Page 52 - Kur'an-ı Kerim 6. Sınıf 2. Bölüm
P. 52
Kur’an-ı Kerim’i Tanıyalım 1. Ünite
Zikir, Allah’ın yüceliğini dile getirmek ve manevî açıdan yükselmek amacıyla yapılır. Kur’an’da
Allah’ı zikreden mü’minlerden övgüyle söz edilmiş ve kendileri için mağfiret ve büyük mükâfatlar
bulunduğu müjdesi verilmiştir.
Hz. Peygamber (s.a.v.) de zikrin en faziletlisinin “lâ ilâhe illallâh” olduğunu söyleyerek, tev-
107
hid kelimesi ile zikirde bulunmanın önemine dikkat çekmiştir.
Zikir, dil, kalp ve beden ile olmak üzere üç çeşittir. Dil ile zikir, Allah’ı güzel isimleri ile anmak,
ona hamdetmek, tesbihte bulunmak, dua etmek ve Kur’an okumaktır.
Beden ile zikir, bütün organların Allah’ın emirlerine uyması ve yasaklarından kaçınması ile olur.
Kalp ile zikir ise Allah’ı gönülden çıkarmamaktır. 108
Kur’an’a göre Allah’ı anmak ibadetlerin en büyüğüdür. Unutmayalım ki, biz Allah’ı anarsak,
109
o da bizi anacak, bize daha çok destek olacaktır. 110
Tesbih
DÜŞÜNELİM
Kur’an’a göre bütün varlıklar Allah’ı anmakta, O’nu tesbih etmektedir.
Bizim dışımızdaki varlıkların Allah’ı tesbihi acaba nasıldır? Düşününüz.
Bir işi bitirmek, geçimi için çalışıp çabalamak, koşuşturmak, uyumak, sakınmak, dinlemek ve
çok söz söylemek anlamlarındaki “s-b-h” kökünden türeyen tesbih kavramı, bir şeyi yücelterek
kötülüklerden ve noksanlıklardan soyutlamak demektir.
Tesbih; Kur’an’a göre “Sübhanallah” (Allah’ı eksik sıfatlardan arındırırım) demek ve namaz
kılmak” anlamlarına gelir. Allah’ı güzel isimleriyle anmak, onu yüceltmektir.
“Sübhanallah” sözü, sonradan yaratılmış olmak, eşi ve benzeri olmak, zulüm, âcizlik ve ortağı
bulunma gibi ilâhlıkla bağdaşmayan her türlü noksanlıktan Allah’ı arındırır, yüceltirim demektir.
107 İbn Mâce, Edeb, 25.
108 Komisyon, Dini Kavramlar Sözlüğü, DİB Yayınları, Ankara, 2006, s. 715–716.
109 Ankebut suresi, 45. ayet.
110 Bakara suresi, 152. ayet.
67