Page 5 - Siyer 2. Ünite
P. 5
Ünıte 2
Abdullah, gençlik çağına girince Zühreoğullarından Vehb b. Abdimenâf’ın kızı Âmine ile evlendi.
Yirmi beş yaşlarında ticaret için Şam’a doğru yola çıkan Abdullah, dönüş yolunda hastalandı. Arka-
daşları onu Medine’deki dayıları Neccaroğullarına götürdü. Bir süre burada kalan Abdullah, iyileşe-
meyip Hz. Peygamber’in doğumundan iki ay önce vefat etti ve akrabası Nâbiğa’nın evinin yakınına
defnedildi. 7
Peygamberimizin (s.a.v.) amcalarından Ebu Talib ve Zübeyr ile halalarından Beyzâ, Âtike, Berre,
Ümeyme ve Ervâ, babasının öz kardeşleriydi. Anneleri Mahzûmoğullarından Fâtıma bnt. Amr’dı.
8
Halalarının altısı da Allah Resulü’nün (s.a.v.) peygamber olduğu zamana ulaştığı hâlde, amcaların-
dan yalnızca Ebu Talib, Ebu Leheb, Hz. Abbas ve Hz. Hamza, Risalet Dönemi’ne yetişti. Diğer
amcaları, peygamberlik gelmeden önce vefat ettiler.
Peygamberimizin annesi Âmine’nin nesebi, Vehb b. Abdimenâf b. Zühre b. Kilâb b. Mürre’dir.
Zühre, Hâşimoğullarının ataları olan Kusay b. Kilâb’ın kardeşi olduğundan Âmine’nin soyu, eşi
Abdullah ile Kilâb’da birleşir. 9
2. Peygamberimizin Doğumu ve Çocukluğu
Hz. Peygamber, Fil Vakası’ndan yaklaşık elli beş gün sonra, 571 yılında Rebiülevvel ayının on
ikinci gecesi sabaha karşı Mekke’de dünyayı teşrif etti. Doğduğu ev, Safâ Tepesi’nin hemen yanı
başında Ebu Talib mahallesindeydi. 10
Peygamber Efendimiz doğduğunda dedesi Abdülmuttalib, torununu kucağına alarak Kâbe’ye
gitmiş ve bu güzel çocuk için Allah’a (c.c.) şükretmişti. Doğumunun yedinci gününde akika kur-
banı kesip Mekke halkına ziyafet veren Abdülmuttalib, torununun isminin sorulması üzerine
ona Muhammed adını verdiğini söyledi. Davete katılanlar ataları tarafından daha önce kulla-
nılmayan böyle bir ismi neden verdiğini sorunca Abdülmuttalib, “Yer ve gök ehlinin onu övgü
ile anmasını istedim.” cevabını vermiştir. 11
Peygamberimizin İsimleri
Muhammed, Resul-i Ekrem’in en çok bilinen adı olup “övgüye değer bütün güzellikleri ve iyi-
likleri kendinde toplayan kişi” anlamına gelmektedir. Kur’an-ı Kerim’de, “Muhammed ancak
bir peygamberdir.”, “Muhammed sizin erkeklerinizden hiçbirinin babası değildir.”, “Rableri
tarafından hak olarak
Muhammed’e indiri-
lene inananların gü-
nahlarını Allah bağış-
lamıştır.”, “Muham-
med, Allah’ın elçisi-
dir.” şeklinde dört
12
yerde geçmektedir.
Peygamberimizin (s.a.v.)
en çok kullanılan ikin-
ci ismi Ahmed’dir. Bu Görsel 2.2: Peygamberimizin isimleri (Hat: Davut Bektaş)
isim, “Allah’ı (c.c.) her-
kesten daha iyi ve daha çok öven ve herkesten daha çok övülen” manalarına gelmektedir. Ah-
med ismi Kur’an-ı Kerim’de bir yerde geçmekte ve burada Hz. İsa’nın İsrailoğullarına kendisinden
sonra gelecek Ahmed adındaki peygamberi müjdelediği belirtilmektedir.
13
7 İbn Sa’d, et-Tabakât, C 1, s. 95-99; Belâzürî, Ensâb, C 1, s. 105.
8 İbn Hişâm, es-Sîre, C 1, s. 113.
9 İbn Sa’d, et-Tabakât, C 1, s. 59-60; Belâzürî, Ensâb, C 1, s. 104.
10 Tirmizî, Menâkıb, 2; İbn Hişâm, es-Sîre, C 1, s. 167; Taberî, Târîh, s. 262.
11 İbn Sa’d, et-Tabakât, C 1, s. 103; Beyhakî, Delâilü’n-nübüvve, C 1, s. 113.
12 Âl-i İmrân suresi, 144. ayet; Ahzâb suresi, 40. ayet; Muhammed suresi, 2. ayet; Fetih suresi, 29. ayet.
13 bk. Saff suresi, 6. ayet.
39