Page 26 - Kelam 4. Ünite
P. 26
Günümüzde bazı İslam ülkelerinde doğrudan peygamberlik iddiasında bulunmasalar da aynı bulunanlar gibi (dikkatli olma-
yı gerektiren) yeni ve modern görünümlü anlayışlar da vardır. Özellikle seçilmişlik, kutsallık gibi kavramları istismar eden, rüya-
lara dayalı, mistik yönelişlere meyilli ve normal hayatın dışında apayrı bir atmosfer oluşturan yapılanmalara rastlanabilmektedir.
Böylelikle sahih din anlayışını, gerçek nübüvvet ve vahiy inancını bulandırma yönünde hareket eden bu yapılanmalarda lider
kültü ve onun mistik karizması etrafında adeta yeni bir din inşa edilmektedir.
P PAYLAŞALIM
Bazı insanlar niçin peygamberlik iddiasında bulunur? İnsanların gerçekte öyle bir şey olmadığı hâlde ken-
disine kutsallık atfetmesinin gerekçeleri neler olabilir? Kendisine vahiy geldiğini, metafizik güçlerle irtibatlı
olduğunu, kendisinde sıra dışı bilgilerin ve özelliklerin bulunduğunu söylemenin sebepleri neler olabilir? Dü-
şüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.
Kur’ân-ı Kerîm’de Hz. Muhammed’in (s.a.v.) son peygamber olduğu net bir şekilde dile getirilmiş, ayrıca gerçekte böyle
bir şey olmamasına rağmen kişinin sanki vahye muhatap olmuş gibi kendisini anlatması çok ağır bir şekilde eleştirilmiştir.
“Muhammed sizin erkeklerinizden hiçbirinin babası değildir. Fakat o, Allah’ın Resûlü ve peygamber-
lerin sonuncusudur. Allah her şeyi hakkıyla bilir.” 50
“Allah’a karşı yalan uydurandan yahut kendisine hiçbir şey vahyedilmemişken, ‘bana da vahyolundu’
diyenden ve ‘ben de Allah’ın indirdiği ayetlerin benzerini indireceğim’ diye söyleyenden daha zalim
kim vardır? O zalimler, ölüm dalgaları içinde, melekler de pençelerini uzatmış, onlara: ‘Haydi (baka-
lım bizim elimizden) canlarınızı kurtarın, Allah’a karşı gerçek olmayanı söylemenizden ve O’nun
ayetlerine karşı kibirlilik taslamanızdan ötürü, bugün alçaklık azabı ile cezalandırılacaksınız!’ der-
ken onların hâlini bir görsen!” 51
D DİKKAT EDELİM
Seçilmişlik, kutsallık gibi kavramları istismar eden, rüyalara dayalı, mistik yönelişlere meyilli ve normal
hayatın dışında kendilerince apayrı bir atmosfer oluşturmaya çalışan kişilere ve yapılanmalara karşı bilinçli
davranmalıyız.
Hz. Peygamber’in son peygamber oluşunu açıkça ifade eden Ahzâb suresi 40. ayetten başka işaret yoluyla bu konuyu
destekleyen ayetler de vardır. Bu konuda dinin kemale erdirildiğini ve tamamlandığını bildiren ayet ile Kur’ân’ın korun-
52
muşluğunu ifade eden ayeti örnek olarak verebiliriz. Ayette belirtilen peygamberlerin sonuncusu olma özelliği bizzat Hz.
53
Peygamber tarafından da çeşitli vesilelerle dile getirilmiştir:
54
“Risalet ve nübüvvet son bulmuştur. Benden sonra resûl de nebî de gelmeyecektir.”
“Bana özgü olan beş isim vardır. Ben Muhammed’im ve Ahmed’im, ben o Mâhî (yok eden, silen’im) ki Allah benim-
le küfrü izale edecektir. Ben o Hâşir’im ki insanlar beni takip ederek haşrolunacaktır. Ben Âkib’ (hâtemü’l-enbiyâ)
im.” 55
“Benim, benden önce gelen peygamberlere nispetle durumum şuna benzer: Bir adam büyük bir bina yaptırıp onu
güzelce dayayıp döşedi, fakat bir köşede bir tuğlalık boş yer bıraktı. Ahali binanın etrafında dolaşıyor, güzelliğine
hayran kalıyor fakat şunu söylemeden edemiyordu: ‘Niçin bu tuğlanın yeri boş?’ İşte ben o tuğlayım ve peygam-
berlerin sonuncusuyum.” 56
50 Ahzâb suresi, 40. ayet.
51 En’âm suresi, 93. ayet; ayrıca bk. Hûd suresi, 18-19. ayetler.
52 Mâide suresi, 3. ayet.
53 Hicr suresi, 9. ayet.
54 Tirmizî, Menâkıb, 8; Dârimî, Mukaddime, 3.
55 Buhârî, Menâkıb, 17.
56 Buhârî, Menâkıb,18; Müslim, Fedâil, 32, Ebu Dâvûd, Fiten, 1.
94