Page 4 - İslam Ahlâkı 5. Ünite
P. 4

ALLAH’A VE PEYGAMBERİMİZE KARŞI VAZİFELER                            5. ÜNİTE


                   Mülk Allah’ındır (c.c.). Bizleri yaratan o olduğu için biz de onun mülküyüz. Her şeyimiz
               ona aittir. O hâlde kul olarak biz, her an Allah’a (c.c.) muhtacız. Ona kulluktan başka bir
               sermayemiz de bulunmamaktadır. Çünkü Allah Teala bizi, kendisine kulluk etmemiz için
               yarattığını bildirmektedir.  Allah’ın (c.c.) kulu olduğunu bilen, hayatını ona göre şekillen-
                                        327
               dirir. “Ey insanlar, sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabb’inize ibadet ediniz ki, takvaya
               eresiniz.”  ayetine göre yaşar. Helal olan şeylere ilgi duyar, haramlardan kaçınır. Namazını
                         328
               Allah’ın (c.c.) emrettiği şekilde dosdoğru kılar, orucunu tutar, zekâtı varsa verir. Zengin ise
               bir an önce hac vazifesini yerine getirir.

                   Allah’a (c.c.) kul olmak insanı, makam, mevki, zenginlik ve şöhret gibi başka şeylere
               kul olmaktan kurtarır. Bunun için yüce Allah, insanı sadece kendisine kul olmaya çağırarak:
                                                       329
               “Ey insanlar, Rabb’inize kulluk edin...”  buyurmaktadır. “Sana ölüm gelinceye kadar
               Rabb’ine ibadet et.”  ayetine göre bu kulluk son nefese kadar devam etmelidir. Gerçek
                                    330
               hürriyet, Allah’a (c.c.) kullukla mümkündür. İnsan kul olduğu için Allah’a (c.c.) kul olmaz ise
               nefsine, şehvetine, şeytana ve diğer şeylere kul olmaya mahkûmdur. Allah Teala kendisine
               kul olanları övmüş ve şeytana “Şüphesiz kullarım üzerinde senin bir hâkimiyetin yok-
               tur.”  buyurmuştur.
                    331
                   Bütün peygamberler insanları Allah’a (c.c.) kulluğa davet etmiştir. “Andolsun biz, her üm-
               mete, “Allah’a kulluk edin, tağuttan kaçının” diye peygamber gönderdik…”  Tağut, Al-
                                                                                           332
               lah’tan (c.c.) başka tapınılan ve hak yoldan saptıran her varlık, put, şeytan, kâhin ve sihirbaz gibi
               varlıklardır. Buna göre Allah’a (c.c.) kulluk eden hür insan, tağuta kulluk eden ise köle insandır.

                   Kelime-i şehadet getirirken; bütün ilahları reddediyor, sadece Allah’a (c.c.) iman ediyo-
               ruz. Resulullah’ın önce “abd” (kul), sonra “resul” olduğuna şehadet ediyoruz. Burada dikka-
               ti çeken şey Peygamber Efendimiz’in (s.a.v) önce kul olmasıdır.
               Bu da kulluk makamının en üstün makam olduğunu gösterir.          “Allah’ın yarattığı varlık-
               Nitekim, Cenâb-ı Hak, Resulullah’tan söz ederken de “Kuluna       lara aşırı sevgi besleyen
               vahyettiğini vahyetti.”  buyurmuştur. Bu konuda Peygamber         insanda, sıkıntılar orta-
                                      333
               Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Allah beni kul peygamber    ya çıkar. O manevi ra-
               olmakla sultan peygamber olmak arasında serbest bıraktı, ben kul   hatsızlıklar yaşar. Allah’a
               peygamber olmayı tercih ettim.” 334                               sevgi besleyen insanın
                                                                                 kalbinde ise feraset, hik-

               1.3.  Muhabbet                                                    met  ve marifet  doğar.
                                                                                 Bu yüzden hakikatte Al-
                   Muhabbet, kişinin hoşlandığı şeye karşı duyduğu sevgidir. Bu   lah sevgisinden başkası
               manada sevgiye en layık olan Allah’tır (c.c.). Allah “el-Vedûd” yani   uygun değildir.”
               çok seven ve çok sevilendir. O kullarını karşılıksız sever. Bu sevgi   Yusuf Hemedânî, Hayat
                                                                                               Nedir, s. 69.
               327  Mülk suresi, 3. ayet.
               328  Bakara suresi, 21. ayet.
               329  Bakara suresi, 21. ayet.
               330  Hicr suresi, 99. ayet.
               331  Hicr suresi, 42. ayet.
               332  Nahl suresi, 36. ayet.
               333  Necm suresi, 10. ayet.
               334  Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 291.
                                                         119
   1   2   3   4   5   6   7   8   9