Page 39 - Tefsir Okumaları 2. Ünite
P. 39
2. ÜNİTE
4. İşte o gün yer, üstünde olan biten bütün haberlerini anlatır.
5. Çünkü Rabbin ona böyle yapmasını emretmiştir.
Allah (c.c.) yere, mâhiyetini tam bilemeyeceğimiz bir konuşma ve anlatma istidâdı verir. O
da üzerinde olup bitenleri ve kimin ne yaptığını açık açık söyler.
Şu hadis-i şerif bu hakikati dile getirir:
Resulullah (s.a.v.) bir gün “İşte o gün yer, üstünde olan biten bütün haberlerini anla-
tır” 65 ayetini okudu. Peşinden:
“ Yerin haberleri nedir, bilir misiniz?” diye sordu. Sahabe-i kiram (r.a.):
“ Allah ve Resulü bilir” dediler. Bunun üzerine Efendimiz (s.a.v.):
“Yerin haberleri, üzerindeki her bir adamın ve her bir kadının neler yapmış olduğuna yeryü-
zünün şâhitlik etmesidir. “Bu, falan günü şöyle şöyle yaptı.” der; işte bu onun haberidir” buyurdu. 66
Demek ki o gün herkesin neler yaptığı açık açık ortaya konur. Orada hiçbir şey gizli saklı
kalmaz. O hâlde insanlar bu gerçeği şimdiden bilsinler. O gün arzın kendileri hakkında iyi şeyler
söyleyeceği bir hayat yaşamaya çalışsınlar. Çünkü yer, üstünde ne yapılırsa onu söyleyecek,
gerçeğe aykırı hiçbir beyanda bulunmayacaktır.
6. O gün insanlar, yaptıkları işlerin kendilerine gösterilmesi için kabirlerinden çıkıp
hesap yerine bölük bölük gelirler.
Ayette geçen sudûr kelimesi vurûd kelimesinin zıddıdır. “Vârid” gelen, “sâdır” dönen de-
mektir. Eştâten, ayrı ayrı, grup grup, bölük bölük demektir.
ARAŞTIRALIM
İnsanların gruplar hâlinde mahşere gelmesini;
“Kıyâmet gününde her insan topluluğunu önderleriyle birlikte çağıracağız.” (İsrâ suresi, 71.
ayet) ayeti gereğince, farklı inanç ve din sahibi gruplar hâlinde ve kendi önderleri arkasında;
Ya da “Yemin olsun ki sizi ilk defa nasıl yaratmışsak, aynen öyle mal, evlat, makam gibi
dünyevi hiçbir şeye sahip olmaksızın bize geldiniz.” (Kehf suresi, 48. ayet) buyrulduğu üzere her
fert ilk yaratılışı gibi tek başına olarak gelmesi bağlamında araştırınız.
Kıyâmet günü insanlar, dünyanın çeşitli yerlerinde bulunan kabirlerinden kalkarak bölük-
ler hâlinde hesap yerine gelirler. Çünkü insanlar o gün, inanç ve amellerine göre çeşitli gruplara
ayrılır. Her grup, dünyadaki amellerine göre iyi veya kötü şartlar altında, güzel veya çirkin bir
görünüşte olur. İnsan, dirilip mahşere koşarken aynı zamanda iyiler arasında mı yoksa kötüler
arasında mı olduğunu da fark eder. Çünkü, kimi yüz aklığıyla kimi yüz karasıyla, kimi selâmet kimi
65 Zilzâl suresi, 4. ayet.
66 Tirmizî, Tefsir 99.
89