Page 9 - 9. Sınıf Peygamberimizin Hayatı 2. Ünite
P. 9

2. ÜNİTE



            Ebu  Talib  zaman  zaman  ihtiyaç-
            larını  karşılayabilmek  için  tica-
            ret  kervanlarına  katılırdı.  Bir  gün
            Şam’a gitmek üzere hazırlık yaptı.
            Henüz on iki yaşında ve amcasına
            çok  bağlı  olan  Peygamber  Efen-
            dimiz  ağlayarak  şunları  söyledi:
            “Amcacığım!  Benim  ne  annem
            var ne babam! Şimdi sen de beni
            burada yalnız başıma bırakıp gidi-
            yorsun!” Yetim ve öksüz yeğeninin
            bu  yakarışlarına  dayanamayan
            Ebu  Talib,  “Vallahi  seni  yanımda
            götüreceğim!  Bundan  böyle  ne                         Görsel 2.3
            sen  benden  ayrılacaksın  ne  de               Tarihî Busra şehrinin kalıntıları
            ben senden ayrılacağım!” diyerek
            Şam’a gitmek üzere yeğeniyle birlikte yola çıktı. Zorlu bir yolculuktan sonra Busra’ya varan
            kervan burada bir süre konakladı. Hıristiyan din adamlarının yetiştiği manastırda yaşayan
            Bahira adındaki rahip, kervandakileri yemeğe davet etti. Mekkeliler burada defalarca gelip
            konaklamışlar ancak manastırdan hiç davet almamışlardı. Misafirlerini dikkatlice izleyen
            rahip, henüz çocuk yaştaki Hz. Muhammed   (s.a.v.)  ile yakından ilgilendi. Daha sonra Ebu
            Talib’i, “Kardeşinin oğlunu Şam’a götürme! Yahudiler ona zarar verebilirler.” diyerek uyardı.
            Endişelenen Ebu Talib işlerini Busra’da halledip Şam’a gitmeden yeğeniyle birlikte Mek-
            ke’ye döndü. 21
            3. Peygamberimizin Gençlik Dönemi


            Mekke ticaret yapanlar için önemli bir şehirdi. Buraya gelen insanların zaman zaman alış-
            verişlerinde haksızlığa uğradıkları da oluyordu. Mekke’nin ileri gelenlerinden Âs b. Vâil,
            Yemen’den  gelen  bir  tüccarın  getirdiği  ürünleri  satın  almış  ancak  ücretini  ödememişti.
            Yemenli tüccar, kabilelerden yardım istediyse de talebi karşılık bulmadı. Âs b. Vâil, Mek-
            ke’nin zengin kişilerinden olmasına rağmen borcunu inkâr ediyordu. Çaresiz kalan tüc-
            car, Kâbe’nin etrafında bulunan insanları uğradığı haksızlıktan dolayı kendisine yardım
            etmeye çağırdı. Bu çağrı, Hz. Peygamber’in amcası Zübeyr b. Abdülmuttalib başta olmak
            üzere bazı Mekkelileri çözüm aramaya sevk etti. Muttaliboğulları, Zühreoğulları, Teymo-
            ğulları, Esedoğulları ve Hâşimoğulları Abdullah b. Cüdʼanʼın evinde toplandılar. Hz. Pey-
            gamber de amcası ile birlikte bu toplantıya katıldı. Onlar haksızlıklar karşısında birlikte
            hareket etmeye karar verdiler. Mekke’de her kime zulüm yapılırsa kim olduğuna bakıl-
            maksızın hakkı kendisine teslim edilecekti. Yapılan toplantıya Sevgili Peygamberimiz de
            amcası ile birlikte katıldı. İlk uygulama olarak Âs b. Vâil’e gidilmiş, ödemesi gereken borç
            kendisinden alınıp mağdur olan tüccara verilmişti. Kureyşliler, bu antlaşmaya “Erdemliler
            Birliği” anlamında Hilfü’l-Fudûl ismini vermişti.
                                                        22
            21  Tirmizî, Menâkıb, 3; İbn Sa’d, et-Tabakât, C 1, s. 98-99, 127-129.
            22  İbn Habîb, Münemmak, s. 186-187.

                                                                                         41
   4   5   6   7   8   9   10   11   12   13   14