Page 7 - 10. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi 2. Ünite
P. 7

Vefakar bir insan olan Hz. Muhammed (s.a.v.), kendisine emeği geçenleri de unutmamış-
            tır. Örneğin amcası Ebû Talib’in yükünü hafifletmek için Hz. Ali’nin (r.a.) bakımını üstlen-
            miştir.
            Hz. Muhammed (s.a.v.) gençliğinde ölçülü ve dengeli tutuma sahip, sözü dinlenir, herkes
            tarafından sevilen ve takdir edilen, doğruluğundan ve samimiyetinden şüphe edilmeyen
            karaktere sahipti. Bu yüzdendir ki yaşadığı toplumda “el-emin” (doğru, güvenilir) lakabı
            ile tanındı. Onunla peygamberlik öncesinde ticari ilişkilerde bulunanlar, çok iyi bir arkadaş
            olduğunu, hak hususunda zerre kadar sapmadığını söylemişlerdir. O; zayıfları korumuş,
            yoksulları himaye etmiş, genç yaşına rağmen haksızlığa karşı direnmiş ve bu gaye için risk
            almaktan çekinmemiştir.  12


            3. HZ. MUHAMMED VE GENÇLER




               Hz.  Muhammed  (s.a.v.)  İslam  toplumunun  şekillenmesinde  gençlere  büyük
               görevler vermiştir.



            Hz. Peygamber gençlere ayrı bir önem vermiştir. Çocukları hafife almamış, onlara yetişkin
                                               13
            bir insana verdiği gibi selam vermiş  ve böylece geleceğin gençlerine ne kadar önemli bi-
            rer insan oldukları duygusunu yaşatmıştır. Onları hür düşünmeye, yararlı şeylerden çekin-
            meden istifade etmeye ve sonucu ne olursa olsun doğru bildiğini cesaretle ifade etmeye
            teşvik etmiş ve bu sayede onların kişilik sahibi olmalarını sağlamıştır. 14

            Hz. Muhammed (s.a.v.) gençlere öylesine candan ve şefkatli davranmıştı ki gençler etra-
            fında pervane olmuş; ona yürekten bağlanmışlardı. Hz. Peygamber İslam`ı tebliğ ederken
            toplumun yeniliğe açık, idealist ve enerjik kesimini oluşturan gençlerden büyük ölçüde
            destek almıştır.

            İslam’ı yayma konusunda Hz. Peygamber’e asıl destek, toplumun yeniliğe açık, idealist
            ve enerjik kesimini oluşturan gençlerden gelmiştir. Mekke Dönemi’nde Müslüman olanlara
            baktığımızda elli yaşın üzerinde sadece birkaç kişinin olduğunu geri kalan çoğunluğun ise
            otuz yaşın altında bulunduğunu görmekteyiz. Örneğin genç yaşta İslam’ı kabul edenlerden
            Zeyd b. Hârise (r.a.) 15, Erkam b. Ebi’l-Erkam (r.a.) 19, Mus’ab b. Umeyr (r.a.) 20, Cafer
            b. Ebi Talib (r.a.) 22 ve Hz. Ömer (r.a.) de 25 yaşında idi. 15
            Genç erkekler gibi genç kızlar da İslam’ı ilk seçenler arasında yerlerini almışlardır. Hz. Ömer’in
            (r.a.) kız kardeşi Fâtıma binti el-Hattâb (r.a.), Hz. Ebû Bekir’in (r.a.) kızları Esmâ (r.a.) ve
            Aişe (r.a.) bunların başında gelir. Bu gençlerin çoğu büyük çile ve fedakârlıklara katlanarak
            Hz. Peygamber’in safında yer almayı tercih etmişlerdir.

            Hz. Muhammed (s.a.v.) İslam toplumunun şekillenmesinde, İslami değerlerin yaşanmasında
            ve  yayılmasında  gençlere  büyük  görevler  vermiştir.  Onların  cesaret  ve  enerjilerinden
            gereği gibi yararlanmak için her şeyden önce gençlerin kendine güvenen, sağlam bir kişilik
            geliştirmelerine imkân sağlanmasını istemiştir. Zira Hz. Peygamber, gençlerin sorumluluk
            gerektiren en yüksek görevlere hazırlanmalarını, onların en tabiî hakkı olarak görüyordu.
            Bundan  dolayı  gençlere  özel  ilgi  gösteriyor  ve  görevler  üstlenmeleri  hususunda  onları

            12  bk. Mustafa Fayda, “Muhammed”, TDV İslam Ansiklopedisi, C 30, s. 408-423.
            13  bk. Buhârî, Kitâbu’l-İsti’zân, 15.
            14  bk. Hayati Hökelekli, “Hz. Peygamber’in Çocuk ve Gençlere Yaklaşımı”, s. 55.
            15  bk. İbrahim Sarıçam, Hz. Muhammed’in Evrensel Mesajı, s. 304-308.
                                                       44
   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12