Page 2 - Temel Dini Bigiler İslam-1 Lise 2. Ünite
P. 2

ORTAÖĞRETİM TEMEL DİNÎ BİLGİLER (İSLAM 1)




                                   1. İslam Ekonomisinin Ahlaki Temelleri



                    Üretim-tüketim ilişkilerinde ahlaki ilkeler gözetilmezse sizce ne tür olumsuz sonuçlar doğar?

                   Ekonomi, insanların yaşayabilmeleri için üretim-tüketim faaliyetlerinden doğan ilişkilerin bü-
              tünüdür. Ticaret, ithalat, ihracat, dağıtım, hizmet gibi işlerin hepsi ekonominin kapsamında değer-
              lendirilir. Ekonomi kavramı ile iktisat kavramı eş anlamlı olarak kullanılsa da iktisat kelimesinin
              İslam’da çok daha geniş bir anlamı vardır. İktisat kelimesi, orta yolu tutmak, aşırılıklardan uzak
              ve tutumlu olmak anlamına gelir. Ekonomik faaliyetin sınırsız bir şekilde yapılamayacağını, ahlaki
              esaslar çerçevesinde yapılması gerektiğini ifade eder.


                   Tevhit inancı gereği insan ekonomik faaliyetlerinde hem bu dünyayı hem de ahiretini düşün-
              mek zorundadır. Allah’ın (c.c.) insana bahşettiği özgürlüğü sınırsız bir şekilde kullanarak sorum-
              suzca davranmamalıdır. Çünkü özgür irade sorumlulukla dengelendiğinde anlam kazanır. Hiçbir
              sınır tanımayan, bireyci, hazcı ve savurgan bir ekonomik tutum sergilemek özgür iradeyle açık-
              lanamaz.


                   İslam ekonomisinin ahlaki temelleri İslam ahlakının meşru gördüğü sınırlar içerisinde şekille-
              nir. Ahlaki temellerin başında kişinin tüm ekonomik faaliyetlerinde helal kazanç ilkesine göre hareket
              etmesi gelir. Bunun yanında kişinin kazancından infak etmesi, çevresine duyarlı olması, kul hakkına
              riayet etmesi önemlidir. İşçinin işini en güzel şekilde yapması, iş verenin ise işçisinin haklarını gö-
              zetmesi helal kazanç için dikkat edilmesi gereken hususlardandır. Bütün bu ilkeler gözetildiğinde
              toplumda adalet sağlanır, gelir ve servet dağılımındaki dengesizliğin önüne geçilir. Bu ilkelerin gö-
              zetilmemesi durumunda sosyal denge sarsılır ve gelir dağılımında uçurumlar oluşur. Bu da barış ve
              huzurun bozulmasına sebep olur.

                   İslam ekonomisinin en önemli ahlaki ilkelerinden biri kanaatkârlıktır. Dünya malını elde et-
              mek için her yolu meşru görüp haram helal dairelerini gözetmeden ekonomik faaliyette bulunmak
              ahlaki değildir. Peygamberimiz “Müslüman olan, kendisine yetecek kadar rızık verilen ve Allah’ın
              verdiklerine kanaat eden kimse kurtuluşa ermiştir.”  buyurarak Müslümanın ölçülü davranmasını
                                                               1
              öğütlemiştir.

                   İslam ekonomisinin ahlaki temellerinden bir diğeri de cömertliktir. Cömertlik kişinin sevgisini,
              şefkatini, bilgisini, zamanını ve servetini paylaşmasıdır. Bu cömertlik anlayışı zamanla îsar ahlakı-
              na dönüşür. Îsar, Müslüman kardeşini kendine tercih ederek fedakârlıkla vermek anlamına gelir.
              Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de “...Kendileri zaruret içinde bulunsalar bile onları kendilerine
              tercih ederler. Kim nefsinin cimriliğinden korunursa, işte onlar kurtuluşa erenlerdir.”  buyu-
                                                                                                     2
              rarak İslam kardeşliğinin nasıl olması gerektiğini bizlere bildirmiştir. Ekonomik ilişkilerde de böyle
              bir ahlak çerçevesinde hareket etmek toplumun kaynaşmasına vesile olur.


                   Bir şeyi idareli ve dikkatli kullanma anlamına gelen tasarruf, ekonomik faaliyetlerde gözetil-
              mesi gereken ahlaki tutumlardan bir diğeridir. Bu tutum içinde olan bir Müslüman ne cimrilik eder
              ne de elindekini saçıp savurur. Yarınını da düşünerek tasarruf yolunu seçer. Kur’an-ı Kerim’de
              “Onlar, harcadıkları zaman ne israf ederler ne de cimrilik, ikisi arasında orta bir yol tutar-
              lar.”  buyrularak bu denge vurgulanmıştır.
                  3
              1   bk. Müslim, Zekât, 125.                     3  Furkân suresi, 67. ayet.
              2  Haşr suresi, 9. ayet.
                    48
   1   2   3   4   5   6   7