Page 5 - İslam Ahlâkı 1. Ünite
P. 5
İSLAM AHLAKI 1. ÜNİTE
İslam ahlakı, Kur’an’a, sünnete ve akıl yoluyla bu ikisinden çıkarılan hükümlere dayanır. İs-
lam’da dinî emirlerle ahlaki sorumluluklar kaynakları itibariyle ortaktır. Namaz, oruç ve zekât nasıl
dinî birer sorumluluk ise insanın kendisine, ailesine ve yaşadığı çevreye dair sorumlulukları da
aynı kaynaktan beslenmektedir.
İnsandaki ahlaki erdemlerin en büyük desteği dindir. Doğruluk, adalet, şefkat, hürmet, yar-
dımlaşma gibi ahlaki ilkeler, ancak Allah’a (c.c.) ve ahiret gününe inanç ile desteklenirse devamlı
olur. Kul hakkını çiğnediği zaman ahirette cezasını çekeceğine inanan bir insan, başkalarının hak-
kını yemekten çekinir. Toplumsal kurallara uyar ve haksızlık yapmaktan korkar. Ahlakın kaynağı
din gibi kutsal bir zemine yaslanmadıkça ahlaki prensiplerin kuvveti azalır. Bu sebeple ahlakın en
sağlam temeli dindir ve din olmalıdır.
13
Dinin hemen her sahada ahlaki emirleri vardır. Bir başka ifadeyle, bütün insanlar için
geçerli sayabileceğimiz ahlak kaidelerinin hepsini dinde bulmak mümkündür. Esasen din,
kaynağını Allah’tan (c.c.) alan bir ahlak sistem olarak da tanımlanabilir.
İslam’a göre ahlaklı bireyin göstergesi kişinin Allah’a (c.c.) olan bağlılığının samimiyet de-
recesidir. Allah’a (c.c.) samimiyetle inanan ve ibadet eden bir Müslüman’ın davranışları güzel
ahlak yönünde şekillenir. Müslüman, bu anlamda yardımsever, sorumluluk sahibi, kötülüklerden
sakınan, insanlarla ilişkilerinde adaleti gözeten, kin, nefret, düşmanlık gibi kötü duygu ve düşün-
celerden uzak duran kimsedir. İslam ahlakı, Allah’ın (c.c.), Hz. Peygamber ’e (s.a.v) talim ettiği ve
onun da hayatında tatbik ettiği prensiplerdir. Bu prensipleri sahabeler Peygamber Efendimiz’den
(s.a.v) görerek yaşamışlar ve bu şekilde sonraki nesillere miras bırakmışlardır.
3. AhlAk-Terbiye İlişkisi
Terbiye, edeplendirme,eğitme, eğitim verme, yetiştirme, yetenekleri geliştirme ve davra-
14
nışları kontrol etmek demektir. Yol göstermek, ıslah etmek, yardım etmek gibi anlamları da
olan terbiye kavramı, dilimizde daha çok eğitim yoluyla amaçlanan davranışları ortaya çıkar-
mak anlamında kullanılmaktadır. Ayrıca Allah’ın “Rab” isminin bir tecelisi olarak tüm canlıların
var oldukları andan itibaren ölümlerine kadar her halleriyle ilgili kurallar koyması ve insanları
vahiy göndermek suretiyle eğitip geliştirmesi ve mükemmel bir insan haline gelmeleri için
onları yetiştirmesidir. 15
Ahlak ve terbiye arasında yakın bir ilişki vardır. Bir insanın güzel ahlak sahibi olduğunu
belirtmek için bazen “ne kadar terbiyeli” insan gibi ifadeler kullanılır.
Bazı ahlak düşünürleri, ahlakın kişinin doğuştan elde ettiği, sonradan kazanılmayan bir
kuvvet olmasından dolayı eğitim veya terbiye yoluyla ahlaki anlamda bir gelişme veya değiş-
menin olamayacağını ifade etmişlerdir. Bu düşünceyi kabul edenlere göre ahlak bir insanda
doğuştan vardır ve ahlak değişmez.
16
Ahlakın eğitim ile değişmesinin imkânsız olduğu düşünüldüğü takdirde Allah’ın (c.c.) emir
ve yasaklarının, peygamberler gönderilmesinin ve ahiret hayatının bir anlamı kalmaz. Kur’an- ı
Kerim ve hadislerde ahlakın terbiye yoluyla değişebileceğine işaret edilmiştir. İnsan, ailesinin
ve toplumun etkisiyle iyiye veya kötüye yönelebilir. Terbiye ile insanın ahlakı değişebilir.
13 Osman Pazarlı, İslam’da Ahlak, s. 39.
14 Dini Terimler Sözlüğü, s. 361.
15 Dini Terimler Sözlüğü, s. 361.
16 Hulusi Arslan,Ahlâkın Evrenselliği Açısından İslâm ve Modernizm, s. 41-60
13