Page 3 - AİHL Temel Dini Bigiler 4. Ünite
P. 3

AHLAKİ DAVRANIŞLAR





            adaleti  gerçekleştirme  sorumluluğunu  da  Müslü-             OKUMA PARÇASI
            manlara yüklemiştir. Bu durum ayette “Allah insan-
            lar  arasında  hüküm  verdiğiniz  zaman,  adaletle         Asr-ı saâdette,  Benî Mahzûm Ka-
            hükmetmenizi emreder...”  şeklinde ifade edilmiş-         bilesi’nden  hatırı  sayılır  bir  aileye
                                       4
            tir.                                                      mensup bir kadın hırsızlık yapmıştı.
                                                                      Kadının yakınları, kimi aracı gönde-
                Peygamber  Efendimiz,  her  konuda  olduğu  gibi      relim ki Resulullah (s.a.v.) onu af-
            hak ve adalet konusunda da bizim için örnektir. O,        fetsin, diye düşünmeye başladılar.
            peygamber  olmadan  önce  de  haksızlıklara  karşı        Sonunda  Peygamber  Efendimiz’in
            çıkmıştır. Bu nedenle amacı ticarî ve sosyal hayat-       çok  sevdiği  sahâbîlerden  biri  olan
            ta adâleti hâkim kılma gayesine hizmet etmek olan         Üsâme bin Zeyd’i (r.a.) göndermeye
            “Hilfü’l-Fudûl” adlı bir topluluğa üye olmuştur. Sev-     karar verdiler.  Üsâme  (r.a.),  Resu-
                                                                      lullah’a (s.a.v.) giderek kadının af-
            gili  Peygamberimiz  toplumda  adaleti  sağlamanın        fedilmesini talep etti. Bu talep kar-
            önemi hakkında “… İçindeki zayıfların, incitilmeden       şısında  Hz.  Peygamber’in  (s.a.v.)
            haklarını  alamadıkları  bir  cemiyet  iflâh  olmaz…”     mübârek  yüzünün  rengi  değişti.
                                                              5
            buyurmuştur.                                              Çok  sevdiği  Üsâme’ye  (r.a.)  sitem
                                                                      dolu  nazarlarla  bakarak:  “Allah’ın
                Müslüman hayatın her anında ve alanında âdil          koyduğu  cezâlardan  birinin  tatbik
            olmalıdır. Her şeyden önce aile fertlerine karşı hak-     edilmemesi  için  aracılık  mı  yapı-
            kaniyetli  davranmalı,  adaletten  ayrılmamalıdır.        yorsun?”  diye  sordu.  Üsâme  (r.a.),
            Çocukların, Cenâb-ı Allah’ın birer emaneti olduğu-        Allah Resulü’nün ne kadar üzüldü-
                                                                      ğünü  görünce  son  derece  pişman
            nu  unutmamalı  ve  cinsiyetleri  sebebiyle  çocuklar     oldu ve  derhal  özür  dileyerek:  “Ey
            arasında ayırım yapmamalıdır. Nitekim Peygamber           Allah’ın  Resulü!  Benim  bağışlan-
            Efendimiz,  çocuklara  âdil  davranmak  hususunda         mam için duâ et.” dedi. Sevgili Pey-
            ümmetini uyarmıştır. Kız ile erkek çocuğa -sırf cin-      gamberimiz, ayağa kalktı ve halka
            siyeti sebebiyle- farklı davranmamak ve birini diğe-      şöyle hitâb etti: “Sizden önceki mil-
            rine tercih etmemek gerektiğini ifade buyurmuştur.        letler, şu sebeple helâk olup gittiler:
                                                              6
                                                                      Aralarından  soylu,  makam-mevki
                Adaletin zıddı ise zulümdür. Adaletin olmadığı        sahibi biri hırsızlık yapınca onu bı-
            yerde haksızlık, zulüm, kargaşa ve çıkar çatışması        rakıverirler,  zayıf  ve  kimsesiz  biri
                                                                      hırsızlık yapınca da onu hemen ce-
            vardır. Bunlar da toplumdaki huzur ve barışı tehdit       zalandırırlardı. Allah’a yemin  ede-
            eden durumlardır. Zalimin en büyük zararı yine ken-       rim  ki,  Muhammed’in  kızı  Fatıma
            disinedir. Bunun içindir ki Kur’an-ı Kerim’de sık sık;    hırsızlık yapsaydı, elbette onun da
            “nefislerine  (kendilerine)  zulmedenler.”  ifadesi       elini keserdim.”
            zikredilir. Şahsi menfaatleri için hakkı ihlâl edenler,          Buhârî, Megâzî, 53; Enbiyâ, 54.
            ancak  kendi  kuyularını  kazmış  olurlar.  Sonunda  o
            girdapta boğulup giderler.


                                     Peygamber Efendimiz buyuruyor ki:
                      “Kıyamet gününde insanların Allah Teâlâ’ya en sevgili olanı ve O’na en yakın
                  yerde bulunanı adaletli idarecidir. Kıyamet gününde insanların Allah Teâlâ’ya en
                  sevimsiz olanı ve O’na en uzak mesafede bulunanı da zalim idarecidir.”

                                                                                      Nesâî, Zekât, 77.




            4.  Nisâ suresi, 58. ayet.
            5.  İbn Mâce, Sadakât, 17.
            6.  bk. Ebû Dâvûd, Edeb, 130.
                                                        97
   1   2   3   4   5   6   7   8