Page 11 - 12. Sınıf Peygamberimizin Hayatı 2. Ünite
P. 11

44             Peygamberimiz ve Sahabe                                                                                     Peygamberimiz ve Sahabe                   45



                   Cenab-ı Allah bütün peygamberleri tebliğ için gönderdiği gibi Hz. Peygamber’i (s.a.v.) de teb-
               liğ ile görevlendirmiştir. Kur’an-ı Kerim’de Sebe’ suresi 34. ayette bu konu şöyle dile getirilmiştir.
               Biz hangi memlekete bir uyarıcı göndermişsek oranın şımarık zenginleri, “Biz, sizinle gönderi-
               leni inkar ediyoruz” demişlerdir.
                   Peygamberimizin (s.a.v.) sahabeden seçerek gönderdiği davetçilere nakip  veya naip  de-
                                                                                     20
                                                                                               21
               nirdi. Bu davetçilerin Kur’an-ı Kerim’i ve sünneti iyi bilen muttaki, zahit, abid ve salih kimselerden
               seçildiği de dikkat çekmektedir. Hz. Peygamber’in (s.a.v.) vefatından sonra raşit halifeler (dört
               halife) döneminde de tebliğ ve irşat faaliyetleri durmamıştır. Müslüman tüccarlar gittikleri ticari
               merkezlerde İslamiyet’i tebliğ ve insanları İslam’a davet etmişlerdir. Fetihler dolayısıyla da Suri-
               ye’den Mısır’a, İran’dan Tunus’a, Anadolu’dan Orta Asya’ya ve Uzak Doğu’ya kadar İslam daveti,
               tebliği ve irşadı devam etmiştir.




                                ٌ ْ        ً ُ َ ْ ُ ّ َ ْ    ٌ  َ ّ َ ْ ُ  َ َٓ ْ َ َ
                                  َ َ َ
                             ...  ۚةحرو ىدهو مكبر نِم ةنيب مكءاج دقف...
                                                                ِ
                                                      ِ
                     “ ...İşte size Rabbinizden apaçık bir delil, bir hidayet ve rahmet geldi... ”

                                                                                                                      (En’âm suresi, 157. ayet.)



                Kur’an-ı Kerim’in Sahabeye Rehberliği

                   Kur’an-ı Kerim insanlığın elinde bulunan en sağlam ilâhi kitaptır. Çünkü Kur’an-ı Kerim hem
               okunarak, hem de yazılarak korunmuş ve günümüze kadar ulaşmıştır. Bu konuda Allah’ın (c.c.) ke-
               lamı Kur’an-ı Kerim, kendisini önce hidayet rehberi ve rahmet kaynağı olarak tanımlamıştır. “Bu,
               kendisinde şüphe olmayan kitaptır. Allah'a karşı gelmekten sakınanlar için yol göstericidir.”
                                                                                                 22
                   Hz. Peygamber (s.a.v.) Kur’an-ı Kerim’i şöyle tanıtır: “ Kur’an, öyle bir kitaptır ki: Ortaya çı-
               kacak her türlü fitneye karşı insanı selamette kılar. Önceki insanların haberlerini, sonrakilerin
               durumlarını, insanlar arasında varılacak hükmü ihtiva eder. Hak ile batılı ayırt eder… Onunla dil-
               ler yanılmaz. Âlimler kendisine doymaz. Çok tekrardan dolayı tazeliğini asla kaybetmez (okuyan
               usanmaz). Üstünlüğü ve mucize oluşu katiyen nihayete ermez… Onunla hüküm verenler isabet
               etmiş, adil davranmıştır. Onu tatbik eden ecir görür. Onu çağıran dosdoğru yola hidayet olun-
               muştur.” 23
                    Ashabı üstün yapan özelliklerin başında Kur’an-ı Kerim’e ve Hz. Peygamber’e (s.a.v.) canları
               pahasına sahip çıkma çabaları gelir. Onlar, Kur’an-ı Kerim’i anlamak için ihtiyaç duydukları bilgiyi;
               “Ayet kimle ilgili indi?”, “Ne sebeple indi?” sorularının cevaplarında aramaktaydılar. Ayrıca Pey-
               gamberimizden (s.a.v.) ayetin hükmünü öğrenmekteydiler.
               Sahabe ve Kur’an-ı Kerim’in Yazılması

                   Kur’an-ı Kerim bizzat Peygamberimiz (s.a.v.) tarafından vahiy kâtiplerine; kağıt, bez, deri par-
               çaları, taş, tuğla, kürek kemikleri üzerine yazdırılmıştır. Vahiy kâtiplerinin tamamı sahabedendir.




               20. bk. Gülgün Uyar, "Nakip", DİA, C 32, s. 321, 322.
               21. Dinî Kavramlar Sözlüğü, s. 513.
               22. Bakara suresi, 2. ayet.
               23. Dârimi, Fedailü’l-Kur’an, 1.
   6   7   8   9   10   11   12   13   14   15   16