Page 6 - Siyer 3. Ünite
P. 6

SIYER

                     2.2. Gizli ve Açık Davet

                     Vahyin Kesilmesi
                     İlk vahyin ardından bir süre vahiy gelmedi. Vahyin kesilmesi Hz. Peygamber’i endişeye sevk
                     etti. Cebrail (a.s.)  ile karşılaşmak arzusuyla sık sık Hira’ya gitmeye başladı. Resulullah (s.a.v.)  bu dö-
                     nemde Rabbinin kendisini terk ettiği zannına kapılarak endişeli günler geçiriyordu. 14
                     Vahyin kesintiye uğradığı fetretü’l-vahy adı verilen bu dönemde Peygamberimizin (s.a.v.)  ruh hâ-
                     lini Allah (c.c.) , şöyle anlatmıştır: “Rabbin seni bırakmadı ve sana darılmadı. Gerçekten senin
                     için ahiret dünyadan daha hayırlıdır. Pek yakında Rabbin sana verecek de hoşnut olacaksın.
                     O, seni yetim bulup barındırmadı mı? Şaşırmış bulup da yol göstermedi mi? Seni fakir bulup
                     zengin etmedi mi?” 15
                     Gizli Davet
                     Sık sık Hira’ya giderek burada tefekkür eden Hz. Muhammed (s.a.v.) , Hira’dan döndüğü bir gün Ceb-
                     rail’i (a.s.)  asli suretinde tekrar gördü. Korku ve heyecanla evine gidip “Beni örtün, beni örtün!” diye
                     seslendi. Bunun üzerine “Ey elbisesine bürünen (Peygamber) Kalk ve uyar! Sadece Rabbini bü-
                     yük tanı. Elbiseni tertemiz tut. Kötü şeyleri terk et. Sadece Rabbini yücelt.” ayetleri nazil oldu. 16
                     Bu ayetlerle yeniden başlayan vahiy, ardı arkası kesilmeden devam etti. İnsanları Allah (c.c.)  yolu-
                     na davet ve tebliğle görevlendirilen Hz. Peygamber, ilk önce eşi Hz. Hatice ve ailesini risaletini
                     tasdik etmeye çağırdı. Cebrail (a.s.)  vahyin geldiği ilk günlerde Hz. Peygamber’e abdest ve namazı
                     öğretmiş, o da Cebrail’den gördüğü şekliyle Hz. Hatice’ye öğretmiş ve birlikte namaz kılmışlar-
                     dı. Allah Resulü (s.a.v.)  ve Hz. Hatice’yi namaz kılarken gören Hz. Ali ne yaptıklarını sorduğunda
                     Peygamberimiz (s.a.v.) , kendisini İslam’a çağırmış ve bunu gizli tutmasını istemiştir. 17
                     Biri kuşluk vakti diğeri akşam olmak üzere günde iki defa kıldığı namazları imkân bulduğun-
                     da Kâbe’de eda eden Hz. Peygamber, inmiş olan ayetleri o esnada Kâbe’nin etrafında oturan
                     Mekkelilerin duyabileceği şekilde sesli okuyordu.  Bu haber birkaç gün içinde bütün Mekke’ye
                                                              18
                     yayıldı. Mekke liderleri ise yaşananları şaşkınlık içinde izliyorlardı.

                              YORUMLAYALIM



                       “O hâlde eğer öğüt fayda verirse öğüt ver. (Allah’tan) korkan öğütten yararlana-
                       cak. Kötü kimse ise öğütten kaçınacaktır.”            (A’lâ suresi, 9-11. ayetler.)
                       “Sen, Rabbinin yoluna hikmet ve güzel öğütle çağır ve onlarla en güzel şekilde müca-
                       dele et!..”                                                                                 (Nahl suresi, 125. ayet.)
                       Vahyin ilk döneminde nazil olan yukarıdaki ayetleri İslam’a davet metodu bakımından
                       yorumlayınız.


                     Gizli davet denilen bu ilk dönemde Allah Resulü’nün (s.a.v.)  irtibat kurup ulaştığı kişilerin hemen
                     hemen  tamamı  Müslüman  oldu.  Peygamberimiz (s.a.v.) ,  Mekke  liderleri  bu  durumdan  rahatsız
                     olup kendisine müdahale ettiğinde gerginliği arttırmamak için Hz. Ebu Bekir ile şehirden ayrılı-
                     yor, genellikle Hira’ya gidiyordu. Çobanlık yapan Abdullah b. Mesud ve Bilâl-i Habeşî bu uzak-
                     laşmalar sırasında Hz. Peygamber ile tanışıp İslam ile şereflendiler. Mekke liderleri Hz. Muham-
                     med’in (s.a.v.)  Kâbe’de namaz kılmasına göz yumsalar da insanların onun yanında toplanmasından
                     14  İbn Sa’d, et-Tabakât, C 1, s. 196; Buhârî, Ta’bîr, 1.
                     15  Duhâ suresi, 3-8. ayetler.
                     16  Müddessir suresi, 1-5. ayetler; Buhârî, Tefsirü’l-Kur’an, 74.
                     17  Müslim, Îmân, 255; İbn Hişâm, es-Sîre, C 1, s. 259-262; Belâzürî, Ensâb, C 1, s. 111-112.
                     18  İbn Sa’d, et-Tabakât, C 8, s. 18; İbn Hacer, İsâbe, C 2, s. 487.



                    60
   1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11