Page 26 - İslam Ahlâkı 2. Ünite
P. 26
2. ÜNİTE AHLAKİ TUTUM VE DAVRANIŞLAR
Müminde bulunan sevgi ile ilgili olarak Sevgili Pey-
gamberimiz (s.a.v) şöyle buyurmaktadır: “Şu üç özellik
Elif okuduk ötürü kimde bulunursa 0 kimse imanın tadını alır: Allah ve Resu-
Pazar eyledik götürü lü’nü her şeyden çok sevmek, bir kimseyi yalnızca Allah rı-
Yaratılanı severiz zası için sevmek, Allah kendisini kurtardıktan sonra tekrar
Yaratandan ötürü inkarcılığa dönmekten ateşe atılmaktan kaçındığı gibi ka-
Yunus Emre çınmak.” Resulullah’ın (s.a.v) başka hadis-i şeriflerinde
117
de başka bir gölgenin bulunmadığı kıyamet gününde
Allah Teala’nın arşının gölgesinde barınacak insanlar arasında, birbirlerini Allah (c.c.) rızası
için sevenler olacağı zikredilmektedir. 118
Birbirini seven insanların söz ve davranışlarla bunu göstermesi, ifade etmesi önemlidir.
Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.v), “Din kardeşini seven kişi, ona sevdiğini bildirsin.” bu-
119
yurmaktadır. Sevgiyi ifade etmek, bildirmek muhabbetin oluşması ve devamı için önemlidir.
Sevgiyi artıran bir başka davranış da hediyeleşmedir. Sevgili Peygamberimiz (s.a.v); “Hedi-
yeleşiniz… Çünkü hediye kalpteki kini giderir...” buyurmaktadır. İnsan nefsi, kendine iyilik
120
yapanı sevme fıtratı üzere yaratılmıştır. Bu sebeple hediye verilenin kalbinde, hediye edene
karşı sevgi hasıl olur.
Birbirlerini Allah (c.c.) rızası için seven insanlar arasında dargınlık, kıskançlık, öfke ve
şiddet gibi olumsuz duygular oluşamaz. İnsanın, bir başkasını Allah (c.c.) için sevmesi kolay
bir iş değildir. Kişi, bunun için zihnini ve kalbini temiz tutmaya çalışmalı, çevresine güler yüz
gösteren ve selam veren biri olmalıdır. Peygamberimiz (s.a.v), bu manada selamı yaymayı
emretmekte ve sevginin imanın bir gereği olduğuna işaret etmektedir: “Canım kudret elinde
olan Allah’a yemin ederim ki sizler iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe
de iman etmiş olmazsınız. Yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir şey söyleyeyim mi? Ara-
nızda selamı yayınız!” 121
Enes ibn Mâlik (r.a.) anlatıyor:
Peygamberin huzurunda bir adam vardı. Bir başka şahıs
ona uğrayıp geçti. (Arkasından Hz. Peygamber’in huzurundaki
kimse): “Ey Allah’ın Resulü! Ben bu kişiyi gerçekten seviyorum”,
dedi. Peygamber (s.a.v): “Peki sevdiğini ona bildirdin mi?” bu-
yurdu. Adam: “Hayır”, dedi. Hz. Peygamber: “Ona bildir”, buyur-
du. Adam derhal kalkıp o şahsın arkasından yetişti ve: “Ben seni
Allah için seviyorum”, dedi. O da: “Beni kendisi için sevdiğin Al-
lah da seni sevsin”, karşılığını verdi.
(Ebû Dâvûd, Edeb, 113)
117 Buhârî, İman, 9, 14; İkrah, 1; Edeb, 42; Müslim, Îmân, 67.
118 Buhârî, Ezan, 36; Müslim, Zekât, 16.
119 Ebû Dâvûd, Edeb, 113.
120 Tirmizî, Vela, 6.
121 Müslim, İman, 93-94; İbn Mâce, Mukaddime, 9; Edeb, 11.
42