Page 34 - Tefsir Okumaları 1. Ünite
P. 34

KUR’AN’I ANLAMAYA GİRİŞ



               “Ey Peygamber! Sana bu mübarek
        kitabı,    ayetlerini    derinden     derine

        tefekkür  etsinler  ve  aklı  olanlar  onu
        düşünüp  öğüt  alsınlar  diye  indirdik.”   87

               Görüldüğü  üzere  bu  ayet  Kur’an’ı

        anlamayı, idrak etmeyi, tezekkür ve tefek-
        kür  etmeyi  emrediyor.

               3.Onu hayatlarının kılavuzu yapma-
        larını ve hayat yolculuklarını onun irşatları,

        yönlendirmeleri,  emir  ve  yasakları  istika-
        metinde  düzenlemelerini  ister:

               “Elif.  Lam.  Mim.  İşte  şu  kitap
        (Kur’an),  onda  hiçbir  şüphe  bulunma-

        maktadır.  O,  (Allah’a  (c.c.)  karşı  gel-
        mekten sakınan) takvâ sahibi kullar için
        dosdoğru  bir  hayat  rehberidir.”      88


               “Şüphesiz  bu  Kur’an,  (insanla-
        ra, hayatın her alanında) en doğru yolu                       Kur’an-ı Kerim ve Meali
                                 89
        gösteren bir kitaptır.”
               Bu ayetler çerçevesinde olaya baktığımız zaman, Kur’an okumaktan maksadın onu anla-

        yarak okumak olduğunu anlarız. Nitekim Peygamberimiz (s.a.v.) ve sahabe döneminde okumak
        anlamakla  aynı  manaya  gelmekteydi.  Anlamadan  okumak  diye  bir  şey  yoktu.  Peygamberimiz
        (s.a.v.) ashabına, “Kur’an okuyunuz.”  buyurduğu zaman, “Aman dikkat edin  de anlamadan  o-
        kumayın, manasını da düşünün.” demesine gerek yoktu. Çünkü onların ana dili, Kur’an dili olan

        Arapçaydı ve okumanın dışında ayrıca bir de anlama problemleri yoktu.

               Bize gelince, bizim Kur’an dili olan Arapçaya yabancı olduğumuzdan Kur’an’ı hem okuma
        hem de anlama problemiyle karşı karşıya bulunuyoruz. İkisi de başlı başına bir problem ve çalışılıp

        başarılması  gereken  bir  iştir.  Şunu  belirtelim  ki;  Kur’an  alfabesini  öğrenip  Kur’an’ı  yüzünden
        okumasını  başarmak  o  kadar  da  zor  değildir.  Manasını  anlamaya  gelince,  -Arap  olmayan  biz
        ve bizim gibi insanlar için- yapılması muhtemel hususları ve atılması gereken adımları şöylece
        sıralayabiliriz:


               1. İyi bir Arapça eğitimi almak, o dili mümkün olabildiği ölçüde tüm incelikleriyle öğren-
        mek suretiyle bizzat Kur’an’ın orjinalinden veya onun Arap diliyle yazılmış meal ve tefsirlerinden
        Kur’an’ın  manasını  anlayıp  öğrenmeğe  çalışmak.

        87   Sâd suresi, 29. ayet.
        88   Bakara suresi, 1-2. ayetler.
        89   İsrâ suresi, 9. ayet.


                                                           42
   29   30   31   32   33   34   35   36   37   38   39