Page 39 - Tefsir Okumaları 1. Ünite
P. 39

1. ÜNİTE



           mizdir (s.a.v.). O, sözleriyle ve davranışlarıyla Kur’an’ı tefsir etmiş, âdeta “Canlı Kur’an Tefsiri” ol-

           muştur.  Çünkü Peygamberimiz’in (s.a.v.) ahlakı Kur’an’dı. O, yaşayan Kur’an’dı, canlı Kur’an’dı.

                  Sahabe  ve  tabiun  nesli  de  yaşadıkları  dönemlerdeki  ihtiyaca  göre  Kur’an’ın  tefsirini
           yapmışlardır.  Sonra  günümüze  kadar  bu  kutlu  faaliyet  devam  etmiştir.


                  “Kur’an’ı anlamada tefsirler” başlığı altında özellikle Türkiye’de kaleme alınmış tefsirleri
           kastediyoruz.  Bunların  başında;

                  Elmalılı Hamdi Yazır’ın Hak Dini Kur’an Dili tefsiri,

                  Konyalı Mehmet Vehbi Efendi’nin Hülasatu’l-Beyan’ı,


                  Ömer Nasuhi Bilmen’in Kur’an-ı Kerim’in Tükçe Meali ve Tefsiri gelmektedir.

                  Tefsirlerin Kur’an’ı anlamada çok önemli, olmazsa olmaz bir yeri vardır. Çünkü bu eserler,
           Kur’an’ın ve onun ayetlerinin mana ve muhtevasını olabildiği kadar anlaşılabilecek bir düzeyde

           anlatmayı kendilerine hedef olarak benimsemişlerdir. Ele aldıkları ayetin iniş sebebini verirler.
           Ayette geçen kelime ve kavramların ne anlama geldiğini açıklarlar. Ayeti tefsir eden diğer ayetle-
           re, hadislere, sahabe ve tabiin sözlerine yer verirler. Ayetten çıkabilecek fıkhî hükümler üzerinde
           dururlar. Ayette yer alan edebî sanatlara, belagat ve fesahat inceliklerine yer verirler. Ayetler ara-
           sında var olduğu zannedilen tezatları giderirler. Bilimsel muhtevalı ayetleri, ilgili bilimlerin verileri

           doğrultusunda tefsir ederler. Tarihin belli bir kesitinde ve belli olaylarla bağlantılı olarak inmiş olan
           ayetlerin günümüze verdiği mesajlar üzerinde dururlar.

                  Bu ve benzeri açılardan Kur’an’ı anlamak için mutlaka tefsirlere müracaat edilmesi gerekir.


                  Şunu belirtelim ki; Cumhuriyet Dönemi’nde Türkiye’de tefsir alanında kaleme alınan eserler
           hacim olarak birbirinden farklıdır. Elmalılı tefsirinin orijinali (9+1=)10 cilt hâlinde yayımlanmıştır.
           Tefsirde kullanılan dil zamanla anlaşılamaz hâle geldiği için uzmanlar tarafından birkaç kez sade-
           leştirilerek yayımlanmıştır. Sadeleştirilmiş hâlini okuyup anlamak bile Türkiye’de yaşayan pek çok

           insana ağır gelebilmektedir. Aynı durum Mehmet Vehbi Efendi ve Ömer Nasuhi Bilmen’in tefsirleri
           için de geçerlidir. Bu sebeple günümüzde, günümüz insanının anlayabileceği dilde yeni tefsir ça-
           lışmaları yapılmaktadır.



                  BİLGİ KUTUSU

                  Kur’an tefsir edilmelidir. Çünkü;

                  1. Kur’an-ı Kerim, tüm insanlara tebliğ ve beyan edilmek için gelmiştir. (bk. Mâide suresi, 67.
               ayet)

                  2. Kur’an-ı Kerim belli bir zamana ve bölgeye indirilmiş bir kitap değildir. Bilakis o cihanşumül-
               dür. Kıyâmete kadar gelecek bütün insanlığın kitabıdır. O hâlde tüm insanlık onu okuyabilmeli ve
               onu anlayabilmelidir. Bunun iki yolu vardır. Ya Kur’an’ın indirildiği dil olan Arapçayı herkese öğret-





                                                           47
   34   35   36   37   38   39   40   41   42   43