Page 18 - 5. Sınıf Peygamberimizin Hayatı 3. Ünite
P. 18

PEYGAMBERİMİZ VE ÇOCUKLAR



          (c.c) himayesindedir ve bizlere O’nun birer emanetidir. Yetimlere gerekli ilgi, sevgi ve şefkati
          göstermek, onları korumaya alarak yetiştirmek ve topluma yararlı insan olmaları için çalışmak
          en yakınları başta olmak üzere bütün Müslümanların ahlaki ve hukuki görevidir.

             Sevgili Peygamberimiz (s.a.v) de yetim olarak dünyaya geldi. Çünkü o doğmadan önce ba-
          bası ölmüştü. Altı yaşına geldiğinde ise annesi vefat etti. Yetim olan biricik Peygamberimiz
          (s.a.v) öksüz kaldı. Bu nedenle yetim ve öksüzlüğün ne olduğunu çok iyi biliyordu. Dolayısıyla
          Peygamberimizin (s.a.v) yanında fakir, yalnız, kimsesiz ve yetim çocukların yeri bir başkaydı.
          Her birini, kendi çocuğu gibi sahiplenip bağrına basardı. Bunlar, akrabalarının ve yakın arka-
          daşlarının çocukları olduğu gibi başka çocuklar da olurdu.

             İşte bu çocukların hatıralarında sevgili Peygamberimizin (s.a.v) nasıl özel bir yeri olduğunu
          örneklerle görelim:





















                               Resim-32: Yetimlere sahip çıkmak, bütün Müslümanların görevidir.


             Yetim Habîbe

             Habîbe, Habeşistan’da dünyaya gelmişti. Orada babası ölünce çocukluğunu sevgili annesi
          ile beraber geçirmişti. On bir yaşındayken Medine’ye gelerek buraya yerleştiler. Bütün yetim-
          leri gözeten Peygamberimiz (s.a.v), Habîbe’ye de sahip çıktı.
             Resulullah’ın (s.a.v) yanına ilk kez götürüldüğünde, Habîbe ne diyeceğini ve nasıl hareket
          edeceğini bilemez bir hâldeydi. Sevgili annesinden öğrendiği kadarıyla çok sevdiği ve yıllardır
          özlemini çekerek hayalini kurduğu Allah Resulü’nün yanındaydı işte!

             — Hoş geldin ey Habîbe! İyi misin sevgili kızım?
             Peygamberimiz (s.a.v), yıllar önce yetim kalmış Habîbe’ye “sevgili kızım” demişti. Habîbe bu
          iki kelimeyle o kadar mutlu olmuştu ki bunu hiçbir şey ifade edemezdi.

             — Bize bir emanetin yok mu ey Habîbe?  30
             — Evet, var ey Allah’ın Resulü! Habeş diyarında Necaşî’nin cariyelerinden biri bizim hizme-
          timize verilmişti. Bir süre sonra İslam ile şereflenen hizmetçi kız aynen şöyle söyledi: “Allah’ın
          Resulü’ne benden selam götürün. Ben aciz, zavallı ve kimsesiz bir cariyeyim! Benim gibi birinin

          30   Taberî, Târihu’l-Ümem ve’l-Mülûk, C 3, s. 90-91.



                                                       70
   13   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23