Page 17 - Fıkıh 3. Ünite
P. 17

3. Ünite - Fıkhi Hükümler ve Kaynakları


            4.2.3. Sahabe Kavli

            Sahabe kavlinden maksat,  Resulullah’ın (s.a.v.) asha-
          bından nakledilen içtihadi görüş ve fıkhi fetvalardır. Dinin     Meşhur  İslam  âlimi  İmam
          maksatlarını ve inceliklerini en iyi bilenler onlardır. Yüce Al-  el-Gazzâlî (öl. h.505/m.1111)
          lah “Önde gidenlerin birincileri olan Muhacir ve Ensar ile     yararlı olanın elde edilmesi ve
          onlara güzelce uyanlardan Allah razı olmuştur. Onlar da        zararlı olanın giderilmesi ilke-
          Allah’tan razı olmuşlardır...”  ayetinde sahabeleri övmüş-     sinin önemiyle ilgili şöyle de-
                                      22
          tür. Bu konuda Peygamberimiz de “Ümmetimin en hayırlısı,       mektedir:
          benim zamanında bulunanlardır. Sonra onlara yakın  olanlar,     “Maslahattan maksad, dinin
          sonra da onlara yakın olanlardır.”   buyurarak onların hayırlı   amacını korumaktır. Dinin insan-
                                        23
          insanlar olduklarını ifade etmiştir.                         lara yönelik olan amacı ise onların
            Kitab, sünnet ve icmada hüküm bulunmadığı zaman Ha-        din, can, akıl, nesil ve mallarını
          nefi, Mâliki, Şâfiî, ve Hanbeli mezhebi fakihleri “İlleti akıl ile   korumak olmak üzere beştir. İşte
          bilinemeyecek hükümlerde sahabe kavli, kesin hüccettir.”     bu beş temelin korunmasını içeren
          demişlerdir. 24                                              her şey maslahat, bu beş temeli or-
                                                                       tadan kaldıran her şey de mefsedet
            4.2.4. İstihsan                                            olup bu mefsedetin giderilmesi ise
            Sözlükte istihsan; bir şeyi güzel saymak, iyi olarak ka-   maslahat icabı gereklidir.”
          bul etmek, tercih etmek gibi anlamlarına gelir. Terim olarak     (Gazzâlî, el-Müstasfâ, C 2, s. 482)
          istihsan; müçtehidin özel bir delile veya sebebe dayanarak
          genel kuraldan ayrılıp özel bir hükmü tercih etmesidir.

             Müçtehidin dayandığı özel delil veya sebep; nas, icma,
          zaruret olabilir. Bu gerekçelerden birine dayanarak müçte-
          hit bir meselenin benzerlerine verdiği hükümden vazgeçip            ÖRNEKLER BULALIM
          yeni bir hüküm vermektedir. İstihsan yönteminde müçtehit,
          genel hükümden özel bir hükmü istisna etmektedir.               İstihsanı hangi mezhebin delil
                                                                        olarak kullandığını araştırınız
            Unutarak yiyip içen kimsenin orucunun bozulmaması is-       ve istihsana bir örnek bulunuz.
          tihsan yoluyla sabittir. Genel kurala göre orucun bozulması
          gerekir. Ancak Peygamberimiz şöyle buyurmuştur: “Oruçlu
          iken unutarak yiyip içen kimse orucunu tamamlasın. Zira onu
          Allah yedirip içirmiştir.”  Ebû Hanîfe’nin “Bu hadis olmasay-
                               25
          dı, kıyasa göre amel edip unutarak yiyip içenin orucunun
          bozulacağına hüküm verirdim.” dediği nakledilir. 26
                                                                            Bir dükkân sahibi, dükkâ-
            4.2.5. Mesâlih-i Mürsele                                     nını market için kiraya verince
            Sözlükte mesâlih-i mürsele, herhangi bir kayda bağlan-       aldığı kira ücreti helal olurken
          mayan maslahatlar anlamına gelmektedir. Terim olarak           kumarhane için kiraya verin-
          mesâlih-i mürsele, insanlara bir yarar sağlayan veya on-       ce aldığı ücret haram olur.
          lardan bir zararı uzaklaştıran ancak geçerli olup olmadığı-    Bu durumun sebebini sınıfta
          na dair delil bulunmayan maslahatlardır.                       tartışınız.



          22  Tevbe suresi, 100. ayet.
          23  Müslim, Fezailu’s-Sahabe, 213, 215; Ebû Dâvud, Sünnet, 9.
          24  Gazâlî, El-Mustasfa, C 1, s.135.
          25  Buhârî, Eymân, 15 ve Savm, 26; Tirmizî, Savm, 26; Müslim, Sıyâm, 171.
          26  Zekiyyüddin, Şaban, İslam Hukuk İlminin Esasları, s. 165.



                                                         57
   12   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22