Page 3 - Tefsir Okumaları 2. Ünite
P. 3
2. ÜNİTE
Rahmân, Rahîm Allah’ın ismiyle…
1. Yemin olsun güneşin yükselip en parlak hâlini aldığı kuşluk vaktine,
2. Karanlığı koyulaşıp sükûnete erdiği zaman geceye ki:
3. Resulüm! Rabbin seni ne terk etti ne de sana darıldı.
Duhâ; kuşluk vakti demektir ki güneşin parlayıp yükselmeğe başladığı, gündüzün gençliği
1
zamanıdır. Bu kelimeyle gündüz vaktinin tamamının kastedilmesi de mümkündür. Çünkü ayette
2
bu kelime “gece”nin karşılığında kullanılmıştır. Bir başka yoruma göre duhâ kelimesi,kuşluk va-
kitleri içinde seçkin bir kuşluk vaktidir ki Hz. Muhammed’in (s.a.v.) “alemlere rahmet olarak” her
3
tarafa elçilik/peygamberlik göreviyle ışıklar saçmaya başladığı zamana işarettir. 4
Rivayete göre risâletin ilk zamanlarında
Resulullah’a (s.a.v.) vahyin gelmesi kısa bir müd- NOT EDELİM
det kesilmişti. Efendimiz (s.a.v.) buna çok üzüldü. Surelerin başında yer alan yeminler;
Bunun kendisinden kaynaklanan bir kusur sebe- • Söylenecek sözün çok önemli oldu-
biyle olmasından korku ve endişe duyuyordu. ğunu haber verirler.
Müşriklerin de onun Rabbi tarafından terk edildiği
• Üzerine yemin edilen varlıkların
yönünde ithamları oluyordu. 5 önemini ve değerini ifade ederler.
Duhâ suresi, işte böyle bir ortamda, Efen- • Yeminlerden sonra cevap niteliğin-
dimiz’in (s.a.v.) hüznünü gidermek ve onu teselli de zikredilen hususun ehemmiye-
tine dikkat çekerler.
etmek üzere nazil olmuştur. Güneşin aydınlığının
her tarafı kuşattığı kuşluk vaktine ve iyice sükûn
bulduğu geceye yemin edilerek, Cenâb-ı Hakk’ın onu asla terk etmediğini ve ona darılmadığını
müjdelemiştir.
4. Elbette işin sonu senin için öncesinden daha hayırlı olacaktır.
Bunu açmak gerekirse, hayatının başlangıcına göre peygamberlik dönemi; vahyin baş-
langıcına nazaran bir müddet kesilmesi; kesilmesine nazaran tekrar başlaması; bu sure indikten
sonra karşılaşacağı her hâlin, her işin başına göre sonu; içinde bulunduğu saat, gün, hafta, ay ve
yıla göre gelecek saat, gün, hafta, ay ve yıl daha hayırlı olacaktır.
Neticede ahiret de onun için dünyaya göre hayırlı olacaktır. Bu müjde, Resul-i Ekrem (s.a.v.)
her an, her nefes Yüce Rabbin’e (c.c.) doğru kesintisiz ve düşüşü olmayan bir yükseliş hâlinde
olduğunu haber verir. Bu müjdenin, Mekke’nin ilk yıllarında Peygamberimiz’in (s.a.v.), yanındaki
bir avuç Müslümanla, görünüşte muzaffer olmasına küçük bir ihtimal bile yokken verilmiş olması
daha büyük bir mana ifade eder.
1 Elmalılı, Hak Dini, C 9, s. 268.
2 Razi, Mefâtihu’l-Gayb, C 23, s. 201.
3 bk. Enbiyâ suresi, 107. ayet.
4 Elmalılı, Hak Dini, C 9, s. 268.
5 bk. Buhârî, Tefsir 93; Müslim, Cihad 114-115
53