Page 6 - 9. Sınıf Peygamberimizin Hayatı 2. Ünite
P. 6
PEYGAMBERİMİZİN HAYATI
kaynağı olarak gören bu hanımlar şehre gelip yeni doğan çocukları alırlar ve köylerine
dönerlerdi. Yaptıkları bu iş sonucunda kendilerine yardım ve ikramda bulunulurdu. Bu
sebeple zengin ailelerin çocukları tercih edilirdi. Ancak Halime Hanım yetim olan Hz. Mu-
hammed’den (s.a.v.) başka alacak çocuk bulamamıştı. Tereddüt etse de eli boş dönmek iste-
mediği için onun sütanneliğini üstlendi. 12
Şiir İklimi
SÜTNİNE
Halime, Halime, sevgi kucağı;
Çölde Beni Saad onun bucağı.
Taze annelerle geldi Mekke’ye, “Yavruyu şefkatle aldım elime,
Bir yavrucak bulup yetiştirmeye... Baktım mışıl mışıl uyuyor bebek,
Bu iş, asillerde o zaman âdet; Sarmış vücudunu bir yeşil ipek,
Yavru, sütnineye çölde emanet... Üstüne bir beyaz sof dolamışlar,
Hepsi kısmetini aldı, gönlü hoş; Yavruyu misklerle kokulamışlar.
Bir Halime Hatun, kalan eli boş. Öyle güzeldi ki, daldım yüzüne,
Dedi ki: “Besbelli benim kısmetim, Girdim gündüzleyin, nur gündüzüne.
Şu herkesin arka döndüğü yetim...” Elim, iradesiz, O’na uzanmış...
Anlatsın olanı tek tek Halime: İşte, gülümsüyor yavru, uyanmış...
Gözlerinde göğü tutan bir ışık:
Gülüyor, göklerle kanı kaynaşık...
Feza süzülürken kirpiklerinden,
Öptüm, gözlerinin ara yerinden.”
…
(Necip Fazıl Kısakürek, Esselam, s. 26-27.)
Peygamberimiz (s.a.v.) ; Sa’doğullarının yurdunda süt kardeşleri Abdullah, Üneyse ve Şey-
ma ile çocukluğunun güzel hatıralarını paylaştı. Konuşmayı da burada öğrendi. Resulul-
lah (s.a.v.) , “Ben sizin en fasih konuşanınızım. Kureyşliyim ama Sa’d b. Bekr yurdunda süt em-
zirildim.” buyurarak bu duruma işaret etmiştir. Peygamberimiz (s.a.v.) sütannesinin yanında
13
geçirdiği bu yılları daima hayırla anmış, zihninde canlı izlerini taşıyan bu insanlara karşı
vefalı davranmıştır. Yıllar sonra karşılaştığı sütkardeşi Şeyma ile ilgilenmiş, ona yakınlarını
sormuştu. Vefatını öğrendikleri hakkında üzüntüsünü saklayamayan Hz. Peygamber geride
kalanlara da ihsanda bulunmuştur. 14
12 İbn Sa’d, et-Tabakât, C 1, s. 87-90.
13 İbn Hişâm, es-Sîre, C 1, s. 176.
14 Belâzürî, Ensâb, C 1, s. 102.
38