                                                      32
   4   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14