Page 3 - Hadis Metinleri 1. Ünite
P. 3

1. ÜNİTE





                Esasen şu ayetler, sünnetin bir bütün olarak bağlayıcılığını ifade eder: “Ama hayır, Rabbine an-
          dolsun ki onlar, aralarında anlaşmazlığa düştükleri konularda seni hakem yapmadıkça ve sonra da
          senin hükmüne içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın tam bir teslimiyetle tabi olmadıkça iman etmiş
          olmazlar.”
                     4
                “Allah ve Rasûlü bir konuda hüküm verdikten sonra artık mümin bir erkek ve mümin bir ka-
          dının, kendileriyle ilgili hususlarda başka seçenekleri yoktur. (Bu hakkı kendinde görerek) Allah’a
          ve Rasûlü’ne isyan eden kimse şüphesiz apaçık bir sapkınlığa düşmüş olur.”   5

                Bu sebeple Hz. Peygamber’in (s.a.v) dindeki yerini ve konumunu tanımamak veya önemsememek,
          Allah’a (c.c) isyan etmek demektir. İslamiyet’i anlama ve yaşama hususunda hadis ve sünneti dikkate
          almaksızın yalnız Kur’an ile yetinme iddiası, yanlış ve gerçekçi olmayan bir düşüncedir. Çünkü vahyin
          başlangıcından günümüze kadar karşılaşılan problemlerin çözümü için Kur’an ve sünnetin dışında kıyas,
          istihsan, kamu yararı, örf gibi ilkelerle içtihatta bulunulmuştur. Kur’an’ı yorumlama ve çözüm üretme
          hakkını Hz. Peygamber’e (s.a.v) tanımamak, yaşayan Kur’an ahlakından ve hikmet pınarından nasipsiz
          kalmak demektir. Doğrusu Kur’an bir anayasa ise hadis ve sünnet onu açıklayan, yorumlayan ve ek hü-
          kümler getirebilen kanun ve yönetmelik maddeleri konumundadır. Yönetmelik maddelerinin anayasaya
          aykırı olmadığı ve olmaması gerektiği açıktır.



                   DEĞERLENDİRELİM

                   “Biz her peygamberi Allah’ın izniyle ancak kendisine itaat edilmesi için gönderdik...”
                                                                                       (Nisâ suresi, 64. ayet.)
                  “Kim Rasûl’e itaat ederse Allah’a itaat etmiş olur...”
                                                                                       (Nisâ suresi, 80. ayet.)
                  Yukarıdaki ayetlerin ışığında Hz. Peygamber’e  (s.a.v) itaati konuşunuz.







                 Rasûlullah (s.a.v), Muâz b. Cebel’i Yemen’e görevlendirmek istediğinde aralarında geçen konuşma,
          Kur’an, sünnet ve ictihadın yerini ve önemini göstermesi bakımından dikkat çekicidir.

                Rasûlullah (s.a.v) şöyle sorar:
                ̶ Ey Muâz, önüne bir dava geldiğinde nasıl hüküm verirsin, vereceksin?

                -Allah’ın kitabı ile hüküm veririm.

                -Peki, Allah’ın kitabında bulamazsan?
                -Rasûlullah’ın sünnetiyle...

                -Peki, Allah’ın kitabında da Rasûlullah’ın sünnetinde de bulamazsan?

                -O zaman reyimle ictihat ederim ve bundan geri durmam.

                Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v),  onun göğsüne vurarak şöyle buyurur:
                -Rasûlullah’ın elçisini, Rasûlullah’ı hoşnut eden şeye muvaffak kılan Allah’a hamdolsun!
                                                                                                      6
          4   Nisâ suresi, 65. ayet.
          5   Ahzâb suresi, 36. ayet.
          6   Ebû Dâvud, Akdıye, 11; Tirmizî, Ahkâm, 3; Dârimî, Mukaddime, 20; Ahmed b. Hanbel, V, 230.

                                                           11
   1   2   3   4   5   6   7   8