Page 7 - Siyer 4. Ünite
P. 7
Ünıte 4
1.6. Medine Pazarının Kurulması
Medine’de yeni bir toplum düzeni inşa eden Hz. Peygamber, siyasi, sosyal, idari alanda yaptığı
düzenlemelerin yanında ekonomi alanında da birtakım adımlar atmıştır. Bu adımlardan biri
olarak hicretin ardından Müslümanların ticari faaliyetlerini yürütecekleri kendilerine ait bir
pazar yeri belirledi. Esnafın burada sabit yerler edinmesini yasaklayarak herkese tezgâh kur-
ma imkânı sundu. Kimseden vergi alınmayacağını ilan ederek pazarı tüccarlar için cazip hâle
getirdi. İslami hükümlerin uygulandığı pazarı denetlemek için görevliler tayin etti. Ticaret ko-
nusunda tecrübeli olan Mekkeli Müslümanların da etkisiyle pazar kısa sürede şehrin ekonomik
hayatında önemli bir yer edindi. Böylece Yahudilerin hâkimiyetinde bulunan Medine ekonomi-
sinde Müslümanlar da söz sahibi oldular. 16
SÖZ SİZDE
Ekonomik bağımsızlık ile siyasi bağımsızlık arasındaki ilişki bağlamında Medi-
ne pazarının kurulmasının önemini açıklayarak düşüncelerinizi arkadaşlarınızla
paylaşınız.
1.7. Kıblenin Değişmesi
Resul-i Ekrem Medine'ye Hicret edince kıble olarak Mescid'i Aksa'ya doğru yönelmesi emredil-
mişti. On yedi ay kadar sonra “(Ey Muhammed!) Biz senin yüzünün göğe doğru çevrilmekte
olduğunu (yücelerden haber beklediğini) görüyoruz…” şekliyle başlayan ayette Peygamber
Efendimizin arzusunun Kâbeye yönelmek olduğu ifade edilmiş, ayetin devamında “… İşte şim-
di, seni memnun olacağın bir kıbleye döndürüyoruz. Artık yüzünü Mescid-i Haram tarafına
çevir. (Ey Müslümanlar!) Siz de nerede olursanız
olun, (namazda) yüzlerinizi o tarafa çevirin…”
17
emriyle de kıble, Kâbe olarak değiştirilmiştir. Hic-
retin ikinci yılında Selemeoğulları mescidinde
öğle namazı kılmakta iken gelen bu emir dolayı-
sıyla Peygamberimiz (s.a.v.) Kudüs’e doğru başladığı
namazı Kâbe’ye doğru tamamlamıştır. Bu olayın
hatırasına Selemeoğulları mescidi “Mescid-i Kıb-
leteyn” diye isimlendirilmiştir.
18
Kıble Kudüs’e doğru iken “Muhammed ve ashâbı
kıblenin neresi olduğunu bilmiyorlardı, biz onlara
yol gösterdik.” gibi sözlerle Müslümanlara sata-
şan Yahudiler kıble Kâbe’ye çevrilince de ileri geri
konuşmaya başladılar. Onların tavırlarına cevap
19
olarak Allah Teâlâ şöyle buyurdu: “İnsanlardan
bir kısım beyinsizler ‘Yönelmekte oldukları kıble-
lerinden onları çeviren nedir?’ diyecekler. De ki:
Doğu da batı da Allah’ındır. O dilediğini doğru yola Görsel 4.2: Bakara suresi, 149. ayet
iletir. İşte böylece sizin insanlığa şahitler olmanız, Re- (Hat: Fatih Özkafa)
sul’ün de size şahit olması için sizi mutedil bir millet
kıldık. Senin (arzulayıp da şu anda) yönelmediğin kıbleyi (Kâbe’yi) biz ancak Peygamber’e uya-
16 İbn Şebbe, Târîhu’l-Medîne, C 1, s. 304-305; Kettânî, Hz. Peygamber’in Yönetimi, C 2, s. 45.
17 Bakara suresi, 144. ayet.
18 İbn Sa’d, et-Tabakât, C 1, s. 208.
19 Taberî, Târîh, s. 345.
9595