Page 3 - Kur'an-ı Kerim 11. Sınıf 2. Bölüm
P. 3

Kur’an-ı Kerim’i Tanıyalım                                                        1. Ünite






            görüyordu.  İsrailoğulları,  Mısır’daki  durumlarından  hiç  memnun
            değillerdi. Köle gibi çalışıyorlar ve her türlü zulme maruz kalıyorlardı.
            Bu nedenle, Kenan diyarına tekrar göç etmek için fırsat kolluyorlardı.
            Hz.  Musa’nın  doğmasına  yakın  bir  dönemde  Mısır’ı  yöneten
            Firavun, İsrailoğulları’na büyük zulümler yapmaya başladı. Mısır’da

            İsrailoğulları’nın  nüfuslarının  artmasına  engel  olmak  ve  onları
            köleleştirmek için dünyaya yeni gelen erkeklerinin öldürülmesini, kız
            çocuklarının ise sağ bırakılmasını emretmişti.

                                                                                              Musa aleyhisselam
                 Firavun’un Sarayında Yetişen Peygamber


                 Mısır’da Firavun’un adamları evleri geziyor, dünyaya gelen küçük çocukları kontrol ediyor ve
            erkek olanları hemen öldürüyorlardı. O sıralarda İsrailoğulları içerisinde bir erkek çocuk dünyaya
            geldi. Adı Musa idi. Küçük Musa’nın annesi yavrusunu alacaklar diye çok korkuyordu. Onu korumak

            için  canını  feda  etmeye  hazırdı.  Sonuçta Allah  (c.c.)  ona  yardım  etti.  Musa'ya  (a.s.)  Firavunun
            sarayında büyümeyi nasip etti.
                                          22
                                                    OKUYALIM


                       Kasas suresi, 4-14. ayetler; “Şüphe yok ki, Firavun yeryüzünde (ülkesinde) büyüklük tasla-
                mış ve insanları sınıflara ayırmıştı. Onlardan bir kesimi eziyor, oğullarını boğazlıyor, kadınlarını ise

                sağ bırakıyordu. Şüphesiz o bozgunculardandı. Biz ise, istiyorduk ki yeryüzünde ezilmekte olanlara
                lütufta bulunalım, onları önderler yapalım ve onları varisler kılalım. Yeryüzünde onları kudret sahibi
                kılalım ve onların eliyle Firavun’a, Hâmân’a ve ordularına, çekinegeldikleri şeyleri gösterelim. Mu-
                sa’nın annesine, 'Onu emzir, başına bir şey gelmesinden korktuğun zaman onu denize (Nil’e) bırak,
                korkma, üzülme. Çünkü biz onu sana döndüreceğiz ve onu peygamberlerden kılacağız.' diye ilham
                ettik. Nihayet Firavun ailesi kendilerine düşman ve üzüntü kaynağı olacak olan o çocuğu bulup aldı.

                Şüphesiz Firavun, (veziri) Hâmân ve onların askerleri hata yapıyorlardı. Firavun’un karısı şöyle dedi:
                'Bana da, sana da göz aydınlığı (bir çocuk)! Sakın onu öldürmeyin. Belki bize faydası dokunur, ya da
                onu evlat ediniriz.' Oysaki onlar (olacak şeylerin) farkında değillerdi. Musa’nın anasının kalbi bomboş
                kaldı. Eğer biz (çocuğu ile ilgili sözümüze) inancını koruması için kalbine güç vermeseydik, neredeyse

                bunu açıklayacaktı. Annesi, Musa’nın kız kardeşine, 'Onu takip et.' dedi. O da Musa’yı, onlar farkına
                varmadan uzaktan gözledi. Biz, daha önce onun, süt analarının sütünü emmemesini sağladık. Kız
                kardeşi, 'Size onun bakımını, sizin adınıza üslenecek ve ona içtenlik ve şefkatle davranacak bir aile
                göstereyim mi?' dedi. Böylece biz, anasının gözü aydın olsun ve üzülmesin, Allah’ın va’dinin hak oldu-
                ğunu bilsin diye onu anasına geri döndürdük. Fakat onların pek çoğu bunu bilmezler. Musa olgunluk

                çağına ulaşıp gelişimini tamamlayınca biz ona ilim ve hikmet verdik. Biz iyilik edenleri böyle mükafat-
                landırırız.”





            22  bk. Kasas suresi, 4-14. ayetler.


                                                            21
   1   2   3   4   5   6   7   8