Page 3 - Tezhib 1. Ünite
P. 3
TEZHİB SANATI VE MALZEME ÇEŞİTLERİ
Türk Tezhib Sanatının Tarihi Süreci
Tezhib sanatının kaynağı, Türklerin Orta Asya’da tarih sahnesine çıktığı devre kadar
uzanır.
Amerikalı arkeolog Raphael Pumpelly’nin 1908’de Orta Asya’da, Hubert. Schimt’in
(Hubert Şimit) 91904’te Ön Asya’da Aşkabat civarındaki Anav şehrinde yaptığı arkeolojik
kazılar, Orta Asya medeniyetinin, Pumpelly’e göre Milattan 9.000 yıl; Schimdt’e göre ise
Milattan 4.500 yıl öncesine kadar uzandığını ortaya koymuştur. Çanak çömlek gibi ele
geçen eşyalarda rastlanan şekil ve motif örnekleri Türklerde plastik sanat başlangıcının
bu tarihler arasında olduğunu göstermektedir. Bu yüzyıllarda rastlanılan süslemeler daha
çok geometrik ve hayvan figürü esaslıdır.
MÖ I. binin yarılarında Büyük Hun Devleti’ni kuracak olan kabilelerin yavaş yavaş
kendilerini göstermeye başladıkları Çin kaynakları ve buluntulardan anlaşılmaktadır.
Güney Rusya ile Çin arasında “hayvan üslubu” adı ile adlandırılan ve bu sahada müşterek
bir hususiyet gösteren sanatın olgunlaşma çağları bu devirden itibaren başlamıştır.
Bu dönem sanatçıları yırtıcı hayvanların geyik, antilop, keçi, koyun, inek, nadiren deve
gibi çift tırnaklı hayvanlara saldırma sahnelerine hiçbir yerde görülmemiş bir tarzda rağbet
göstermişler; bıkmadan aynı temaları tekrarlamışlardır. Rostovzeff’in ilk defa adlandırdığı
“hayvan üslubu” bu suretle meydana çıkmış olup Altaylar’da Hunlar arasında, güney
Rusya’da ve Kafkasya’da yaygınlaşmıştır.
Büyük Hun Devleti’nin kültürü dendiği zaman MÖ III. yüzyılın sonlarından başlayıp MS
III. yüzyılın sonlarına kadar devam eden beş asırlık bir kültür ve anane anlaşılmaktadır.
Hun Devleti’nin siyasi birliği bir yandan Orta Asya’daki kültür birliğini sağlarken; diğer
yandan da kurduğu dış temaslar neticesinde oluşan etkileri kendi bünyesine almaktaydı.
Bilhassa Batı Türkistan’dan gelen türlü motifler ve Çin kültür sahasına ait cennet kuşu
vs. gibi manevi anlamı olan temler, at koşumlarında ve keçelerde yer almaya başlamıştı.
Bunun yanında Orta Asya’nın çok eski kültürlerine ait hayvan mücadelelerine ait sahneler,
eski karakterlerini kaybetmeyerek devam etmekte ve hatta bu iki unsur kaynaşmış olarak
görülmekteydi.
Hunların en önemli özelliğinden biri de geometrik tezyinatı kullanmalarıdır. Büyük Hun
Devleti bu anlamda Orta Asya’daki kültürleri birleştirme noktasında önemli bir işleve sahip
olmuştur.
6. yüzyıl ortalarında Orhun Nehri batısındaki Yayla bölgesinde (Ötügen) kurulup
Mançurya’dan Karadeniz sahillerine kadar uzanan büyük Türk İmparatorluğu, devlet
ve millet olarak Türk adını kullanan ilk büyük siyasi kuruluş olmuştur. Çin kaynakları
Göktürklerin Asya Hunları’nın soyundan geldiğini açıkça belirtir.
13