Page 22 - 12. Sınıf Peygamberimizin Hayatı 3. Ünite
P. 22

83
                         Peygamberimiz ve Toplumsal Değişim


                Müslüman olduktan sonra eski servet ve zenginliğinin yerini fakirlik almış ve birçok sıkıntı
            yaşamıştır. Yaşadıkları karşısında sabır ve sebat göstermiş asla dininden dönmemiştir.
                Resûlullah’ın (s.a.v.) Habeşistan’a hicret için izin verdiğini duyunca hapisten kaçmış ve hicret
            kervanına katılmıştır.
                Habeşistan’dan  Mekke’ye  dönüşü-
            nü Hz. Ali (r.a.) şöyle anlatmıştır. Resû-
            lullah (s.a.v.) ile oturuyorduk. Bu sırada
            Mus’ab geldi. Üzerinde yamalı bir elbi-               Birinci Akabe Biatı
            seden başka giyeceği yoktu. Resûlullah   Hz. Peygamber (s.a.v.) Medinelilerle biat şeklinde
            (s.a.v.) onun bu hâlini görünce, mübarek   gerçekleşen iki görüşme yapmıştır. Birinci Akabe
            gözleri yaşla doldu ve “Kalbini Allahu Te-  Görüşmesi’nde Hz. Peygamberle (s.a.v.) görüşen
            ala’nın nurlandırdığı şu kimseye bakın!
            Anne  ve  babası  onu  en  iyi  yiyecek  ve   on iki kişi “Hiçbir şeyi Allah’a (c.c.) ortak koşma-
            içeceklerle besliyorlardı. Allah (c.c.) için   yacaklarına, hırsızlık yapmayacaklarına, çocukla-
                                                    rını öldürmeyeceklerine, iftira etmeyeceklerine,
            bunların hepsini terk etti. Allah (c.c.) ve   emirlerine uyacaklarına” dair Peygamberimize
            Resulünün (s.a.v.) sevgisi onu gördüğü-  (s.a.v.) biat ettiler. Yani getirdiği emir ve yasaklarda
            müz hâle getirmiştir.” buyurdu. 58
                                                    ona itaat edeceklerine söz verdiler. Birinci Akabe
                Birinci  Akabe  Biatı’nda  Müslüman   Biatı denilen bu olaydan sonra Peygamberimiz
            olan  Medineliler,  Resûlullah  Efendi-  (s.a.v.), Yesrib (Medine) halkına Kur’an’ı öğretmesi
            mizden  (s.a.v.)  kendilerine  İslamiyet’i   ve henüz Müslüman olmayanları İslam’a davet
            anlatacak birini  göndermesini  istediler.   için Mus’ab b. Umeyr’i (r.a.) gönderdi. Medine’de
            Bunun  üzerine  Peygamberimiz  (s.a.v),   bir yıl kalan Mus’ab b. Umeyr ‘in (r.a.) faaliyetleri
            Mus'ab  b.  Umeyr'i  (r.a.)  görevlendirdi   sonucunda önemli bazı kabile liderlerinin de arala-
            ve onlarla birlikte Medine'ye gönderdi.   rında bulunduğu birçok Medineli Müslüman oldu.
            Mus'ab  b.  Umeyr  (r.a.)  böylelikle  hem          (İbn Hişâm, es-Sîre, C 2,  428-467.)
            muallim hem de Medine'ye  hicret eden
            ilk sahabe oldu.
                Mus’ab (r.a.), Medine’de diğer müminlerle el ele vererek imrenilecek bir gayret göstermiştir.
            Okuyor, okutuyor, namazları kıldırıyor, İslam’ı anlatıyor; davranışları ve konuşmalarıyla sevgi ve
            saygı topluyor, her gün gönüllerin fethinde birkaç adım daha ilerliyordu. İslamiyet’in Medine’de
            yayılmasında önemli bir yeri olmuştur.
                                              59
                Uhud Gazvesi’nde Hz. Peygamber’in (s.a.v.) yanından hiç ayrılmayıp sancaktarlık görevini ye-
            rine getiren Mus’ab (r.a.), Resul-i Ekrem’i yaralayan İbni Kamie’nin kılıç darbeleriyle her iki eli de
            kesilince sancağı kollarıyla göğsüne bastırarak dik tutmaya çalışırken yine onun mızrağıyla şehit
            düşmüştür.  Savaştan sonra şehitler defnedilirken Hz. Peygamber (s.a.v.), yoksulluğu kıyafetinden
            belli olan Mus’ab’ı göstererek onun bir zamanlar en güzel elbiseleri giydiğini, en güzel yemekleri
            yediğini, fakat Allah (c.c.) ve Resulünün (s.a.v.) sevgisini her şeye tercih ettiğini söylemiştir. Ardın-
            dan, “Mü'minlerden öyle adamlar vardır ki, Allah'a verdikleri söze sâdık kaldılar. İçlerinden bir
            kısmı verdikleri sözü yerine getirmiştir (şehit olmuştur). Bir kısmı da (şehit olmayı) beklemek-
            tedir. Verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir.”  mealindeki ayet inmiştir.
                                                       60
                Sahabiler daha sonraki dönemlerde bolluk ve refah içinde yaşadıkları zamanlarda daima
            Mus’ab’ı (r.a.) anmışlardır. Habbab b. Eret (r.a.), Allah Teala’nın kendilerine dünya nimetlerini de
            verdiğini, Mus’ab gibi arkadaşlarının bu nimetlerden hiçbir şey tatmadan ahirete intikal ettiklerini


            58. İbn Sa’d, Tabakât, C 3, s. 117.
            59. bk. Zekâi Konrapa, Peygamberimiz, s. 308.
            60. Ahzâb suresi, 23. ayet.
   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26   27