Page 15 - 6. Sınıf Peygamberimizin Hayatı 2. Ünite
P. 15
Ünite -2-
Müminlerin salavat getirmesi, Peygambere dua etmeleri ve saygı gösterip onun
yolundan gitmeleri anlamındadır. Allah Resulü şöyle buyurmuştur: “Kıyamet günü bana
insanların en yakını, bana en çok salavat okuyandır.” Salavat getirmek, Peygamberimi-
49
ze bağlılığımızı güçlendirir ve bize onu hatırlatarak onun gibi yaşamak için gayret etme-
mizi sağlar. Böylece İslam’a uygun bir hayat yaşayarak kıyamet günü Peygamberimize
yakın olabiliriz.
“Allah’ın rahmeti ve bereketi Muhammed’in, ailesinin ve ona iman edenlerin üze-
rine olsun.” anlamındaki “Allahümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed” dua-
sı en yaygın kullanılan salavat örneğidir. Peygamberimizin adı anıldığında söylediğimiz
“Sallallahu aleyhi ve sellem” ifadesi de “Allah’ın selamı ve rahmeti onun üzerine olsun.”
demektir. Vefat edenlerin ardından ve cuma günleri öğle ezanından önce okunan salâlar
da birer salavat örneğidir.
Peygamberimiz, kendisine nasıl salavat getireceklerini soran bazı sahabilere,
salli ve barik dualarını tavsiye etmiştir.
ٍ ِ ٍ
لص مهّٰللا
دمحم لآ ىلع و دمحم ىلع ِّ َ
ٰ
ٰ
َّ َ ُ َ َ َّ َ ُ َ َ َّ ُ
ِ ِ
ِ ِ ِ
ميهربا لآ ىلع و ميهربا ىلع تيلص امك
ٰ
ٰ
َّ
َ
َ ٰ ْ َ َ َ ٰ ْ َ َ ْ َ َ
ِ
دي ِ جم ديمح كنا ِ
ٌ
ٌ
َ َّ
َ
َ
“Allah’ım! İbrahim’e ve ailesine rahmet ettiğin gibi Muhammed’e ve onun ailesi-
ne de rahmet et. Şüphesiz sen her türlü övgüye layık olansın ve çok yücesin.”
ٍ
ٍ
ِ
دمحم لآ ىلع و دمحم ىلع كِراب مهّٰللا َ
ٰ
ٰ
ْ
َّ َ ُ َ َ َّ َ ُ َ َ َّ ُ
ِ ِ
ِ ِ ِ
ميهربا لآ ىلعو ميهربا ىلع تكراب امك
ٰ
ٰ
َ
َ ٰ ْ َ َ َ ٰ ْ َ َ ْ َ َ َ
ِ
دي ِ جم ديمح كنا ِ
َ َّ
ٌ
ٌ
َ
َ
“Allah’ım! İbrahim’i ve ailesini mübarek kıldığın gibi Muhammed’i ve onun ailesi-
ni de mübarek kıl. Şüphesiz sen her türlü övgüye layık olansın ve çok yücesin.”
(Müslim, Salât, 66; Ahmed b. Hanbel, Müsned, C 1, s. 529.)
Söyleyelim
Kültürümüzde “Salât-ı Ümmiye” olarak bilinen
ve büyük bestecilerimizden Itrî tarafından beste-
lenen salavat çok yaygındır. Bu besteyi dinleyip
öğrenerek sınıfta koro halinde söyleyiniz.
49 Tirmizî, Vitr, 21.
53