Page 10 - Akaid 1. Ünite
P. 10

AKAİD İLMİ                        1. Ünite




                 Tarihsel süreçte Ehl-i sünnet akaidini bu ilkeler çerçevesinde ele alan erken dönem eserler
            arasında  Ebû  Hanîfe’nin  (ö.  150/767)  el-Fıkhü’l-Ekber  adlı  eseri  örnek  verilebilir.  İlerleyen  dö-
            nemde Ebû Mansûr el-Mâtürîdî’nin (ö. 333/944) Kitâbü’t-Tevhîd’i ile Ebü’l-Hasan el-Eş’arî’nin (ö.
            324/935) el-İbâne an Usûli’d-Diyâne ve el-Lüma’ isimli eserleri itikada dair önemli çalışmalardır.
                 İslam akaidini ele alan onlarca eser yazılmıştır. Bu eserlerden bazıları Arapça olarak yazılmış
            daha sonra Türkçeye tercüme edilmiştir. Bazıları da Türkçe olarak yazılmış ve İslam akaidi konu-
            sunda önemli bir görev icra etmişlerdir. Ömer en-Nesefi (1069-1142) tarafından kaleme alınan
            “Akaʾidü’n-Nesefî” (Nesefi Akaidi), tarih boyunca milletimiz tarafından en çok okunan eserlerin ba-
            şında gelir. Arapça olarak yazılan eser, daha sonra Türkçe başta olmak üzere pek çok dile tercüme
            edilmiştir. Eserde varlık, bilgi, iman gibi temel konular ele alınmaktadır. İslam akaidini derli toplu
            ve öğretici bir tarzda özetlemesi Nesefi Akaidi’nin en önemli özelliğidir.
                 Nesefi Akaidi üzerine yapılan bir şerh (yorum) çalışması olan ve meşhur âlimlerden Taftazânî
            (1322-1390) tarafından kaleme alınan Şerhu’l-Akaid isimli eser, Akaid alanın en bilinen eserler
            arasında yer alır. Arapça olarak yazılan daha sonra dilimize tercüme edilen eser, yer yer felsefi
            konulara yer vermesine rağmen kolay anlaşılır bir üsluba sahip olması nedeniyle asırlar boyunca
            Osmanlı medreselerinde başucu kitap olmuştur. Günümüzde Akaid ilminde temel eserler arasında
            yer alan eser, Süleyman Uludağ tarafından “Kelam İlmi ve İslam Akaidi (Şerhu’l-Akaid) adıyla gü-
            nümüz Türkçesine çevrilmiştir.

                 Türkiye Cumhuriyetinin beşinci Diyanet İşleri başkanı olan Ömer Nasuhi Bilmen (1883-1971)
            tarafından Türkçe olarak kaleme alınan “İslam Akaidi” adlı eser, İslam akaidinin temel ilkelerini
            açıklandığı, İslam inanç esaslarına dair doyurucu ve güvenilir bilgilerin verildiği önemli bir çalışma-
            dır. Salih Sabri Yavuz tarafından sadeleştirilerek güncellenene eser; tevhit ilmi, delil, şeri hükümler
            ve kaynakları, din ve akıl, Allah’ın sıfatları gibi konuları ele almaktadır.

                 Şerafettin Gölcük ve Süleyman Toprak tarafından yazılan “Kelam Tarihi” isimli eser, klasik ke-
            lam geleneğine göre yazılmıştır. Kelam ilminin genel konuları ele alınmıştır. Kitabın hazırlanışında
            ilk kaynaklar kullanıldığı gibi en son çıkan eserlere de müracat edilmiştir. Bu kitapta kelam ilminin
            bütün konularına kısaca değinilmiştir. Böylece klasik kelam ilmi için bir müracaat kaynağı oluştu-
            rulma gayreti içine girilmiştir. Aynı zamanda günümüz kelam problemleri için de çağdaş kelam
            konularının neler olması gerektiği konusunda yol gösterici bir kaynaktır.
                 Akaid ve kelam sahasında önemli bir eser olan Bekir Topaloğlu’nun “Allah İnancı” isimli eseri,
            adından da anlaşıldığı üzere sadece Allah’a (c.c) iman esasını konu edinmektedir. Allah’ın (c.c) var-
            lığı, birliği, isimleri ve sıfatları başlıklı dört ana bölümde konuya ilişkin meseleler aktarılmaktadır.
            Eserin okuyucuda bilgi vermenin yanında doğru bir uluhiyyet düşüncesinin oluşmasına da katkı
            sunar.

























             20
   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14   15