Page 19 - 11. Sınıf Peygamberimizin Hayatı 1. Ünite

ancak zekât vermeyeceklerini ilan etmişti. İsyana dönüşen Ridde olayları karşısında
Hz. Ebu Bekir’in kararlı tutumu sayesinde bu fitne atlatılarak Müslümanlar birlik olma başa-
rısını gösterebilmişlerdir. Onun döneminde Filistin’in kapıları Müslümanlara açılmış ve yeni
fetihlerle İslam coğrafyası hızla genişlemiştir.
66
Mus’ab b. Umeyr
Allah Resulü’nün (s.a.v.) “Mekke’de Mus’ab b.
Umeyr’den daha güzel giyinen, daha çok nimete
ulaşan birini görmedim.” diye tarif ettiği Mus’ab
(r.a.), zengin bir ailenin çocuğuydu. Onun yakışık-
lılığı, zenginliği, güzelliği herkesin dilindeydi. Mek-
ke’nin bu meşhur genci, Erkam’ın evinde Müslü-
man olmayı seçti. Namaz kılarken onu görenlerin,
durumu ailesine haber vermesiyle Mus’ab’ın (r.a.)
hayatında zor günler de başlamış oldu. Müslüman
olmasını kabullenemeyen ailesinin onun üzerinde-
ki baskısı katlanarak arttı ve imanından vazgeç-
mesi için günlerce hapsedildi. Baskılara dayana-
mayacak duruma gelince Peygamberimiz (s.a.v.),
Habeşistan’a hicret etmesine izin verdi. Habeşis-
tan’dan döndükten sonra ise Birinci Akabe Biatı’na Görsel 1.12
kadar Mekke’de kaldı. 67 Mus’ab b. Umeyr,
Medine’nin ilk
Resul-i Ekrem daha sonra İslam’ı öğretmesi için Mus’ab b. Umeyr’i Medine’ye muallimiydi.
muallim olarak gönderdi. Böylece o üstlenmiş olduğu görev sebebiyle İslam’ın
68
ilk öğretmeni sayıldı. Medine’de Esad b. Zürare’nin evine yerleşen Mus’ab’ın
(r.a.) Kur’an-ı Kerim’den o zamana kadar inmiş ayetleri ezbere bilmesi ve na-
69
zik konuşması davetinde muhatapları üzerinde özellikle etkili olmaktaydı. O, sahip olduğu
güzel hasletler sebebiyle Üseyd b. Hudayr ve Sa’d b. Muaz gibi lider şahsiyetlerin Müs-
lüman olmasına vesile oldu. Öyle ki Sa’d b. Muaz’ın Müslüman olduğu gün, lideri olduğu
kabilesinin tamamı da İslam’ı benimsedi. Onun Esad b. Zürare ile yaptığı çalışmalar sonu-
70
cunda Medineli Arap kabile mensuplarının neredeyse tamamı Müslüman olmuştu. Mus’ab
71
b. Umeyr’in Medine’ye gelişinin ertesi yılında Peygamberimizle (s.a.v.) görüşmeye yetmişi
aşkın müminin katılması şüphesiz onun başarılı davetinin bir sonucudur.

Mus’ab b. Umeyr, Bedir’de muhacirlerin sancağını taşıdı. Bu sancak Resulullah’ın (s.a.v.)
en büyük sancağıydı. Uhud Savaşı’nda Mus’ab (r.a.) yine Peygamberimizin sancaktarıydı
ve onun yakınında savaşıyordu. Bu sebeple müşriklerin yoğun saldırısına karşı mücadele
etti. Mus’ab (r.a.), secde hâlinde iken şehit oldu. Savaş sonrasında Resul-i Ekrem onun
başında “Müminlerden öyle adamlar vardır ki Allah’a verdikleri söze sadık kaldılar.
İçlerinden bir kısmı verdikleri sözü yerine getirmiştir (şehit olmuştur). Bir kısmı
da (şehit olmayı) beklemektedir. Verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir.” ayet-i
72
kerimesini okudu. 73
66 Mustafa Fayda, “Ebu Bekir”, DİA, C 10, s. 102-104.
67 İbn Sa’d, et-Tabakât, C 3, s. 116.
68 İbn Sa’d, et-Tabakât, C 1, s. 220.
69 İbn Sa’d, et-Tabakât, C 3, s. 118.
70 İbn Hişam, es-Sîre, C 2, s. 78-80.
71 bk. Buhârî, Menâkıbu’l-ensar, 46.
72 Ahzâb suresi, 23. ayet.
73 İbn Sa’d, et-Tabakât, C 3, s. 120-122.

31