Page 4 - Siyer 4. Ünite
P. 4
SIYER
Hz. Muhammed (s.a.v.) vakit geçirmeden Müslümanların yeni yurdun-
da mescit inşa etmek için hazırlıklara başladı. Şehre girişinde devesi-
nin çöktüğü arsayı sahipleri olan iki yetim kardeşten satın alıp inşa-
Derkenar ata uygun hâle getirdi. Temeline ilk taşı bizzat kendisi koyduğu gibi
inşaat tamamlanıncaya kadar, yaklaşık yedi ay, ashâbıyla beraber
İslam dinini Kur’an-ı Kerim’in çalıştı. Kerpiçten yapılan binanın direkleri hurma gövdelerinden,
emrettiği gibi yaşamak, Mek- tavanı da hurma dallarından idi. Son derece sade bir yapı olan mes-
ke’deki baskılara karşı din, can, cidin kıblesi Kudüs’e doğruydu. Mescidin bitişiğine Hz. Peygamber
namus, akıl ve soy emniyetini ve ailesi için odalar inşa edildi. Ayrıca mescidin arka kısmına ihtiyacı
sağlamak amacıyla Mekke’den olanların barınabileceği bir bölüm eklendi. 2
Medine’ye göç eden Hz. Mu-
hammed (s.a.v.) ve arkadaşlarına Yapımı esnasında ensar ve muhaciri kaynaştıran Mescid-i Nebi yal-
muhacir adı verilmiştir. nızca ibadet mekânı olarak kalmamış, din ve devlet işlerinin yürü-
tüldüğü bir merkez olmuştur. Peygamber mescidinin önemli işlevle-
Hicret sırasında Hz. Peygam- rinden birisi eğitim mekânı olmasıydı. Burada oluşturulan ilim mec-
ber’e ve Medine’ye göç eden lislerinde Hz. Peygamber ashâbı ile bir araya gelip onların sorularını
diğer Müslümanlara kucak açıp cevaplıyordu. Ayrıca bazı sahabilerin desteğiyle mescitte Kur’an ve
onları misafir eden; beslenme, okuma yazma eğitimi veriliyordu. Peygamber Efendimiz ilim meclis-
barınma ihtiyaçlarını gideren ve lerinden istifade etmek isteyen hanımlar için de ayrı bir gün tahsis
farklı bir ortamda yeni bir ya- etmişti. Devlet yönetimiyle ilgili meseleler Mescid-i Nebi’de görüşü-
şamın kurulabilmesinde onlara lüyor, Hz. Peygamber yabancı elçileri burada kabul ediyordu. Hal-
yardımcı olan ve sahip oldukları kın yönetimle ilgili istek ve şikâyetlerini Hz. Peygamber’e ulaştırdığı
her şeyi onlarla paylaşan Me- mekân olan Mescid-i Nebi’nin kamu yönetiminde de önemli bir yeri
dineli Müslümanlara da ensar vardı. Bunun yanında adalet hizmetleri de buradan yürütülüyor, da-
denilmiştir. valar burada görülüyordu. Savaşlarda yaralanan sahabilerin tedavisi
(Dinî Terimler Sözlüğü, s. 307, için mescitte bir çadır kurulmuş dolayısıyla Mescid-i Nebi zaman za-
95.) man hastane olarak da kullanılmıştır.
3
1.2. Ashâb-ı Suffe
Suffe kelimesi Arapçada gölgelik anlamına gelir. Mescid-i Nebi inşa
edilirken arka tarafına eklenen gölgelik, barınma ihtiyacı olan sahabi-
ler için yapılmıştı. Burada kalan ve ashâb-ı suffe olarak anılan toplu-
luk içinde yoksul ve kimsesiz olanlarla bekâr sahabiler bulunuyordu.
Ashâb-ı suffenin ihtiyaçları Allah Resulü (s.a.v.) ve zengin Müslümanlar
tarafından karşılanıyordu. Hz. Peygamber kendisine gelen sadakaları suffe ashâbı için kullanırdı. 4
Ashâb-ı suffenin en önemli özelliği vakitlerinin neredeyse tamamını Hz. Peygamber’i dinlemeye
ve ilme ayırmış olmalarıdır. Sürekli Resulullah’ın (s.a.v.) yanında bulunup sorular soran ve ondan
öğrendiklerini diğer Müslümanlara aktaran suffe ashâbının birçok İslami ilmin doğuşunda ve ge-
lişmesinde doğrudan etkisi vardır. Hz. Peygamber, İslam’ı tebliğ için göndereceği elçileri de ken-
disinin eğitiminden geçmiş olan ashâb-ı suffe içinden seçmiştir. 5
ARAŞTIRALIM
Ashab-ı suffenin eğitim öğretime olan katkılarını araştırınız.
2 İbn Sa’d, et-Tabakât, C 1, s. 204-207; İbn Hişâm, es-Sîre, C 2, s. 141-143.
3 Mustafa Sabri Küçükaşçı, Nebi Bozkurt, “Mescid-i Nebevî”, DİA, C 29, s. 286-290.
4 İbn Sa’d, et-Tabakât, C 1, s. 219.
5 Mustafa Baktır, “Suffe”, DİA, C 37, s. 469-470.
9292