Page 36 - Kur'an-ı Kerim 7. Sınıf 2.Bölüm
P. 36
7. Sınıf Kur’an-ı Kerim’i Tanıyalım 1. Ünite
Böylece imanın, Allah’ın rızasına uygun amellerle tamamlanması gerektiğine işaret edilir.
91
Çünkü iman, bütün ibadetlerin temelidir. İbadetler, ancak iman ile değer kazanır. İbadetlerimizi
severek yapmak, güzel ahlaklı olmak, yaptığımız her işte Allah’ın hoşnutluğunu gözetmek gibi
davranışlar, imanımızın en güzel meyveleridir. Aynı zamanda bu davranışlar, imanımızın kuvvet-
lenmesini de sağlayacaktır. 92
Bir kimse Allah’ın varlığını, birliğini ve Hz. Muhammed’in (s.a.v.) peygamberliğini inkâr
ederse “kâfir” olur. İmanın aslı kalbin kabul etmesi, Hz. Peygamber’in getirdiklerinin özgür irade
ile gönülden benimsenmesidir. Bu sebeple, bir kimse, diliyle inandığını söylediği hâlde kalbi ile
kabul edip benimsemez ise mümin değil, ikiyüzlü davranan bir “münafık” olur: “İnsanlardan,
inanmadıkları hâlde, Allah’a ve ahiret gününe inandık diyenler de vardır. Bunlar Allah’ı ve
müminleri aldatmaya çalışırlar. Oysa sadece kendilerini aldatırlar da farkında değillerdir.
Onların kalplerinde (münafıklıktan kaynaklanan) bir hastalık vardır…” 93
Nasıl ki imanın aslı, kalbin kabul etmesi ise inkârın da aslı kalbin inkârıdır. Sahâbilerden
Ammâr b. Yâsir, Kureyş müşriklerinin ağır baskılarına ve ölüm tehditlerine dayanamayarak, kal-
ben inanmakla beraber diliyle Müslüman olmadığını söylemek zorunda kalmıştır. Daha sonra
Ammâr’ın çok üzgün ve perişan hâlde Sevgili Peygamberimize gelip olayı anlatması üzerine,
Rasûlullah Efendimiz, ona aynı durum tekrar başına gelirse aynı şeyi yapabileceğini belirtmiş-
tir. Bu olay üzerine de Nahl suresinin 106. ayeti inmiştir: “Kalbi imanla dolu iken, küfre zorlanan
müstesna olmak üzere kim iman ettikten sonra Allah’ı inkâr eder ve küfre kalbini açarsa, Allah’ın
gazabı onların başınadır.” 94
Bilgi Kutusu
İmanın makbul olması için gerekli şartlardan bir kısmı şunlardır:
1. İmanın hür iradeye dayalı bir tercih olması, baskı, tehdit veya dünya hayatından ümit kesme
(ye’s) durumunda gerçekleşmemiş bulunması gerekir.
2. Mümin, iman esaslarından birini inkâr anlamına gelen tutum ve davranışlardan kaçınma-
lıdır. Örneğin Allah’a iman eden ve onun gönderdiği bütün peygamberleri tasdik edip de Hz.
Muhammed’in (s.a.v.) peygamberliğine inanmayan bir kimseye mümin denilemez.
3. Mümin Allah’ın rahmetinden ne ümitsiz ne de emin olmalıdır. Korku ile ümit arasında bu-
lunmalıdır.
(Diyanet İşleri Başkanlığı, İlmihal: İman ve İbadetler, C I, s. 74.)
91. Mustafa Sinanoğlu, “İman”, DİA, XXII, 212-213.
92. Komisyon, Benim Güzel Dinim, III, 50.
93. Bakara suresi, 8-10. ayetler.
94. İbnü’l-Esir, Üsdü’l-Ğabe, IV, 130, Kahire, 1970. 56