Page 8 - Hadis Metinleri 4. Ünite
P. 8

4. ÜNİTE





                Burada işaret edilmelidir ki söz konusu devlet başkanı
          bulunmadığı veya bulunup da izin vermediği takdirde cuma             BİLGİ KUTUSU
          namazının  sahih  olmadığı  neticesi  çıkarılmamış,  böyle  bir     Cum’a  suresinde  “Allah’ı  an-
          durumda cuma namazını kılmayanların sorumlu olmadıkları        maya  koşun.”  emri  mevcuttur.  Hut-
          manası anlaşılmıştır. Nitekim muhtelif sebeplerle devlet baş-  be, Allah’ı anmanın önemli bir parça-
          kanının  veya  izninin  bulunmadığı  hâllerde  cemaatin  kabul   sıdır. İmam-hatip, irad ettiği bilgi ve
          ettiği bir imamın arkasında, hatta kötü niyetle izin verilme-  hikmet  yüklü  hutbesiyle  bir  sonraki
          mesi hâlinde bile cuma namazının kılınabileceği birçok fakih   cumaya  kadar  manevi  haz  ve  dinî
          tarafından dile getirilmiştir.                                 duygular yaşatarak cemaatini diri tu-
                                                                         tabilmelidir.
                Cuma  günü  Müslümanlar  için  dinî  bir  sembol,  bir
          bayram ve haftalık toplu bir ibadet günüdür. Rasûl-i Ekrem
          (s.a.v), “Kim cuma namazını hiçbir geçerli sebep (mazeret,
          zaruret) olmaksızın üç defa terk ederse Allah onun kalbini
          mühürler.”  buyurur. Cuma gününün tatil olmadığı ülkeler-
                     20
          de, resmî kurum veya özel iş yerlerinde cuma namazı kıla-
          bilecek kadar izin verilmesi Müslüman’ın en tabii hakkıdır.
          Maddi-manevi,  sosyal  ve  siyasi  pek  çok  hikmeti  bulunan
          cuma namazını kılabilmek için her türlü imkân seferber edil-
          melidir.



                   ARAŞTIRALIM
                  Mihrab, minber, kürsü, minare, şerefe kavramlarını araştırınız.



                3. ORUÇ



          موصلا  َّ لجو زع  ّٰ للا  ُ لوُقي“:  َ لاَق مَّلسو ِهيَلع  ّٰ للا ىَّلص يِبنلا نع هنع  ّٰ للا ي ِ ضر ةريره يِبأ نع  -1
                                                                                                     َ
                     َ َ َّ َ ُ
                                                       َ ُ
                                                                 َ ِ َّ
                                                                         ِ َ ُ ْ َ
                                                                                                        ْ َ
                                                                                                 ُ
                                    َ
           ُ ْ َّ
                                                                    ّ
                                                                                          َ َ ْ َ
                                                                                      َ
                                             َ َ َ ْ
                                                                             َ
                                                                                                      َ َ
                                                            َ
          ني ِ ح ٌةحرَف  ِ ناتحرَف مِئاصلِلو ٌةنج موصلاو يِلجأ نِم هبر ُ شو هَلْكأو هتوه َ ش عدي  ِهِب يِزجأ اَنأو يِل
                                                                                        ُ َ
                                                                              َ ُ َ
                                                           ْ ْ ُ َ ْ َ ُ
           َ
                                                                                  َ ْ
                                                                                           َ
                                                                                                     ْ
                                                                                                          َ
                                   َّ
                  َ
                         َ َ
                               ِ
                                       َ َّ ُ ُ ْ َّ َ
                   ْ
                            ْ
                                                          َ
                       ”. ِ كسِمْلا حيِر نِم ِ ّٰ للا دنِع بي ْ طأ مِئاصلا مَف  ُ فوُل ُ خَلو هبر ىَقْلي ني ِ ح ٌةحرَفو ر ِ طْفي ُ
                                                َ ْ
                                        ْ
                                                                                           َ َ
                                                                                َ ُ َّ َ
                                                                                                    َ
                                   ِ
                                                                َّ
                                                            ِ
                                                                    ِ
                             ْ
                                                     ُ َ
                                                                                                      ْ َ ُ
                Ebû Hureyre’den (r.a) rivayet edildiğine göre Rasûlal-
          lah (s.a.v) şöyle buyurdu: Allah Teâlâ (c.c) şöyle buyurur:          ARAŞTIRALIM
          “Oruç  sırf  benim  içindir,  onun  mükâfatını  (dilediğim
                                                                               İmsak, sahur ve iftar kavram-
          gibi)  ben  vereceğim. Kulum  arzularını, yemesini  ve  iç-    larının anlamlarını hatırlayarak oruç
          mesini benim için terk etti. Oruç bir kalkandır, perdedir.     ibadetindeki önemini araştırınız.
          Oruçlu için iki sevinç vardır: Biri, iftar ettiği vakitteki
          sevincidir; diğeri de Rabb’ine kavuştuğu vakitteki sevin-
          cidir. Oruçlunun ağzından çıkan koku, Allah katında misk kokusundan daha hoştur.”        21
          20   Tirmizî, Cum’a, 7; Nesâî, Cum’a, 2; İbn Mâce, İkâmet, 93; Ahmed b. Hanbel, I, 402; Muvatta’, Cum’a, 20.
          21   Buhârî, Savm, 2; Müslim, Sıyâm, 161.
                                                           61
   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12   13