Page 17 - 10. Sınıf Peygamberimizin Hayatı 4. Ünite
P. 17
DÖRDÜNCÜ ÜNİTE
Ebu Cendel’i kendi yanlarına aldıktan sonra antlaşmayı imzalamak için ne kadar ısrar etseler
de müşrikler onun geri verilmesini istediler. Ebu Cendel (r.a.) kendisini müşriklere teslim et-
memeleri için âdeta yalvarıyordu. Allah Resulü ve sahabiler üzülmelerine rağmen kendilerine
sığınan Ebu Cendel’i (r.a.) antlaşmanın şartları gereği müşriklere iade etmek zorunda kaldılar.
Bu esnada Peygamberimiz “Ey Ebu Cendel! Sab ret. Biz ahdimizden dönemeyiz. Elbette Allah
63
sana ya kında bir yol gösterecektir.” şeklinde teselli edici sözleriyle ona nasihat etti.
Yine konuyla ilgili şu hâdise de Allah Resulü’nün ahde vefa konusunda ne kadar dik-
kat ettiğini göstermektedir. Sahabiden Huzeyfe b. el-Yemân (r.a.) ve bir arkadaşı Mekke’den
gelirken müşrikler tarafından yakalanmıştı. Mekkeliler onların Resulullah’a gitmemesi için ıs-
rar ediyorlar, fakat on lar da bunu kabul etmiyorlardı. Sonunda, Bedir Savaşı’na Müslümanlar
safında katıl mamaları şartıyla serbest bırakıldılar. Resulullah’a gelerek tüm olanları anlattılar.
Bu on lar için ciddi bir doğruluk sınavıydı. Zira Müslümanlar sayıca çok azdı ve müşriklere kar-
şı savaşacak insana ihtiyaç vardı. İ�ki kişinin dahi onlara katılması önemli bir katkı sağlayacaktı.
Bu durumda Resulullah onlara şöyle dedi: “Siz geriye dönün, her halükâr da sözümüze riayet
edeceğiz. Bizim, yalnız ve yalnız Allah’ın yardımına ihtiyacımız var.” 64
Yazalım
Ahde vefa, kime ya da kimlere nasıl gösterilir? Düşüncelerinizi yazarak ifade ediniz.
(Allah’a, anne babaya, arkadaşa, yaşlılara, hastalara vb. )
65
Peygamberimizin Kur’an-ı Kerim’in ifadesiyle “en güzel bir örnek” olan hayatında
ahde vefa ve doğruluk bütün ahlaki değerlerin temeli olarak gösterilmiştir. Güzel ahlakın ye-
şereceği en verimli zemin de ahde vefadır. Toplumda emniyet ve güven ancak doğruluk ve
ahde vefa ile hayat bulabilir. Bu sebeple her Müslüman söz verdiğinde sözünde durmalı ve
borçlandığı zaman vaktinde borcunu ödemelidir. Kendisine emanet olarak verilen kamu mal-
larına ve ortak kullanım alanlarına kendine verilmiş bir emanet gibi sahip çıkmalıdır. Verilen
bu emanete ihanet etmemeli ve ahde vefa göstermelidir.
63 İ�bn Hişam, Siret, C 3, s. 437- 438.
64 Afzalur Rahman, Siret Ansiklopedisi, C 1, s. 78. 109
65 bk. Ahzab suresi, 21. ayet.

