Page 18 - Temel Dini Bigiler İslam-2 Lise 4. Ünite
P. 18

4. ÜNİTE






            arasında sayılmaktadır. Peygamber Efendimiz
            de (s.a.v.) şu hadisinde cihatı amellerin en üs-
            tünleri arasında zikretmektedir: “Ebû Zer (r.a.)
            anlatıyor:  “Hz. Peygamber’e (s.a.v.) ‘Hangi
            amel daha faziletlidir?’ diye sordum.‘Allah’a
            inanmak ve O’nun yolunda cihat etmek.’ bu-
            yurdu.”   Hz. Peygamber (s.a.v.) cihata o
                    31
            kadar önem vermiştir ki cihattan kaçınmayı
            mümin olmakla bağdaştırmamış ve  “Allah
            yolunda savaşmadan yahut da bunu (en azın-
            dan) gönlünden geçirmeden ölen kimse bir
            çeşit münafıklık üzere ölür.”  buyurarak mü-
                                       32
            minleri cihata teşvik etmiştir. Bir diğer hadi-
            sinde ise Peygamber Efendimiz (s.a.v.) cihatla
            ilgili olarak şöyle buyurmuştur: “Ey insanlar!
            Düşmanla karşılaşmayı temenni etmeyin, Al-
            lah’tan âfiyet (esenlik ve barış) dileyin. Fakat   Görsel 4. 14.   Vatan, bu topraklar için cihat eden ve bu
            düşmanla karşılaşınca da sabredin ve bilin ki   uğurda canını verenlere minnettardır.  (15 Temmuz darbe
            cennet kılıçların gölgesi altındadır.”        girişiminde vatan hainlerine karşı savaşırken şehid olan
                                              33
                                                          Ömer Halisdemir)
                Cihatla birlikte değerlendirilmesi gereken davet, tebliğ, emr-i bil maruf ve nehy-i anil münker
            gibi kavramlar da vardır. Bu kavramların geçtiği ayet ve hadislerde Müslümanlara yüklenen vazife-
            ler de dinimizde cihat ibadeti gibi birer ibadet kabul edilmiş ve cihat kapsamında değerlendirilmiştir.

                Tebliğ; sözlükte ulaştırmak, duyurmak, açıklamak anlamlarına gelir. Terim olarak ise pey-
            gamberlerin Allah’ın (c.c.) kendilerine indirmiş olduğu vahyi insanlara eksiksiz olarak bildirme-
            sidir. Açıklanması gereken dinî bir hükmü, yerine göre örnekler vererek, yerine göre nasihat
            ederek sözlü ve yazılı bir biçimde eksiksiz olarak anlatmak, etkileyici bir dille insanlara duyur-
            mak da tebliğ kapsamındadır.


                Bütün peygamberler gönderildikleri toplumlara Allah’ın (c.c.) dinini tebliğ etmişler, onları
            bir yandan iyiliklere teşvik ederken bir yandan da kötülüklere karşı uyarmışlardır.  Peygam-
                                                                                            34
            berler aynı zamanda beşîr (müjdeleyici) ve nezîr (uyarıcı) olarak görevlendirilmişlerdir.  Tebliğ,
                                                                                               35
            peygamberlerin ve onların yolunu devam ettiren Müslümanların öncelikli vazifesi olmuştur.

                Davet; sözlükte çağırmak, seslenmek, adlandırmak, dua etmek, ziyafete çağırmak gibi an-
            lamlara gelir. İslam dinini yaymak ve Müslümanları dinî görevlerini yerine getirmeye çağırmak
            anlamına gelen bir terimdir. Özellikle İslam’a ve İslam esaslarının uygulanmasına çağrı anla-
            mında çoğunlukla tebliğ kelimesiyle birlikte kullanılır.

            31  Buhârî, Itk, 2.
            32  Müslim, İmâre. 158.
            33  Buhârî, Cihat, 112, 156; Müslim, Cihat, 19-20.
            34  bk. Nahl suresi, 36. ayet; A’râf suresi, 62 ve 68. ayetler; Ahzâb suresi, 39. ayet.
            35  bk. Bakara suresi, 119. ayet; Ahzâb suresi, 45. ayet.
                                                       111
   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23