Page 8 - İslam Kültür ve Medeniyeti 7. Ünite
P. 8
VII. ÜNİTE
İSLAM KÜLTÜR VE MEDENİYETİNİN BUGÜNÜ VE GELECEĞİ
2. İSLAM KÜLTÜR VE MEDENİYETİ’NİN DİĞER MEDENİYETLERE ETKİSİ
İslam başta Avrupa ve Afrika olmak üzere dünyada de-
rin izler bırakmış, bu bölgelerde kendinden önce var olan
medeniyetleri etkilemiştir. İlk çağda etkin olan Yunan me-
deniyeti ve bu medeniyete mirasçı olan Roma medeniyeti
beşinci asırda başlayan Kavimler Göçü ile yıkılınca bir me-
deniyet boşluğu meydana gelmişti. Bu dönemin ardından,
medeniyetin yönü Doğu’ya dönmüş, dünyaya İslam Mede-
niyeti yön vermeye başlamıştır.
İslam bünyesinde bulunan unsurlar için ayrım yapma-
yan, erdemli toplum oluşturan bir tevhid medeniyetidir.
İslam, insanların inanç ve kültürlerini birbiriyle çatıştırmaz,
birbirine yaklaştırır. Müslümanlar, yönettiği halkı yerli ve
yabancı diye ayırıma tabi tutmaz. Aynı kültürün ve topra-
ğın bir parçası olarak çeşitlilikleri ve farklılıkları kazanım ve İslam Medeniyetinin hâkim olduğu topraklarda farklı
inanç mensupları bir arada yaşamıştır.
zenginlik olarak kabul eder.
Müslümanlar, fethettikleri coğrafyalarda yaşayan insanların din ve inançlarına müdahale et-
memiştir. İbadetlerini yapabilmeleri için gerekli ortamı sağlamış ve güvence altına almıştır. İslami-
yet’in farklı inanç ve kültürleri bir arada yaşatabilme anlayışı, dünya tarihinde eşi görülmemiş bir
uygulamadır. Hz. Peygamber’in (s.a.v.) Hayber fethinde Tevrat nüshalarını Yahudilere iade etmesi,
İstanbul’un fethi sonrası Fatih Sultan Mehmed’in Patrikhane’ye dokunmaması, Yahudi, Hristiyan
ve diğer inanç mensuplarına sağladığı ibadet özgürlüğü, Darülaceze’de cami-havra ve kilisenin bir
arada bulunması bunun en güzel örneklerindendir. Bu yaklaşım, İslam Medeniyetinde öteki algısı-
nın bulunmadığını göstermektedir.
FARK EDELİM
Vedâ Hutbesi’nden
(9 Zilhicce l0 / 8 Mart 632 Cuma)
“Ey insanlar! Bu günleriniz nasıl mukaddes bir gün ise bu aylarınız nasıl mukaddes bir ay ise bu şehriniz
(Mekke) nasıl mübarek bir şehir ise canlarınız, mallarınız, namuslarınız da öyle mukaddestir, her türlü te-
câvüzden korunmuştur.(...) Ey insanlar! Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Âdem’in çocuklarısınız,
Âdem ise topraktandır. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi;
kırmızı tenlinin siyah üzerine, siyahın da kırmızı tenli üzerinde bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak tak-
vada, Allah’tan (c.c.) korkmaktadır. Allah (c.c.) yanında en kıymetli olanınız, O’ndan en çok korkanınızdır.”
(www.diyanet.gov.tr.)
İslam Medeniyeti diğer medeniyetlere karşı açık tavırlı olmuş-
tur. Kendisi dışındaki medeniyetleri yok saymamış, birbiriyle ilişki
kurmasına katkı sağlamıştır. Doğu Türkistan’dan, Balkanlara ve Ku-
zey Afrika’ya kadar uzanan bir coğrafyada İslam yönetimi altında
Budist, Hindu, Zerdüşt, Ortodoks, Ermeni, Kıpti, Katolik ve Yahudi
inanç ve etnik yapılarına mensup olanlar huzur ve barış içinde ya-
şamıştır.
İslam Kültür ve Medeniyeti çok kültürlü
bakış açısına sahiptir. (Temsilî)
131