Page 4 - Ebru 2. Ünite
P. 4
2. ÜNİTE
Çağatayca ebre kelimesi, günümüzde kullanılan ebru kelime-
sinin menşei olarak iddia edilir. Ebre kelimesinin dışında diğer üç
kelimenin de kaynağının Farsça olduğu iddia edilmiştir. Bu da ebru
sanatının Orta asya’da doğduğu ihtimalini desteklemektedir.
Ayrıca bir başka rivayete göre XVI. asır ortalarında ebru sanatı
1
Mir Muhammed Tâhir tarafından Hindistan’da yapılmaya başlanmış-
tır. Bu rivayete göre elimizdeki en eski örnekler, XVI. asrın başlarına
tekabül etmektedir. Bir ebrunun tarihini kesin olarak verebilmek için
ebrunun üzerine tarih notu düşürülmüş olmalıdır. Ebru kâğıtları, müze
ve kütüphanelerde gördüğümüz çok eski tarihli eserleri süslemiş, cilt
yan kâğıdı ya da murakkaalarda pervaz olarak kullanılmıştır. Bu tür
eserlerde kullanılmış ebru kâğıtları daha sonraki devirlerde gördüğü
tamir esnasında yapıştırılmış olabilir. Buyüzden ebru kâğıtlarının ya-
pılış tarihi hususunda kesin bir hükme varmak zordur.
Bu güne kadar tespit edilebilen en eski ebrular ise;
a. Topkapı Sarayı’nda bulunan Arifi’nin 1539 tarihli “Gûy-i Çev-
gan” adlı eserindeki ebrular
b. Heratlı Mir Ali’nin İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi’nde bulu-
nan 1539 tarihli iki kıtasının bulunduğu ebrular
c. 1554 tarihli ebru ve Işık Yazan’ın kaydettiği Fuzulî’nin
“Hadîkatü’s-süedâ” (Mutluluklar Bahçesi) isimli eserinin bir kopya-
sında kullanılmış olan ebrulardır.
İlk üç ebrunun yapanı bilinmemektedir. “Hadîkat-üs Süedâ”nın
baş sayfasında “Hadîkat-üs Süedâ” yazıldıktan sonra kırmızı mü-
rekkeple “Ma Şebek Mehmet Ebrîsi” ibaresi eklenmiştir. Kitabın
sayfaları arasında üç adet hafif ebru kullanılmıştır. Baş sayfadaki
“Şebek Mehmet Ebrusu ile” anlamındaki bu ibareden kitapta kul-
lanılan ebruların,”Tertîb-i Risâle-i Ebrî”de kendisinden Şebek diye
bahsedilen ebrucu tarafından yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu ebrucu-
nun adının Mehmet Efendi olduğu ve son sayfasındaki ibareden de
kitabın hicri 1004 ( 1595 ) yılında yazıldığı anlaşılmaktadır .
2
XVI. yüzyılın sonlarında İstanbul’a gelen Avrupalı seyyahlar tara-
fından kendi memleketlerine götürülen ebru sanatı önce Almanya’da
sonra Fransa ve İtalya’da Türk kâğıdı olarak tanınıp yapılmaya baş-
lanmıştır. Yakın zamana kadar bu isimle anılan ebru Avrupa’da farklı
malzeme ve tekniklerle yapılsa da üretilen formlar gelenekli ebrumu-
zun formlarıyla benzerlikler gösterir. Resimlerde görülen ebrular bil-
diğimiz taraklı ve bülbül yuvası ebrunun çok başarılı uygulamaları-
dır. Zaman içinde İngiltere ve Amerika’ya da yayılan ebru sanatı, her
ülkenin sanat anlayışına göre farklılık kazanmıştır. Bu gün itibariyle
dünyanın hemen her ülkesinde ebru yapılmakta ve tekneye yatırıla-
bilecek hemen her eşyaya ebru desenleri alınmaktadır.
1 DERMAN 1994a, s. 80.
2 YAZAN, s.41-42. 24