Page 2 - Fıkıh 5. Ünite
P. 2

FIKIH



                                                  1. Sosyal Hayat

                                                 İnsan çevresiyle bağlantılı ve toplum içinde yaşayan bir
                                              varlıktır. Sosyal hayatta birçok konu fıkıhla doğrudan ilgili-
                                              dir. Selamlaşma, tesettür, müzik, günlük hayat, aile ve ti-
                                              cari hayatla ilgili helal ve haramlar bu konu başlığı altında
                                              incelenmiştir. Bu yüzden fıkıhta muamelat (sosyal hayat)
                                              en geniş konu olarak karşımıza çıkar.
                                                 1.1. Aile Hayatı ve Hükümleri

                                                 İçinde doğup büyüdüğümüz, hayata katıldığımız, toplu-
                                              mun en küçük yapı taşı ailedir. Aile ne kadar sağlam olur-
                                              sa toplum da o kadar güçlü ve sağlam olur. İslam dini bu-
                                              nun için aile hayatının kurulmasına ve sağlıklı yürümesine
                                              önem vermiş, bunu sağlamak için de bazı kurallar koymuş-
                                              tur.
              Aile toplumun temel taşıdır.
                                                 Evliliğin Sorumlulukları

                                                 Evliliğin erkek için mali olarak mehir ve nafakadan olu-
                                              şan iki sonucu vardır.
                “Hiçbir baba çocuğuna güzel
              terbiyeden daha değerli bir         Mehir; kocanın eşine verdiği veya taahhüt ettiği para
              miras bırakmamıştır.”           yahut maldır. Mehir, nikâh akdi sırasında konuşulmasa bile
                            (Tirmizî, Birr, 33)  kadın evlilikle mehire hak kazanır.
                                                 İslam hukuku mal ayrılığını esas kabul etmiştir. Bu yüz-
                                              den ailede herkesin malı şahsidir. Mehir, kadının malıdır ve
                                              eşi razı olmadıkça kocasının onda bir tasarrufu söz konusu
                                              değildir. Rızası olmadan kimse onu alamaz.





                İslam, ilke olarak evliliğin mutluluk ve kalıcılık esası üzerine kurulmasını istemiştir. Bunu sağlamak için
                   bazı tedbirler ve gelenekler ortaya çıkmıştır;
                •  Evlenecek olanların uygun bir ortamda birbirlerini görmeleri,
                •  Evlenecek kişilerin birbirine denk olması,
                •  İlke olarak birbirlerini beğenmiş olanların mutlu ve kalıcı bir evlilik yapıp yapamayacaklarını anlamak için
                   bir evlilik vaadi sayılan kısa bir nişanlılık sürecini değerlendirmeleri, şayet olumlu kanaat oluşursa nikâhla-
                   nıp evlenmeleridir.
                İslam, evlilik hayatının da mutlu ve huzurlu sürebilmesi için bazı kaideler koymuştur;
                •  Ailede eşlerin birbirlerine karşı sevgi ve saygı içerisinde olması,
                •  Eşlerin birbirine güven, itaat ve şefkat ile yaklaşması,
                •  Kadın ve erkeğin ailenin mahremiyetini ve saygınlığını koruması,
                •  Çocukların anne-babasına karşı hürmetli olması, anne babanın da çocuklarını terbiye edip yetiştirmesi,
                •  Ailedeki fertlerin akrabalık bağlarını koruması gerekir.










                                                       154
   1   2   3   4   5   6   7