Page 14 - Fıkıh 5. Ünite
P. 14

FIKIH



                                                  2.5. Sarf

                                                  Sarf, iki paranın birbiri ile değiştirilmesi işlemine denir.
                Faiz yiyenler ahirette acı bir azap   Altını altınla, gümüşü gümüşle, TL’yi TL ile veya altını gü-
            ile karşılacaklardır:              müş, TL’yi başka bir ülke parası ile değiştirme işleminden
           َّ  َ ُ ُ َ  َ  َ ُ  ُ  ْ  َ َ  َّ َ  her biri sarf kabul edilir. Para bozma işiyle uğraşan kişiye
                       ٰ ّ
           لِا نوموقي ل اوبرلا نولكاي ني۪لا ﴿  sarraf, bu mesleğe sarraflık denir.
                        ِ
                       ُ
                 ْ
           َ  ُ  َ َّ  ُ َّ َ َ َ  َّ  ُ ُ َ َ  َ
           نِم ناطيشلا هطبختي ي۪لا موقي امك       Sarf, meşru bir alım satım akdidir. Peygamberimiz para
           ُ ْ  ُ ْ َ  ْ  َ  َّ  ُٓ َ  ْ ُ َّ َ  َ ٰ  ّ َ  ْ  alışverişinden ibaret olan sarfı yasaklamamış fakat dikkat
           لثِم عيلا امنِا اولاق مهناب كِلذ  ِۜ سملا  edilmesi gereken bir takım kurallara işaret etmiştir.  Sarf-
                               ِ
                           ْ
           ْ َ  َ  ٰ ّ َ َّ َ َ َ ْ َ ُ ّٰ  َّ َ  ٰ ّ
                                  َ َ
           نمف  ۜاوبرلا مرحو عيلا للا لحاو  ۢاوبرلا  la ilgili hadislerden birkaçı şöyledir:
                 ِ
                                       ِ
                   َ
           َ ُ  َ َ  ٰ ْ َ  ّ َ ْ  ٌ َ  ْ َ ُ َ َٓ   “Altına karşılık altın misli misline ve peşin olarak; gümüşe
           ام هلف هتناف ۪هبر نِم ةظِعوم هءاج   karşılık gümüş misli misline ve peşin olarak satılmalıdır.” 37
                        ِ
           َ  ٰٓ ُ َ َ َ ْ َ َ  ّٰ  َ  ُٓ ُ ْ َ َ  َ َ  َ
           كِئل ۬واف دع نمو ۜ ِللا ليِا هرماو  ۜ فلس  “Altın ve gümüşten peşin olmayanı peşin olan karşılığında
              َ ُ َ   َ   ْ ُ  َّ  ُ َ ْ  َ    satmayınız.” 38
          ﴾  نو ِ لداخ  اهي۪ف  مه  ِۚ رالنا  باحصا
                                                  2.6. Faiz
             “Faiz yiyenler, ancak şeytanın çarptığı
           kimsenin kalktığı gibi kalkarlar. Bu,   Faizin Arapça karşılığı ribadır. Riba; sözlükte, artmak,
           onların,  “Alışveriş de  faiz  gibidir”   çoğalmak, fazlalaşmak  gibi manalara gelir. Fıkıhta faiz
           demelerinden dolayıdır. Oysa Allah
           alışverişi helal, faizi haram kılmıştır.   gelir amaçlı borç işlemi yahut işlemde şart koşulan
           Bundan böyle kime Rabbinden bir     karşılıksız fazlalık şeklinde tanımlanır.
           öğüt gelir de (o öğüte uyarak) faizden   Faiz, Kur’an-ı Kerim’de ayrıntılı şekilde işlenmiş ve ke-
           vazgeçerse  artık  önceden aldığı  onun
                                                                        39
           olur. Durumu da Allah’a kalmıştır.   sin olarak yasaklanmıştır.
           (Allah onu affeder.) Kim tekrar (faize)   Peygamberimizden de faizle ilgili çok sayıda hadis nak-
           dönerse, işte onlar cehennemliklerdir.   ledilmiştir:
           Orada ebedi kalacaklardır.”            “Faiz, (şirk, sihir, haksız yere adam öldürme, yetim malı
                        (Bakara suresi, 275. ayet)
                                               yeme, savaştan kaçma ve namuslu kadına iftira etme gibi)
                                               mahvedici yedi büyük günahtan biridir.”
                                                                                   40
                                                  “Faizi yiyen, yediren, şahitlik ve kâtiplik eden Allah’ın
                                               rahmetinden mahrum kalır.”
                                                                         41
                                                  “Faizcilikle zenginleşen kişinin sonu mutlaka fakirliktir.”
                                                                                                     42
                                                  Sermaye, para ve kredi ile ilgili her türlü işlemi yapan
                                               mali/finansal aracı kurumu olan bankaların bir kısmı bu
               Faiz, banka, sigorta, borsa
             kavramlarının İslam dinindeki     işi faiz temelli olarak, bazıları da ortaklık ve ticaret temelli
             yerini arkadaşlarınızla tartışınız.  olarak yapmaya çalışırlar. Tasarrufların faizli kredi ilişkisi
                                               çerçevesinde toplanıp değerlendirildiği sisteme kredi sis-
                                               temi; ortaklık ilişkisi çerçevesinde toplanıp ticaret veya or-
                                               taklıklar yoluyla işletildiği sisteme ise ortaklık sistemi adı
                                               verilir.
                                                     43
                                               37  Buhârî, Büyû, 78; Müslim, Müsâkât 81-85,90.
                                               38  Buhârî, Büyû, 78; Müslim, Müsâkât 75, 76.
                                               39  bk .Bakara suresi, 275-278. ayetler.
                                               40  Buhârî, Vasâya, 2.
                                               41  Müslim, Müsâkât, 105,106.
                                               42  İbn Mâce, Ticaret, 58.
                                               43  Sabri Orman, Kur’an ve İktisat, s. 245-258; Abdülaziz Bayındır, Ticaret ve
                                                  Faiz, s. 11.


                                                       166
   9   10   11   12   13   14   15   16   17   18   19