Page 27 - Kelam 4. Ünite
P. 27
B BİLGİ KUTUSU
Hâtemü’l-enbiyâ: Nebîlerin sonuncusu, nebîler silsilesinin son halkası anlamında kullanılan bir
tabir olup, Hz. Muhammed’in gelişiyle nübüvvetin sona erdiğini ifade eder. Sözlükte “bir şeyi tamamlayıp
sona erdirmek; mühürlemek” anlamlarına gelen hatm ile “Allah’tan haber verme” manasındaki nübüvvet
kelimelerinden oluşan hatm-i nübüvvet (hatmü’n-nübüvve) tamlaması Allah ile kulları arasındaki elçilik
görevinin sona erdiğini belirtir.
Aydın Topaloğlu’nun Ateizm ve
Kelam İlmi ve Güncel Meselelere Dair Bazı Çalışmalar: Eleştrisi adlı eseri
Osmanlının son dönemlerinden günümüze kadar kelam ilminin yöntemini merkeze alan çok sayıda eser yazılmıştır. Bu
eserler, bazen güncel meselelerin tamamını konu edinirken bazıları da bu meselelerden sadece birisini ya da birkaçını ele
almıştır. Kelam ilmi ve güncel meseleler alanında ortaya konulan bu çalışmalardan bazıları şunlardır:
Kelamın İşlevselliği ve Günümüz Kelam Problemleri: Çağımız-
da İtikadi Sapmalar ve Kelami Çözümler, Günümüz Türkiye’sinde Kelam
İlmi ve Temel Sorunları, İşlevsel Kelam İçin Vazgeçilmez Bir Kaynak ve
Araç Olarak İnternet, Nasıl Bir Kelam ve Kelamcı gibi sunumların yer aldığı
bu çalışma, bir sempozyum kitabıdır. 24-25 Eylül 1999’da 4. İlahiyat Fa-
külteleri Kelam Anabilim Dalı Eğitim Öğretim Meseleleri ve Koordinasyon
Toplantısı’nda ilahiyat fakültelerinin kelam anabilim dallarında akademis-
yenlik yapan hocaların katıldığı bu sempozyumda, kelam ilminin günü-
müzdeki işlevi ve bazı yeni meseleler değerlendirilmiştir. Sempozyumda
sunulan bildiriler ve tartışmalar A. Bülent Ünal ve A. Bülent Baloğlu tara-
fından kitap hâline getirilmiştir.
Tenkîhu’l Kelâm Fi Akâid-i Ehli’l- İslâm: Osmanlının son döne-
minde yaşayan meşhur kelamcı Abdullatif el-Harputî (1842-1916) tara-
fından Osmanlı Türkçesiyle kaleme alınan eser, Prof. Dr. Fikret Karaman
tarafından “Kelam İlmine Giriş” adıyla günümüz Türkçesiyle yayına hazır-
lanmıştır. Harputî eserini, inatçı ve yıkıcı din karşıtı akımlara karşı koymak,
kelam ilmini güncel meseleler konusunda aktif kılmak amacıyla önceki
kelamcıların görüşlerinden de yararlanarak dinin esaslarını geniş bir şe-
kilde ele alarak kaleme aldığını ifade etmektedir.
94 95