Page 10 - 11. Sınıf Peygamberimizin Hayatı 1. Ünite
P. 10
Resulullah (s.a.v.) ile sahabilerden Bera (r.a.), bir gün bir cenaze törenine katıldılar. Peygam-
berimiz kabrin kenarına oturup ağladı, öyle ki gözyaşlarıyla toprak ıslandı. Sonra da yanın-
dakilere “Kardeşlerim! İşte asıl böylesine mühim bir yer için hazırlık yapın!” diyerek orada
29
bulunanlara yerinde ve zamanında bir tembihte bulunmuş oldu.
Bir Hadis
Cündeb b. Abdullah şöyle anlatır: “Biz Nebi’nin (s.a.v.) yanında bulunan ergenlik
çağında bir grup gençtik. Kur’an’ı öğrenmeden önce imanı öğrendik, daha sonra
Kur’an’ı öğrendik ve onun sayesinde imanımız arttı.”
(İbn Mâce, Mukaddime, 9.)
Nebi (s.a.v.), bir savaş sonrasında ayrıldığı çocuğuna duyduğu özlemden dolayı rastladığı
her çocuğu kucaklayan, göğsüne bastırıp emziren bir kadın gördü. Çevresindekilere onu
işaret ederek:
− Bu kadının çocuğunu ateşe atacağına ihtimal verir misiniz? diye sordu.
− Asla atmaz, dediler. Bunun üzerine Peygamberimiz (s.a.v.):
− İşte Allah Teâlâ kullarına, bu kadının yavrusuna olan şefkatinden daha merhametlidir.
30
diyerek Allah’ın (c.c.) kullarına olan merhametini hatırlatmıştı. Böylece Allah’tan ümit kes-
meyip azimle çalışmaya teşvik etmişti.
Tedriciliğe Riayet Etmesi
Tedricilik, bir kimseyi bir şeye aşamalı olarak
yaklaştırmak demektir. İslami hükümlerin tama-
mı bir seferde değil, kademeli olarak zamana ya-
yılmış bir şekilde gelmiştir. Allah Resulü (s.a.v.),
Mekke’de öncelikle şirkle mücadele etmiş insanla-
rı tevhide ve imana çağırmış; Medine’de ise artık
kalplere yerleşmiş olan İslami esasların uygula-
masına geçmiştir.
İnsan, yapısı itibariyle bir şeye yavaş yavaş alışır,
daha sonra onu benimseyip kabullenir. Her basa-
Görsel 1.5 mak bir sonraki adımı hazırlar. Böylece kişi sorumlu kılınacağı emir ve
Peygamberimiz (s.a.v.), yasaklara tedricen hazırlanmış olur. Tebliğ faaliyetlerinde bu hususa
İslam’ın esaslarını dikkat edilmiş ve insanlar İslam’a davet edilirken dinin kuralları onlara
kademeli olarak kademeli olarak anlatılmıştır.
bildirmiştir.
İnsan fıtratındaki bu özelliği bilen Peygamberimiz (s.a.v.), Muaz b. Cebel’i
Yemen’e gönderirken ona şu tavsiyede bulunmuştu: “Muhakkak ki sen ehl-i kitap olan bir
topluma gidiyorsun. Onları önce Allah’tan başka ilah olmadığına ve benim Allah’ın Resulü
olduğuma şehadet etmeye davet et. Şayet buna itaat ederlerse Allah’ın kendilerine bir gün-
düz ve gecede beş vakit namazı farz kıldığını bildir. Bunu kabul edip itaat ederlerse zen-
ginlerinden alınıp fakirlerine verilmek üzere kendilerine zekâtın farz kılındığını haber ver.” 31
29 İbn Mâce, Zühd, 19.
30 Buhârî, Edeb, 18; Müslim, Tevbe, 22.
31 Buhârî, Zekât, 1.
22