Page 5 - Fıkıh Okumaları 1. Ünite
P. 5

1. ÜNİTE








                 5. Kıyası bilmek: İçtihat, bütün yönleriyle kıyası bilmeyi gerektirir.

                 6. Hükümlerin amaçlarını bilmek.

                 7. Doğru bir anlayış ve takdir gücüne sahip olmak.

                 8. İyi niyetli ve sağlam inanç sahibi olmak.

                 Bunların dışında ayrıca içtihat mertebesine ulaşabilmek için şer’i delillerden hüküm çıkarma yolları,
          lafızlarla ilgili kurallar, deliller arasında tercih kaideleri, hikmetü’t-teşrî ve makâsidü’ş-şeria gibi konuların da
          bilinmesi gereklidir. Bu bilgilere sahip olmanın yolu ise fıkıh usulünü bilmektir.





                                                                                  NOT ALALIM


                             İçtihat, ayet ve hadislerden hareketle fıkhî konularda fıkıh usulü  ilkeleri
                      doğrultusunda, bütün ilmî ve zihnî gücü kullanarak yeni hükümler ortaya çıkar-
                      maktır.  Yeni  hüküm  çıkaran  kişiye  müçtehit  denilmektedir.







                 3.1. Hz. Peygamber ve Sahabe Dönemi’nde İçtihat

                 İlahî  vahyi  en  doğru  bir  şekilde  anlayıp,  uygulayan  Hz.  Peygamber  ’in  örnek  kişiliği  ve  Kur’an’ı
          anlama metodu fıkıh ilmi için somut bir model oluşturmaktadır. Dolayısıyla vahyi doğru anlamanın yolu Hz.
          Muhammed’i  doğru  anlamaktan  geçmektedir.

                 Hz. Peygamber Dönemi’ni fıkıh tarihi açısından Mekke Dönemi’nde ve Medine Dönemi’nde diye
          ikiye ayırmak gerekir. Mekke Dönemi’nde sahih iman ile ahlaki olgunluğun gerektirdiği ilkeler ön planda
          iken, hicretten sonraki Medine Dönemi’nde fert ve toplum hayatında uygulanması gereken hukuki kurallar
          daha  yoğun  olarak  düzenlenmiştir.

                 Hz.  Peygamber’e  dinî  ve  hukuki  konularda  sorulan  sorular  ya  vahiy  yolu  ile  ya  da  bizzat  Hz.
          Peygamber’in  içtihadı  ile  cevaplandırılıyordu.  Mesela  deniz  suyu  ile  abdest  alınıp  alınamayacağı
          sorulduğunda  Hz.  Peygamber:    “Onun  suyu  temizdir  ve ölüsü  de helaldir.”   diye  cevap  vermiştir.
                                                                                         4
                 Resulullah’ın (s.a.v) içtihadını diğer müçtehitlerin içtihadından ayıran temel fark, vahyin kontrolünde
          olmasıdır.  Tebük  Seferi’ne  katılmayanlara  geçerli  mazeretleri  olmadığı  hâlde  izin  vermesi  olayında  Hz.
          Peygamber bu kararı nedeniyle vahiyle uyarılmıştır. Ancak verilen hükmün isabetli olmadığını beyan eden
          bir ayet gelmediği durumlarda Hz. Peygamber’in içtihadının kesin doğru olduğu kabul edilmiştir.

                 Kur’an-ı Kerim’de; “Sana soruyorlar.”, “Senden fetva istiyorlar.” gibi ifadelerin geçtiği ayetlerde, bu
          sorular bizzat ayetlerle cevaplandırılmıştır. Örneğin, “Sana haram ayı ve bu ayda savaşmanın hükmünü
          sorarlar. De ki: “O ayda savaşmak büyük bir günahtır. Fakat insanları Allah yolundan engellemek, Allah’ı

          4  Ebu Davûd, Tahâret, 41; İbn Mâce, Tahâret, 38.



                                                           13
   1   2   3   4   5   6   7   8   9   10